12. bölümden alıntı.

557 32 10
                                    

Selam canlarım!!!

Yeni bölümü merak edenler için küçük bir alıntıyla geldim.

Kendi kendini cezalandıran Teslime, iki gece iki gündüz evlerinden dışarıya çıkmamıştı. Tekrara düşmekten ve bir yabancıyla yollarının tekrar kesişeceğinden korkuyordu. Evlerinin dışına çıkmamak üzmüyordu ama Nimet ablasıyla görüşmemek canını sıkıyordu. Yaşları tutmasa da Nimet'le iyi anlaşıyordu O'nun arkadaşlığını seviyordu çünkü diğerleri gibi değildi anlayışlı bir kadındı. Hem eşinin sürekli yollarda olmasından dolayı yalnız bir kadın sayılırdı.

Nimet'in eşinin sürekli evde olmayışı Teslime'ye ekstra rahatlık sağlıyordu fakat şimdi erkek kardeşi gelmişti ve Nimet'le mecburiyetlerin ışığında ipleri koparmak istiyordu daha doğrusu koparmak zorunda kaldığını düşünüyordu; ama bilmiyordu ki istemek ayrı bir şey isteğini yürürlüğe koymak apayrı bir şeydi. Öyle sevdiğin insandan vazgeçmek sanıldığı kadar kolay olmasa gerekti.

Oturma odasındaki sedirin üstüne vücudunu büzerek oturmuş ve kara kara düşünmekteydi. "Teslime!" sesiyle kapalı gözleri ağır ağır açıldı ve başını hafif gıcırdayarak açılan kapı tarafına döndürdü. Hayatından çıkarmayı planladığı kadının suretini görür görmez başından aşağıya kaynar sular dökülmüştü. Kadının onca iyiliği dokunmuştu ama kendisi Onun aleyhinde kararlar almak istiyordu fakat yüz yüze gelince utanmış vefa duygusu daha ağır basmıştı.

"Buyur Nimet abla!" derken sessizce ayağa kalktı. Azılı bir suçluymuş gibi başını kaldırıp kadının yüzüne bakmamaya çalışıyordu. Suçluluk duygusu 'ne menem' bir şeymiş diye geçirdi aklından; vicdan azabı gibi insanın ruhunu karartıyor.

"Neyin var Teslime? Kaç gündür ortalarda yoksun? Hasta falan mısın yoksa?" Art arda sıralanan sorular sırf merak duygusunu bastırmak içindi. Kadının sorularının atında biraz daha ezildi Teslime. Kaç gündür evlerinin içinde hayalet gibi geziyordu lakin kendi annesi bile merak edip bu kadar soruyu bir arda sormamıştı.

Hudutsuz Arzular (+18)Where stories live. Discover now