Bir mahalle düşünün öyle bir mahalle ki o eski sıcacık mahalleler gibi. aile sıcaklığını bırakmamış mahalle. Dedii koducu teyzeler, oğluna ve kızına kısmet arıyan teyzeler, çapkın erkekler, deli kanlı adamlar, küçük çocuklar, neşeli ev hanımları, ma...
Йой! Нажаль, це зображення не відповідає нашим правилам. Щоб продовжити публікацію, будь ласка, видаліть його або завантажте інше.
"Gözlerim dalıp gittiğinde Bil ki aklımdasın yine Sevdiğim yüzünle birlikte Düşlerim seninle..." Elimde ki kalemi masaya fırlatıp sandalyemden geriye doğru yaslandım. Yaklaşık iki haftadır hem şarkı yazıp hemde film çekimi yapmakla oldukça zorlanmış ve yorulmuştum. Sonunda o büyük zaman gelip çatmıştı inşallah yarın o güzel büyük konseri veriyordum. Üstelik yeni şarkının klibi de sözleri de hazırdı.
"Müge?" Meledo'nin sesiyle daldığım düşüncelerimden sıyrılıp Melodiye doğru döndüm.
"Efendim bir tanem?" Melodi bir elini kapı koluna bir elinde bir kapı pervazına yaslamış yere bakıyordu.
"Evde kimse kalmadı beni parka götürür müsün?" Melodinin masum çıkan sesine karşı hafif tebessüm edip arkama yaslanıp gözlerimi hafif kıstım.
"Evdekiler nereye gitti ki?" Melodi sorularımdan sıkılmış olmalı ki derince oflayıp ayaklarını yere vura vura yanıma doğru geldi. Minik ellerini dizlerime koyup kucağıma çıkmaya çalıştı. Hafifçe öne doğru eğilip minik bedeni kucağıma çekip rahat bir pozisyon aldım.
"Of Müge pazara gittiler ya." Kaşlarımı havaya kaldırıp dudaklarımı birbirine bastırdım. Doğru ya annem yaklaşık iki saat önce söylemişti yorgunluktan tamamen aklımdan çıkmış. Bakışlarım saate çevirip baktığımda yelkovanın daha 09.45 olduğunu gördüm. Derin bir nefes alıp hemen Melodiye döndüm.
"O zaman koş odana hazırlan ben de hazırlanayım hemen gidelim."
"Oleyy!" Melodi koşarak odamdan çıktığında yavaşça ayağa kalkıp uyuşmuş olan bacaklarımı ovalayıp dolabımın önüne geçtim. Hızlıca üzerimde ki saten gecelikleri çıkarıp dolaptan diz altı beyaz üzerinde pembe çiçekleri olan ettiğimi çıkartıp üstünede ince askılı siyah atletimi çıkardım. Hızlıca üzerimi giyinip makyaj masamın koltuğuna oturup sarı saçlarımı güzelce tarayıp sıkı bir at kuyruğu yaptım yüzüme de güneş kremi sürüp dudağıma nemlendirici sürüp aynadan son kez kendime baktım güzel olduğum kanıtına varıp kendi kendime tebessüm ettikten sonra telefonumu masanın üzerinden alıp odadan çıktım.
"Melodi hadi güzelim."
"Geldim." Melodi pembe diz altı taytı ve üzerinde kırmızı çiçekli tişörtüyle oda dan çıktığın da gülümseyip elinden tuttum. Merdivenlerden hızlıca inip meşhur beyaz terliklerimi giyinip anahtarı da vestiyerden alıp evden çıktık.
