LEYNEM +18

Özel Bölüm

"Anne, Ata nerde?"

Aşağıda oturan annemin yanına inerken seslendim. "Oğuzla olması gerek, neden?" dediğinde aşağı inmiştim.

Babamın kolları arasında oturuyordu. İkisini görünce gülümseyip yanlarına oturdum. "Dışarı çıkalım diyecektim. Arca da yok." deyip babamın yanağını öptüm. "Arca Dumanla buluştu. Bu akşam beraber kalacaklar. Ata da Oğuz 'un yanında durur sanırım." deyip doğruldu. "Tek kalmışım. Bir tane daha doğursaydın keşke." deyip güldüm.

Tek kaşını kaldırıp "Herkeste ki çocuk kardeş sevdasını anlamıyorum. İstemiyorum ben çocuk falan. Siz yetiyorsunuz." dedi. "Şaka yaptım zaten istemem kardeş." dediğimde babam kötü bakışlarını üstüme çevirdi. "Ya baba, bakma öyle. Ağlayıp durur atacaksın camdan sonra."

Ciddi ifadesi değişip gülerken bende güldüm.

"Neyse odama çıktım ben." deyip ayağa kalktım ve seri adımlarla odama çıktım. O sırada yatağın üstündeki telefonum çalıyordu. Koşarak çıkıp telefonu elime aldım. Duman arıyordu.

"Ateş ailesinin en güzel ikinci kadını, napıyorsun?" dediğinde kaşlarımı çattım. "Telefonu yüzüne kapatmaya hazırlanıyorum." dediğim anda "Tamam tamam, ama annenin hakkını yiyeme-" sözünü kesip "Duman sinirlerimi bozmak için mi aradın?" dedim.

"Hayır yakışıklı, sende gel diye aradım. Benim evde kalacağız. Arca telefonunu evde bıraktığı için ben aradım. Biliyorsun ihtiyacı olmuyor."

İç çekip "Yalnız olmak isterdiniz diye düşünmüştüm." dedim ve yataktan kalktım.."Sen gelince de yalnız oluyoruz. Sanki hiç tanışmamış gibi konuşma lütfen. Bekliyorum konum atarım şimdi. Gelirken markete uğrarsan çok sevinirim." kaşlarımı çattım. "Para mı sıçıyorum lan ben?"

"Evet?"

"Tamam, at konumu." deyip telefonu kapattım. Üstümdeki kareli pijamayı çıkarmaya üşenip üstüme kapşonlu hırkamı geçirdim, telefonumu ve cüzdanımı alıp odamdan çıktım. Aşağı inerken anneme seslendim. "Arcaların yanına gidiyorum!" diye bağırıp çıkış kapısına yöneldim.

Annemler öpüşürken beni gördüklerinde annem babamı ittiriyordu.

Alışık olduğum bir manzara olduğu için takılmayıp evden çıktım. Babamın 18 yaş hediyesi olan arabama binip telefonuma gelen konumu açtım.

_

Zile basıp elimi kapının pervazına yasladım. Arca elindeki sigarayla kapıyı açtığında yüzümü buruşturdum. İçeri geçip etrafa bakınmaya başladım

"Hoşgeldin yakışıklı prenses, mutfak ilerde." konuştuktan sonra Duman da elindeki sigarasını içine çekti. "Cam açar mısınız?" deyip dediği yere poşeti bıraktım. Arca yarım olan sigarasını küllüğe bastırıp söndürdükten sonra koltuğa oturdu. "Annemler ne yapıyor?" dediğinde omuz silkip "Ben çıkarken öpüşüyorlardı." dedim. "Klasik." deyip hafifçe güldüğünde bende güldüm.

Duman içeri oda spreyi sıkarken "İdollerim ya, yaşamak istediğim hayat tam olarak bu." diye bağırdı. Gülüp "Ne sen Eymen Ateşsin ne de manitan Eylem Ateş, şansına küs." dedim.

Çaprazıma otururken "Eylem yerine Ayla Ateş olmaz mıymış?" diye mırıldandı. Yüzümdeki ifade silinirken "Olmaz." diye mırıldandım.

"Aranızdaki çekim beni yok edecek yakında."

Arca bağladığı saçlarını açarken dediği şeyle arkama yaslandım. Aramızda tensel bir çekim vardı. Bunu inkar edemezdim. O da farkında olmalıydı, ama sadece bu kadar mıydı bilmiyordum.