12. Bölüm - Ecrin

1.1K 89 57
                                    

Keyifli okumalar. 

Çok az yorum geliyor. Vote ve yorumlarınızı bekliyorum. 

Hafta sonu annemleri özlediğim için eve gitmeye karar vermiştim. Planım sürpriz yapmaktı, bunun içinde biraz önce arayıp annemin ağzını yoklamış evde olup olmadıklarını teyit etmiştim. Sabah kahvaltı yapıp sahile gideceklerdi. Sabah erken çıkıp kahvaltıda orada olmayı planlıyordum.

Bugün ise kendimi fazlasıyla yorgun ve halsiz hissediyordum, bir de üstüne ilaç aldığım halde geçmeyen baş ağrım eklenince Yağız'la ders planımızı istemeyerek de olsa iptal etmek zorunda kalmıştım. Işık rahatsız ettiği için telefona bakamıyor, başım kaldırmadığı için müzik dinleyemiyor, gözlerime dahi vuran ağrımdan dolayı uyuyamıyordum. Kabus gibi geçen günden tek istediğim bir an önce bitmesiydi. Yatağımda sırt üstü dönüp ellerimle şakaklarımı ovuşturarak tavanı izlemeye başladım. Migreni olan veya şu sıralar stres yaşayan bir insan da değildim ki! İlaç alınca hemen kendime gelen bir yapım vardı, yataklara düşecek kadar ağrıyı nadir yaşardım. Regl günlerim hariç. Regl zamanımda ilk günüm yatakta zırlayarak geçiyordu. İlaç, sıcak su torbası hiçbir şey etki etmiyordu. Depresyonu da cabası. Her ay hayatımdan 4 günüm çalınıyordu resmen!

"Daha iyi misin?" Eylül ışığı açıp odaya girince gözlerimi kısıp elimle kapatması için bir işaret yaptım.

"Bir doktora mı gitsek Ecrin, baksana bu kadar kıvranacağına bir serum takarlar kendine gelirsin." Başımı hayır anlamında sallayıp kolumla gözlerimi kapadım. Birkaç saate geçeceğine inandığım baş ağrısı için hastaneye gidip acile girmek istemiyordum ki hastanelerden de nefret ederim.

"Masaj yapmamı ister misin?"

"Çok iyi olur." Dediğimde yanıma gelip yastığımı başımdan aldı. Yatağa oturup bağdaş kurduktan sonra başımı dizlerinin üstüne koyup masaj yapmaya başladı.

"İyi mi böyle?"

"Daha güçlü bastır, hissetmiyorum bile." Parmaklarıyla biraz daha güç uygulasa da ağrımı dindirecek kadar bastırmadığı için "Daha güçlü." Dedim.

"Matkapla delelim Ecrin. Bundan daha serti için makine gücü lazım." Dediğine gülemeyecek kadar ağrım olduğu için sırıtmakla yetindim. Birkaç dakika sonra kapı çaldığı için Eylül masajına son verip kalkmak zorunda kaldığında yüzümü buruşturdum. Gelenimiz gidenimiz eksik olmuyordu çok misafirperver insanlardık.

Kapı açılma sesi, birkaç dakikalık sessizlikten sonra kapı kapanma sesinin ardından Eylül tekrar odama geldi, Yağız'la.

"Selam." Yanıma geldiklerinde Eylül kafamı kaldırıp dizlerinin üstüne koydu tekrardan, Yağız başımda bekliyordu.

"Nasıl oldun? İyi gözükmüyorsun." Kısık gözlerimle başımı iki yana salladım.

"Bir kutu ağrı kesiciyi tek seferde yutmak istiyorum. Şuan baş ağrıma tek iyi gelecek şey o." Gülüp karnımda duran elime dokundu yavaşça.

"Hastaneye gidelim mi?" yüzümü buruşturup kafamı iki yana salladım.

"Sevmiyorum acilleri."

"Beni zorla hastaneye götürmüştün, hatırlatırım." Bakışlarımı yüzüne çevirip imalı cümlesine karşılık için ağzımı aralasam da buna gücüm olmadığını fark edip tekrar tavana döndüm.

"O başkaydı."

"Ben şimdi ona bir karışık bitki çayı yapacağım bir ağrı kesici daha alsın, mışıl mışıl uyur sonra." Dedi Eylül, bir yandan da masaja devam ediyordu. "Sen ne içersin canım?" Yağız bir şey istemediğini söyledi, Eylül bana çay yapmak için ayaklandığında kolundan tutup durdurdum.

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: Feb 18, 2022 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

EcrinWhere stories live. Discover now