stranger

3.1K 254 217
                                    

Başımı yasladığım sırada kulağıma dolan müzikle nefes alıyordum sanki

اوووه! هذه الصورة لا تتبع إرشادات المحتوى الخاصة بنا. لمتابعة النشر، يرجى إزالتها أو تحميل صورة أخرى.

Başımı yasladığım sırada kulağıma dolan müzikle nefes alıyordum sanki. Müzik acılarıma merhem olabilen tek ilaçtı.

Beni dinleyen notalar, ritim ve sözlerdi yalnızca.

İnsanlarla iletişim de olmayı uzun zamandır kesmiştim. Hayatlarına kötü bir an bırakmaktan fazlası değildim çünkü. Yaşadığım onca şeye onları ortak etmek haksızlıktı belki de. Yanımda birinin olmasını isterdim ama yine de. Kim istemezdi ki?

Hoş benimle arkadaş olmak isteyen birinin de karşıma hiç çıktığını görmemiştim. Yalnızlık en yakın arkadaşımdı benim. 

Belki de ben kendime yad etmiştim bu kavramı.

Kafamı sıradan kaldırmak istemiyordum. Dün olanlar tüm gece rüyalarımda tekrar etmişti ve bu sefer gerçekten çığlık atamamıştım. Her şeyin bir kabus olmasını istediğim duam kabul olmuştu sanırım, gülünçtü.

Yüzümdeki yaraları saklayacak bir fondötenim yoktu, alacak param da. Dizilerde olduğu gibi saklayıp gelmiyordum. Başımı kaldırmak istememe sebeplerinden biri bu olabilirdi ama kimsenin pek umursadığı da söylenemezdi sanırım. Belalı olduğumu anlıyorlar, bana olan bakış açıları daha da kötüleşiyordu.  Diğer sebep ise bedenimin dün üşütmem dolayısıyla çok yorgun ve bitkin olmasıydı.  Hastalanacağımdan emindim artık.

Gözlerimi açıp camdan görünen bulutlarda gezdirmiştim gözlerimi. Parayı nasıl bulacağımı düşünüyordum. O şerefsize söz vermiştim. Çalıştığım yerden borç isteyebilirdim, o adamın niyeti ne kadar kötü olsa da başka bir şansım yoktu. O şerefsizi en az bir ay yakamdan atmalıydım.

İzlediğim pencerede aniden gördüğüm yansımayla kulaklıklarımı sıranın altına koymuş uyumaya çalışmıştım. Omzumdaki montu daha çok üstüme çekmiştim, üşüyordum. Kötü hasta olacaktım galiba.

Ders dinleyecek hâlim yoktu. Kulağıma dolan sesleri umursamadan uykuya dalmıştım.

Üşüme hissiyle olduğum yerde titriyordum, gerçekten kötü hastalanmıştım. Omzumda hissettiğim baskıyla kendimi zorlamaya çalışmıştım ama gözümü açacak gücüm bile yoktu.

Başımın kaldırılmasıyla elimde olmadan açmıştım gözlerimi.

"Ateşin var. Revire gitmelisin."

Bu çocuk bana dün montunu veren çocuktu. Bedenimi çekiştirmesine izin vererek savsak adımlarımla ilerliyordum. Adımlarımın birbirine dolanmasıyla yere düşmüştüm. Yürüyecek halim bile yoktu.

"İzin verirsen koluna gireceğim."

Sessizliğimi evet olarak algılamış bedenimi kendine yaslayarak yavaş yavaş ilerliyordu. Sırtımı sedyeyle buluşturmamla gözlerimi tekrar kapatmıştım. Kollarımı birbine sarmış, bacaklarımı kendime çekmiştim.

"Hemşire nerede acaba? Nasıl bu kadar hasta olabildi ki?"

Sesi kulaklarımda anlam bulamadan yok oluyordu. Kısa süren bir sessizlikten sonra yüzümde minik baskılar hissetmiştim. Yüzümdeki yaralara dokunmak istiyor ama geri çekiyordu hemen elini. Yüzümü ekşitmemle geri çekilmişti.

Streetlight • Han Jisungحيث تعيش القصص. اكتشف الآن