“Ne demek istiyorsun Plagg?” dedi Marinnette.

“Uğur Böceği olarak hızlı karar vermelisin ve sen her zaman sezgilerine güvenirsin ama Marinette olarak her seferinde onları sorguluyor gibi duruyorsun. Sadece aklında ne olduğuna dair bir tahminim var ama sezgilerine güvenirsen cevapların sana geleceğine eminim.” dedi Plagg.

Marinette suskundu. Sezgilerine güvenmek? Ama sezgileri ona diyordu? iç çekti. Okula geri dönme vaktiydi. İki kwami kızın çantasına doğru uçtular ve sonra kız okula geri döndü. Okulun geri kalanı su gibi akıp geçmişti. Eve doğru yolunu tutmuştu, sezgilerine güvenmek?

Bunu düşünürken penceresinin tıklandığını duydu. Açtı ve Kara Kedi’yi gördü.

“Wow bu bir sürprizdi, genelde Uğur Böceği ile yaptığı devriyeden sonra gelirdin.” dedi Marinette.

“Eh, bütün enerjimi prensesime harcamalıyım.” Kara Kedi alay etti. Marinette içeri girmesine izin verdi ve sonra ona biraz atıştırmalık getirmek için aşağıya indi. Geri döndüğünde Kara Kedi sevinçle kızın atıştırmalıklarını kabul etti ve yemeye başladı.
“Şey neden bugün erken geldiğini öğrenmek istiyorum.Devriyeye çıkabilmek için yakında ayrılmak zorunda kalacaksın.” dedi Marinette.

“Şey aslında prenses. Bu akşam devriyeden sonra gitmem gereken buluşmam var. Devriyeden sonra seni göremeyeceğim bu yüzden önce buraya geldim.” dedi oğlan ve kızın aklında birisi canlandı. Tekrar Adrien’ı düşündü ve Plagg’in sözleri aklına geldi.

Sezgilerine güven.

Marinette kafasını salladı.

“Geldiğin için mutluyum.”

“Prensesim özlemiş mi beni?” dedi Kara Kedi.

“Seni her zaman özlüyorum.” dedi oğlanın yanında otururken.

“Şey ben de seni özlüyorum prenses. Seni görmek günümün en güzel kısmı.” dedi bir yandan kızın nazikçe yanağını okşayarak.

Sezgilerine güven.

Marinette Kara Kediye baktı. Oğlan nazikçe kızın alnını öptü.

“Şimdi gitmem gerekiyor. Yarın görüşürüz tamam mı prenses?”

“Sabırsızlıkla bekliyorum.” dedi Marinette sonra Kara Kedi gitti.

Marinette iç çekti. Tanrı aşkına sezgileri ona ne demeye çalışıyordu.

“Marinette, devriyeye geç kalacaksın.” dedi Tikki.

“Ay haklısın.Tikki benekler!” Uğur Böceği dönüştü ve Kara Kedi ile buluşmak için Eyfel kulesine gitti. Vardığında Kara Kedi çoktan oradaydı.

“Merhaba Kedi.” dedi Uğur Böceği.

“Ah iyi akşamlar leydim” dedi reverans yaparak. Kızın aklında Adrien canlandı.

“Bu güzel akşamda devriyeye başlasak mı?” diye sordu kız.

“Başlayabiliriz.” dedi Kara Kedi.

Devriye sırasında Uğur Böceği aklını toparlamaya çalıştı.

Sezgilerine güven.

Plagg’in sözleri aklında tekrarlıyordu, ne demek istediğini tam olarak anlamamış olsa da.
Geri döndüğünde Kara Kedi çoktan devriyeyi bitirmişti.

Eyfel Kulesininin bir köşesinde oturdu ve şehre baktı. Kara Kedi yanına oturdu.

“Bu şehir çok huzurlu.” dedi Uğur Böceği.

“Kesinlikle.” dedi Kara Kedi.

Adrien canlandı kızın aklında.

Kara Kedi ayağa kalkmadan önce birkaç dakika orada oturdular.

“Özür dilerim leydim ama bir yere gitmem gerekiyor. Bir sonraki sefere artık.” dedi oğlan reverans yaptı ve sonra gitti.

Uğur Böceği gülümsedi.

Sezgilerine güven.

Adrien ve Kara Kedi. Kara Kedi ve Adrien. Kalbini çalan iki oğlan…

Uğur Böceği aniden nefes nefese kaldı. Buna inanamadı. Hızlıca evine doğru gitti ve sonra dönüşümünden çıktı. Tikki uçtu.

Marinette yatağına oturdu ve güçlükle nefes aldı. İnanamıyordu. Kesinlikle inanamıyordu.

“Marinette sen iyi misin?” diye sordu Tikki.

“İnanamıyorum. Gerçek tam buradaydı, bunca zaman gözümün önünde. Göremeyecek kadar kalın kafalıyım.” dedi Marinette.

“Marinette?” diye sordu Tikki.

“Sezgilerimin bana ne söylemeye çalıştığını anladım ve şimdi gün gibi ortada.” dedi Marinette.

“Marinette ne diyorsun?” diye sordu Tikki.

“Adrien Kara Kedi”

Plagg Meets Marinette (Plagg, Marinette ile tanışıyor)-TÜRKÇE ÇEVİRİNơi câu chuyện tồn tại. Hãy khám phá bây giờ