Sana Tutuluyorum, Değil mi? / Chapter:27

Start from the beginning
                                    

Kim Jongin.

Fakat bu şekilde gidersem elbette Jongin'in annesi Bayan Kim son hızla annemi arayıp haber verirdi.

Sevgili kuzenim Do Kyungsoo?

Ne yazık ki bu saatte Busan'a giden bir otobüs seferi yoktu.

Son seçenek, Seo Jung Hoo olmuştu. Fakat ona ulaşabileceğim bir telefon yoktu ne yazık ki elimde ve bana aşağıda ki evde kalmadığını artık söylemişti. Ve nerede olduğundan haberim yoktu kesinlikle.

Yani işin aslı evden çıkarken nereye gideceğimi pek düşünmemiştim. Zaten bir işin sonucunu ne zaman tam olarak düşünmüştüm ki?

“ Bir yere ayrılma, beni bekle. “

Bu sözüyle Baekhyun'un da peşimden geleceğine adım gibi emin olsam da açıkçası ona gelme ya da başımın çaresine kendim bakarım sana ihtiyacım yok gibi sözler söylemek gelmiyordu içimden. Doğrusu söylemek gerekirse, kapının ağzındann kaybolduğun da dönüp peşinden bile bakmıştım.

Bu çocuk gerçekten beni seviyor muydu?  Ne yazık...

Benim gibi birine tutulurken aklından neler geçiriyordu acaba oldukça merak ediyorum.

" Ya, cidden bekledin mi? "

Yüzüm hala kapıya dönük olduğu için içerden çıkan Baekhyun'un şaşkınlıkla karışık gülen yüzünü görebiliyordum.

" Sen bekle demedin mi?! "

Öfkeyle sordum yeniden yürümeye başlamadan önce. Baekhyun kapıyı arkasından sessizce kapadıktan sonra birkaç hızlı adımla yanımda yürümeye başladı.

" Ne zamandır benim sözlerimi dinliyorsun? "

Ellerini havanın hafif serin olması yüzünden üzerine aldığı hırkasının ceplerine atarak alayla sordu. Ona attığım kızgın bakışların birini bile umursamıyordu. Bu umursamazlık halleri sadece on özlemiş gibi geliyordu.

“ Kapa çeneni! Sinirlerimi bozuyorsun. “

Öfkeyle çıkan sesim nihayet onu durdurduğun da çoktan bahçeden çıkmış karanlık ve oldukça ürkütücü görünen yolda yürümeye devam ediyorduk. Sessizliği bozan tek şey, ayağımızın altında ezilen taşların tıkırtısıydı.

Baekhyun'un benimle gelmesi Kim Ji Hoon'u ne kadar kızdıracaktı merak etsem de ona çok fazla kızmasını da istemiyordum açıkçası.

" Bir planın var mı? “

Sesimi çok fazla meraklı çıkarmamaya özen göstererek sırtımda ki gittikçe ağırlaşmaya başlayan çantayla ona doğru döndüm, önümde ki büyük taşlara takılmamaya çalışarak.

“ Henüz yok. Fakat sokakta kalacağımızı sanmıyorum. “

Baekhyun kısa bir süre gözlerini benimle buluşturduğun da ona biraz daha yakınlaştığımın farkında bile değildim açıkçası. Neden benim sorunu mu biz  olarak görmüştü ki? Kalacak bir yer bulamazsam dışarıda yatacak olan kişi ben olacaktım. En azından onun gidecek bir yeri vardı.

" Kim Ji Hoon benimle geldiğini öğrenince sana kızacak. “

Neden onu düşünüyormuş gibi davranıyordum? Buna biran önce son vermeliydim!

" Merak etme. Babam kısa süre içinde bizi affeder. "

Sesi kendinden oldukça emin çıkarken yeniden ona dönüp bakma gereği duyunca önümde ki koca taşı görmeyip fena halde yere kapaklanmıştım. Sırtımda ki ağır çanta kalkamamı zorlaştırırken Baekhyun'un güldüğünü fark etmem uzun bir zamanımı aldı.

She is a Rainbow. / OMS / (✓)Where stories live. Discover now