KOYU♣27♣

120 2 0
                                    

YENİ BOLUMLE KARŞİNİZDAYİMMM...:-) :-) :-) <3 XDXD

Yağmurla yatağımda oturup dedikodu yapıyorduk daha doğrusu ben oturuyorum o zıplıyordu. Araf ve benden bahsediyordu daha dün affettim diye kızan kız şuan beni öptüğü için yatakta zıplıyordu. bu hareketleri karşısında sıkılmıştım ama bir şey dememiştim.

''Afra oha hani dedi ya parktaki en güzel kızı öperim diye seni öptü yani en güzel kız sensin romantikliğe bak be. Sen bu çocuğa sonra öküz mü diyorsun çarpılırsın lan.''

gözlerimi kapatıp derince nefes aldım yaşadıklarımın hepsini sanki ben yaşamamışım o yaşamış gibi anlatıyordu. kolundan tutup yatağa oturtarak ''Sus artık anlattıklarının hepsini ben yaşadım anlatmana gerek yok hepsini beynime zumladım zaten.''

başıyla onayladı ve önündeki kurabiyelerden iki tane alıp ağzına tıktı. gözlerimi devirdim.

Aniden kapının sesini duydum. koşarak merdivenlerden indim ve delikten baktım Çağrı? Ne işi vardı bunun burda? Ne diyecekti? Ne isteyecekti? korkmaya başlamıştım cesaretimi toplayıp kapıyı açacaktım ki yağmur ''Kim miş?'' diye sordu.

parmağımı ağzıma getirerek susmasını işret ettim ''Çağrı.'' diye fısıldadım. Yağmur'un gözleri açıldı ve eli ağzına gitti tırnaklarını yemeye başladı. endişelendiğinde hep tırnaklarını yerdi.

Acaba arafı mı arasam diye düşünmedim değil. Kendi işimi kendim halledebilecek yaştayım Araf'a ihtiyacım yok.

kapıya yaklaştım ve kapıyı tek hamlede açtım. Çağrı içeri girdi ve kapıyı kapattı. Kendini salondaki L koltuklara atıp ayağını koltuğun uzanan kısmına koydu.

Sırıtıyordu. bu hareketi araf yapsa eriyip bulunduğum kabın şeklini alırdım fakat çağrı yapınca olmuyordu aksine tiksiniyordum.

çağrıya gözlerimi getirdim ve ellerimi savurarak sinirle ''Git burdan.'' diye tısladım. Gözleri beni bulduğunda kızarmışlardı. Lanet olsun! Bir erkeğin karşımda ağlamasına dayanamazdım hemen şuracıkta ölebilirdim.

''Onun her şeyini alacağım.'' diye tısladı onun derken bahsettiği kişi Araf olmalıydı. Gözlerimi kapatıp derince nefes aldım manyaktı. gözlerimi açtığımda Çağrının elindeki Silahı farkettim. Ağzımdan küçük bir çığlık çıktı.

Çağrı alayla sırıtarak ''Karar verdim de elinden en değerli şeyi almalıyım o sensin.'' dedi ve bana yaklaşmaya başladı.

Hayır! Hayır! Hayır! Yaklaşma! silahın namlusunu tam alnıma bastırdı. gözlerimdeki göz yaşlarını taşıyamıyordum gözyaşlarım gözlerime batmaya başlamıştı bile. Gözünü kırpmadan bana bakıyordu.

çatlak sesimle ''Beni öldürecek misin?'' diye mırıldandım. Kirpiklerimin altından ona baktığımda üzgün görünüyordu. cevap vermeye tenezzül bile etmeden yağmura doğru yöneldi. Yağmura zarar vermesine göz yumamazdım.

Kolundan tutup onu durdurdum sertçe geriye ittirip yağmurun yanında durdu. yağmura ''Araf'ı ara bence.'' dedi. Bana dönerek ''Bunu ne kadar önemsiyormuş görelim.'' dedi. ve bana yaklaşıp kolumu sertçe çekti.

Kapıyı açıp dışarıya ittirdi. Arkamı döndüğümde yağmur ortalıktan kaybolmuştu. Gözyaşlarımı serbest bıraktım. Ne istiyordu ki benden?..

Yağmur'dan Devam...

Çağrı afrayı sıkıca tutup dışarı çıkardı. Engel olamamıştım korkmuştum. Silahı afraya doğrulttuğu zaman yerimde donup kalmıştım sanki karabasan basmıştı bağıramıyordum bir şey diyemiyordum adım dahi atamıyordum.

KOYUWhere stories live. Discover now