"Küçük bir kız çocuğu gibi bana kafa tutuyorsun.. Ama bedeninin bana verdiği tepkileri görmekten deli gibi kaçıyorsun.. Söylesene Lillian, beni kışkırtmaya çalışıyor olmaktan hiç korkmuyor musun?"
"Ben küçük bir kız çocuğu değilim!" dedim dişlerimi...
Geçtiğimiz bölüm yorumları için çok teşekkür ederim, beni kırmayan herkese kucak dolusu öpücükler yolluyorum!!
İyi ki varsınız be!! ❤️
Bölüme geçmeden⤵️
Okuyacağınız bölüm içeriğinde +18 sahneler mevcuttur. Okumak istemeyen kesimi şimdiden uyarıyorum. Sonra uyarmadı demeyin 💃🏻
O zamaaaann keyifli okumalar bebekler! ❤️
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Bölüm 39 🍷 _________________________________
"Hazır mısın?" diye sorduğu sorusu dudaklarıma çarpan sıcak nefesi ile birleşti.
"Neye?" diyerek bulunduğum boşlukta aklıma ilk gelen şeyi fısıldadım.
"Beni hissetmeye.." dedi iki saniye kadar duraksadığında. "Bedenlerimizi yandığı ateşten kurtarıp daha büyük bir ateşin içine hapsetmeye.. Varlığınla bütünleşmeye.. Ve en önemlisi sarışın, sana kavuşmama hazır mısın?"
Duyduğum şeylere tüm cevabım koca bir evetti. Ne onun ne de benim kalmayan tahammülümüz ile cevap vermeye bile gerek duymadan dudaklarına kapandım.
Kavurucu bir ateş içimi yaktı.
Onsuzluğun verdiği kuraklıkta iliklerime kadar ateşler içerisinde kaldığımı hissettim.
Kanımıza karışan şehvet bedenlerimizi kontrolü altına almaya başladığında alt dudağımda hissettiğim sızı ile kendime geldim. Dişlerini geçirdiği dudağım ile acıyla inlerken kucağında tuttuğu bedenimi sertliğine bastırdı.
"Önce" dedi boğukça mırıldanan ve nefes nefese kalmış bir sesle.
"Önce benden ne isteyeceğini söyle?"
Ne diyeceğimi şaşırmış bir vaziyette gözlerine baktım. İşin kötü tarafı asla ondan ne isteyeceğimi düşünmemiştim. Yaptığım her hareket yalnızca kazanmaya odaklı olduğu için beynimin bunu düşünecek fırsatı bile olmamıştı.
Bakışlarımı koyu karartılarına çevirdim. Gözlerinde gördüğüm şeyin ise gerçek bir aşk olduğuna yemin edebilirdim. Hayranlık içerisinde beni izliyor olması; birazdan beni göğsünün tam ortasına hapsedecek olduğunu gösteriyordu. Dudakları, yüzümün hemen önünde büyük bir arzu ile açılıp, kapanıyordu. Göz bebekleri ise içinde bulunduğumuz arzu selinde boğulurcasına hareket ediyordu.
