REBORN // Peaky Blinders

38

***

Churchill şehre girdiğinde , insanlardaki coşku barizdi. Genel olarak İngiliz hükümeti ve halkı , onu severdi. Başarılı bir siyaset adamıydı.
Carla ,hakkında birşeyler okumuştu. Şuan maliye bakanı olarak görev yapıyordu.
Halkla ilgilenip , işçi sınıfının derdini dinliyor olması halkın da hoşuna gidiyordu.
Nichelson şirketine gelmeyi istemiş olması , Carla'yı mutlu etmişti aslında. Brian'ın söylediklerini de düşününce bir şansı vardı , ayağına gelen bir şans.

"Sorun yok değil mi Brian , herşey yolunda mı ?"
"Merak etmeyin Bayan O'Connor , sorun yok. Çok güzel görünüyorsunuz bu arada."
"Teşekkür ederim , biraz özendim bugün. "
"Birmingham'a gelmiş , sokaklarda da hazırlıklar yapmışlar. Sevilen bir adam."
"Belli oluyor. Gelse de artık , bitse bu iş."

Carla gerilmeye başlamıştı. Ne de olsa sıradan bir adam değildi.
Yarım saat kadar sonra Churchill şirkete girdi.
Brian hemen karşıladı.

"Hoşgeldiniz Bay Churchill , ben Brian Leither. İsterseniz önce yukarıya çıkalım. Bayan O'Connor ile tanışın. Daha sonra da fabrikayı gezelim."
"Merhaba Bay Leither. Olur tabii."

Carla , odanın kapısına gelince kalabalığı gördü. Churchill gelmiş olmalıydı. İyi bir izlenim bırakması önemliydi. Odadan hemen çıkarak merdivenlere yöneldi. Hızla Churchill'in yanına gitti.

"Bay Churchill , hoşgeldiniz. Ben Carla."
"Bayan O'Connor sizsiniz demek. Memnun oldum. Açıkçası bu kadar genç olmanızı beklemiyordum."
"Görünüşe aldanmayın , o kadar genç değilim aslında. "

Birbirlerinin elini sıkıp selamlaştılar.

"Bay Leither ile yanınıza geliyorduk aslında."
"Geldiğinizi görünce ben yanınıza inmek istedim. Buyrun , odama çıkalım."

Churchill memnuniyet ile başını eğdi. Carla ile birlikte yukarıya çıktılar. Odaya girince Churchill ceketini , şapkasını çıkardı.

"Oturun lütfen. Birşey içmek ister misiniz ?"
"Viski varsa alırım."
"Elbette."

Brian viski doldurup ikram etti.

"Bayan O'Connor , bu şirketi tercih etmemin nedeni , Bay Neil Nichelson'ı iyi tanırdım. Sonra gittiğini duydum ve size devretmiş. Açıkçası merak ettim. "
"Öyleyse bu ziyaret aslında benim için."
"Doğru , öyle. Cidden şaşırdım ama , bu kadar genç birine devretmiş olacağını düşünmemiştim."
"Genelde bu şaşkınlığı yaşıyorlar beni görünce. Açıkçası ben de buna hiç hazır değildim. Bay Nichelson , ani bir karar vermiş. Toparlamak zaman alsa da, elimden geldiğince çabuk adapte olmaya çalıştım. "
"Zorlu bir süreç olduğu kesin. Ancak birşeyler de öğrenmiş olmalısınız."
"Elbette ! Mesela ; araba kullanmayı . Zaten eskiden biliyordum ama yıllardır kullanmıyordum. Yeniden öğrendim. Silah korkumu da yendim. "
"Silah mı ?"
"Evet , bu şehirde bu işleri yapmanın ne kadar riskli olduğunu öğrendim. Silahtan korkardım ama korkumu yendim. Kullanmayı dahi öğrendim. "

Churchill gülümsedi.

"Ben de korkardım. Bu işlere başlayınca alıştım. Hala kullanmam ama bilmek gerekiyor."
"Sizin adınıza kullananlar ya da buna hazır olanlar vardır elbette. "
"Bu işleri az çok biliyor gibisiniz."
"Doğrudur , bilirim. Uğraşmak zorunda kaldığım şeyler olmuştur. "
"Kimseyi vurmak zorunda kaldınız mı peki ?"

Carla masasından Churchill'a biraz daha yaklaştı.

"Evet ... Vurdum."
"Öyleyse Bay Shelby , sizin suçunuzu üstlenmiş olmalı. "

Carla , konuya Churchill girdiği için mutlu olmuştu.

"Evet, olan tam olarak bu. Onu eskiden tanıdığınızı biliyorum. Sizin için birçok iş yapmış olanlardan birisi. "
"Bay Shelby , zeki bir adam. Korkusuz da. Öyle ki , benden bile çekinmezdi. Sonunda bana rest çekti. "
"Ve siz de onu ortadan kaldırmadınız ?"