🌙Herdem 26 Bölüm🌙

1.8K 78 14
                                    

Sinirli ve aynı zamanda öfkeliydi genç adam, geç kalmıştı hemde çok geç ama bu değildir ki!

Sevdiğini bırakacak başkasına yar edecek, önce Faruk sonra Alparslan denen puşt oğlu puşt elinin tersiyle masanın üstünde ne var ne yoksa yere devirdi.

Tabaklar bardaklar yerle bir olurken büyük gürültü kopmuş Ahsen korkuyla mutfaktan çıkıp salona girmişti.

Abisinin yerli yersiz herşeye öfkelendiğini en iyi o bilirdi kim bilir yine neyi dert etmişti de krizin eşiğine gelmişti.

Korka korka abisine yaklaşıp eline aldığı bardağı tutup çekmişti.

"Abi kendine gel ne yapıyorsun" diyen kardeşine en delici bakışlarını attı.

"Kaybettim ikinci defa kaybettim" sorun neydi bilmiyordu Zehra!

"Sorun abi yıllardır ruh gibi ordan oraya savrulup duruyorsun çatı katında ki odadan çıkmıyorsun günlerce"

Ellerini iki yandan beline koyup uzun boyuyla boydan boya camın önüne geçip led ışıklarıyla aydınlatılmış bahçeye baktı.

"Sen hiç aşık oldun mu Zehra" dedi kısaca!

Duyduğu soruyla az çok neler olduğunu anlamıştı.

"Olmadım abi niyetim de yok" neden aşık olup acı çekecekti ki!

"Eğer bir gün aşık olurda sevda ateşi yüreğini cayır cayır yakarsa o zaman anlarsın beni Aliye söyle İstanbul da ki evi hazır etsinler dönüyoruz" dedi.

Zehra şaşırdı abisi İstanbul'a yıllardır ayak basmıyordu. İşini bile bu evin içinden idare ediyordu.

"Neee" gözlerini yuman genç adam elinin tekini cama koydu.

Güzeldi bahçe tam da Elif'in istediği türden ama bir tek o eksikti işte ne kadar arayıp tehdit etse de Elif mutluysa o mutluluğu bozacak adam değildi.

Bu değildir ki yakınında olmayacak olacaktı hemde en yakınında!

"Dediğimi duydun Zehra" komutu alan Zehra salondan yerde ki kırık parçalara dikkat ederek çıktı. 

İlk işi gidip Ali'yi bulmuş abisinin söylediklerini iletip içeri geçmiş bu defa ilk yardım çantasını alıp tekrar salona sinirli kurdun yanına geçip kanayan eline pansuman yapmaya başlamıştı.

Abisini ilk defa dalgın ve bitik görüyordu peki ama kimdi ailesinden geriye tek kalan canını bu denli bitiren kişi merak ediyordu.

Sormaya da çekiniyordu doğrusu çünkü, abisi Uhraz Taşkan'ın öfkesi dağı bile yıkardı.

"Abi" dedi çekine çekine ses gelmedi abisinden.

Pansuman işini bitirince yardımcılara ortalığı toplamalarını söyleyip temiz hava almak adına bahçeye çıkmıştı.

Ardından abisi de çıkmış, zehirli dumanı ciğerlerine çekmişti.

Sigara!

Gözleri dalgın ama az önceye nazaran daha bir kararlıydı.

"Yeni hayatına hazır mısın Zehra" dedi.

Aklında bazı planlar vardı Uhraz'ın! Ve bu planlar bir çok hayatı kökünden değiştirecek cinstendi.

"Elbette abi İstanbul artık ikinci evimiz gibi oldu" diyen Zehra mutlu ve hüzünlüydü.

Mutluydu çünkü yepyeni insanlarla tanışacak hep merak ettiği koca İstanbul'u bu defa doya doya gezecekti.

Hüzünlüydü, yıllardır yaşadığı şehirden evinden gidecekti.

"Bunu duyduğuma sevindim kardeşim hadi git uyu yarın uzun bir gün olacak" demiş tek eli cebinde adamlarının yanına gitmişti.

Herdem!Nơi câu chuyện tồn tại. Hãy khám phá bây giờ