2.5

7.3K 680 666
                                    

Mrb

Bb

***

"I'm Yours"

Bang Chan, Hyunjin'in değer verdiği sayılı insan listesinde en üst sırada, altında kalan herkese fark edecek kadar yukarılarda yer alıyordu

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Bang Chan, Hyunjin'in değer verdiği sayılı insan listesinde en üst sırada, altında kalan herkese fark edecek kadar yukarılarda yer alıyordu.

Hyunjin'in kaçıp Chan'ın yanına geçmesi ile tüm herkes Hwang Jun'un deli oğlunu ve en az onun kadar deli olan Christopher ikilisini konuşuyordu. Hwang Jun artık yalnızdı ve bu hayatta korktuğu tek insan, oğlu, artık onun zincirleri altında değil karşısındaydı.

Seungmin, hayatta kalan tek ailesi olan Chan için endişeyle gözyaşlarını akıtıyorken Hyunjin saatlerdir ne yapması gerek, ne yapabilir, bu olayı Chan en az zararla nasıl atlatır bunu düşünüyordu.

Fakat Seungmin'den gelen ağlama sesleri buna engeldi. "Seungmin!" dedi arkadaşına ilk defa sesini yükseltirken. Tüm salon sessizliğe bürünürken Hyunjin sinirle bağırdı. "Chan'a bir şey olmayacak tamam mı? Saçma sapan konuşup çocukları da kendini de kandırma, ona hiçbir şey olmayacak! Olmayacak anlıyor musun beni! Chan'a tek zarar gelirse o adam neler yapabileceğimi çok iyi biliyor bu yüzden ağlamayı kes, sinirimi bozuyorsun!"

Hızlı adımları salondan uzaklaşırken kendini bahçeye attı. Evin içinde bir dakika daha kalmak istemiyordu, kaldıkça bir şey bulamamak onu deli ediyor üdtüne üstlük Chan'dan tek bir haber dahi alamaması onu delirtiyordu.

Bahçede, bilgisayarından saatlerdir Chan'ın yerini bulmaya çalışan Changbin'in yanına oturup merakla ona baktı. "Numarasından sinyal gelmiyor mu hala?"

"Hayır." dedi Changbin sinirle. "Sikik herif kapattığı için bulamıyorum, bir yer olmalı. Onu götüreceği bir yer olmalı."

Hyunjin'de biliyordu, fakat gizli bir mülkü olmalıydı. Babasının, onun tüm mülkleri bildiğinden haberi vardı bu sebeple ondan gizli bir yer tuttuğunu ve şu anda Chan'ı orada tuttuğunu biliyordu.

Tek çare vardı.

Kafasını salladı. "Öğreneceğim."

Eve gidecekti.

Seri adımları içeri girerken Minho'ya baktı. "Minho."

Tek kelimesi yetmişti, Minho başını sallayıp onun yanına gelirken Hyunjin ile ikisi Chan'ın odasına geçip silah almışlar ve ardından da evden ayrılmışlardı. Hyunjin bindiği arabayı son hız eski evine doğru sürerken aynı zamanda yeni yeni uyanan Chan başı ağrıdığı için yüzünü buruşturarak gözlerini açtı.

"Bu ne sikim bir ağrı?" dedi dişlerini sıkarken. Bir sandalyeye bağlanmıştı, geldiği yer neresi bilmiyordu ama pek umurunda da değildi. Çıkması yakındı çünkü.

Odadaki adamlardan biri Chan'ın uyandığını haber vermek için odadan çıkmış saniyeler sonra Hwang Jun içeriye girince Chan'ın gözleri onu bulmuştu. İç çekti. "Ben eksik ne diyordum, orospu çocuğuymuş."

red lights, hyunchan ✓Where stories live. Discover now