KOYU♣17♣

128 7 2
                                    

 ♥♥♥

uykuya dalmıştım ama o mercan sürtüğünün çığlığıyla homurdanarak kalktım. mercan bağırarak ''Yamyamların evine mi geldik biz?'' diye çığırıyordu. gözlerimi ona dikerek ''Neden bahsediyorsun zıbar artık!'' dedim.

eliyle yeri gösterdi yerde gördüğüm tozlu bir tüyden başka birşey değildi. ''Bö-böcek!'' diye kekelemeye başladı. ellerimi yukarı doğu açarak ''Allah'ım bir günah işlediysem çok özür dilerim ama beni bunlarla sınama Amin!'' dedim ve uyumaya çalıştım.

uyandığımda yanımdaki o domuz yani mercan telefonuna bakıyordu. bende yataktan kalkıp aşşağıya indim. ediz kahvaltı hazırlıyordu arafta koltukta oturmuş duvara yoyo fırlatıyordu. merdivenlerden yavşça indim arafın gözleri beni bulmuştu tekrar önüne döndü.

''Evi temizlemişsiniz!'' dedim. gerçekten ev saray gibiydi. yani yeni fark ettim. edizde yanıma yaklaşarak ''Daha doğrusu araf oturdu ben temizledim.'' dedi.

kıkırdayarak ''Şu anda gözüme çok ilahi göründün ediz!'' dedim. bu salon kirden geçilmezken şimdi ev ortamı gibi bir şey olmuştu. koltukların renginden bile haberdar değildim... daha doğrusu ortada bir sehpanın olduğunu bile fark etmemiştim. ilk geldiğimde evi kir yumağı falan sanmıştım heralde.

ediz alayla ''Her ne kadar gözündeki ilahilikten düşmek istemesemde söylemek istediğim bir şey var.'' gözümü araftan çekip onna baktım. ''Evde ne yiyecek var ne de malzeme!'' dedi. oflayarak omuz silktim  ve dolabı açtım nutella bulmak ümidi ile ama dolap bomboştu dün dop doluydu. nereye gitti bütün yiyecekler tabiki obur ediz yedi.

şuanda açlık oyunlarının yeni versiyonunu çekebilirdim. hayatta kalmak için arafı bile öldürebilirdim ama öncelik mercan. Nasıl evde yemek ve yemek malzemesi yoktu ya?

''Aklımdan çıkmış'' dedi ediz. nasıl aklından çıkabilirdi ki yemeyi en çok seven sensin. ''Hemen drama bağladın afra sahil yolunda bir market var '' diyerek ayağa kalktı araf demekki başından beri bizi dinliyormuş. araf kapıya yöneldiğinde ediz ''Afrada gelsin ne alınacağını bilemiyorum ben'' deyip omuz silkti.

''Yazın bir kağıda alırım ben'' dedi kapıya bakarken. homurdanarak ''Bana bir iyilik yapta beni istemediğini söyle ne olduda hemen sinirlendin.'' diyip merdivenlere yöneldim.

''Araf elinde bir kağıtla bir market dolaşacağını sanmıyorum afra ne alınacağını kestiremez orda neyin lazım olduğunu gördükçe alır.'' dedi ediz.

ediz resmen bizi evden postalamaya çalışıyordu. mercana karşı birşeyler hissettiğinin farkındayım aptal şey mercan sürtüğünde ne buluyorsa. aslında bir yanımda arafla gitmek istiyordu ama neye sinirlendi ki gene. ellerimi göğsümde birleştirip ''Bay herşeyi biliyor ediz bana ihtiyacı yok zaten!'' dedim.

''Evet sana gerek yok!'' dedi sert sesiyle. bu sadece merket alışverişi için geçerli olduğunu sanmıyorum. ses tonundaki sertlik bunu belli ediyordu. bir anda bana böyle davranması içimdeki fırtınaları koparırken yumruklarımı sıkıyordum.

''İyi git o zaman!'' diye tıslayıp merdivenlerden çıkmaya başladım. ediz bileğimden tutup beni kendine çevirdi şuan içimde arafa saldırmak geçiyordu beni çok sinir edebiliyordu bazen. ''Ne var!'' diye tısladım.

''A.a kötü davranma yangına!'' diyip kahkaha attı. kaşlarımı çatıp ''Sen ne diyorsun be!''

''Al edizle yalnız bırakıyorum sizi daha ne istiyorsun ben mercanı alıp giderim sizde mercimeği fırına verin artık!'' diyip göz kırptı. ağzım dahada açılırken gözlerim dolmaya başlamıştı. söylediği şey çok iğrençti ve neden söylediğinide bilmiyordum.

''Kes sesini!'' dedim sesim çatlak çıkmıştı biraz. ediz iyi çocuk ama sinirlenince kötü birisi olabiliyordur ''Araf kendine gel abicim gelmessen getirtmesini bilirim!'' diye hırladı. arafın alaylı bakışları edize yöneldi.

''Neden hoşuna gitmedimi hatırladığım kadarıyla kızılı sevmiyorsun şansını bide kumralda dene!'' dedi. ve resmen gözleriyle beni soydu. kendimi kasarken avcumu tırnaklamaya başladım. Ciddimiydi bu çocuk?

''Sende şansını susarak dene araf çünkü susmadıkça yerdeki çöpten farkın kalmıyor daha ortada vişey yokken neden kıza çullanıyorsun ha? aramızda birşey yok kardeşiz biz kardeştende öte!''

Arafın bakışları kötü kötü baktığı edizden bana döndü. gözlerimi ondan kaçırdım gerçekten bir özürü hak eddiyordum bence. ''Afra üstüne birşey alda gidelim'' dedi ediz. başımla onayladım. markete araf yerine edizle gitmek daha cazip gelmişti.

Telefonumu şortumun cebine koyup merdivenlerden indim. arafın sol gözü kızarık bir şekilde kapıya yaslanmış bekliyordu. edizin yanına giderek ''Ona yumruk attın ve o karşılık vermedi mi?'' dedim dehşetle edizde ''Hak ettiğini biliyordu şerefsiz '' diye tısladı.

BÖLÜM BU KADAR BU HAFTA SINAVIM VAR KUSURA BAKMAYIN ♥♥

KOYUWhere stories live. Discover now