55

569 28 0
                                    

Geri kalan günleri evde geçirdik. Bugün son günümüzdü.

"Aşkım ben biraz babamın yanına karakola uğuruycağım" dedi Ömer.

"Tamam, annemde öğlenden sonra gelir herhalde."

"Tuğba anne nereye gitti?" dedi

"Evindeki eşyaları toplayıp Sergen kişisinin evine götürecekti."

"Birşey olursa ararsın" dedi

O da gidince evden balkona çıkıp kitap okudum.

Ben okumama devam ederken kapı çaldı.  Küçük bir kız çocuğu vardı kapıda. Etrafa bakındım kimse yoktu.

"Evleri mi karıştırdın güzellik" dedim

"Ben korkuyorum" dedi.

"A yok! Ben burdayım merak etme. Annenin babanın adı ne bakalım " dedim

"Yok. Anne, baba yok" dedi

"Buluruz kuzum bekle." diyip anahtarı alıp dışarı çıktım. Apartmandakileri hiç tanımıyordum.

"Anne, babanın adını biliyor musun ?"

Daha küçüktü ve gerçekten korkuyordu. Ağlamaya başladı.

"Burda mı yaşıyorsunuz?" dedim

Asla cevap vermiyordu. Elini tutmak istedim. Elinde bir kağıt vardı. Sıkıca tutuyordu.

"Adın neydi senin?" dedim

"Melek Deniz" dedi. Şaka mıydı?! Tesadüf olması gerekiyor.

"Kağıdı bana verir misin Melek Deniz" dedim

"Teyzem verdi olmaz" dedi

"Geri vericeğim hemen" dedim

"Hemen vericeksen al" diyip elime bıraktı.

Seni zamanı gelince bulucam dedim. Ağarlığı ile yaşadığım gerçeği yolladım sana. Notu okuyınca beni ara
-Aslı

Hızkıca evin için girdim. Telefonumu alıp onun numarasını aradım. Telefonu açtığı gibi konuşamaya başaldım

"Aslı hiç komik değil! Beni daha fazla üzmezsin. Bu gerçek değil" dedim

"Gerçek olmaması için herşeyimş verirdi im. Tüm öfkem , sinirim, herşey bundan dolayıydı." dedi

"İnanmıyorum! Bak küçücğk kızı kapınun önüne koymuşsun kız korkudan tir tir titriyor. Gel al" dedim

"Kız babasının evinde. Ben ne hatle ordan alıyım?" dedi

"Ya ben sana ne yaptım?! Neden bana bunu yaşatıyorsun?!" dedim

"Zümra, yalan söylemiyorum. Sana herşeyi açıklıycağım. İnci'nin ailesi hiçbir zaman sevmedi Ömer'i. İnci ölüm döşeğindeydi evet am ölmedi. Ömer'i bir daha görmek istediklerinden dolayı ona öldü dediler. Çünkü İnci o gün boğulmadı. Kendini denize attı ölmek için. Ömer İnci'yi okuldan önce tanıyordu. İkauda'nın psikiyatristinde tanıştılar. Hep sorunlu bir kızdı ama çok iyiydi. "dedi

" İnci yaşıyor yani öyle mi? "

" Hayır. Çok ağırdı bir durumdaydı İnci. Doğuma dayanamadı. Bebek kurtuldu. İnci ise öldü. Ben ondan çok sinirlendim Ömer'e. Daha kızı bile büyğeden başkası ile beraberdi. Dayanamıyordum! Kız aynı annesi tip olarak. İnci'nin annesi babası artık torunlarına bakamaz oldu. Bende baksın diye bakıcı tuttum. Dün İstanbul'a getirttim. Onun bir babası var. Onunla büyümesi hakkı. Bak sen yıllar sonra öğrendin. O da mı öyle olsun? "dedi

" Hala inanmıyorum! Bunu bil. Şimdi gel al kızı korkuyor. "dedim

" Hayır alamaya falan gelmiyceğim"dedi

"Senin yüzünden kızı dışarıda unuttum eve alamadım. Of Aslı! Gerçekten bu sabrımı taşıran son damlaydı. Seni elime geçirdiğim ilk an öldürceğim" diyip kapının oraya baktkm. Dışarı göz gezdirdim kız yoktu ortaklıkt.

"Aslı! Kız yok!" dedim

"Nasıl yok? Ya nasıl almazsın kızı eve. Çok uzaklaşmamıştır. O korkar zaten" dedi

"Kapatıyorum kızı arıycağım." dedim

Tüm katları aradım. Sonra sokağa çıktım. Bir sürü sokakta gezdim. O sırada Aslı sürekli arayıp yazıyordu. Bende en son telefonu tamamen kapattım.

Artık ayaklarımda derman kalmamıştı. Çaresiz binaya dönüyordun. Binamın girişinde aklıöa geldi. Arka bahçede Park vardı. Son olarak oraya baktım. Bankta oturmuş ağlıyordu.

"Şt güzelim ben geldi ağalama sakın." dedim

Hemen telefonu açıp Aslı'yı aradım

"Kızı buldum. Bizim binanın parkında oturup ağlıyormuş. Bak Aslı kızı hemen alıcakskn. Bu sabaha karşı gidiyor Ömer. Ben bu iddianla ilgilenicem. Şimdilik Ömer birşey bilmiyecek. Hemen buraya gel. Ömer'de annemde burda yokken gel al." dedim

"Sadece Ömer gidicek diye kabul ediyorum." dedi

"Ben kızöa ilgilenicem. Burda bekliyorum seni. Çabuk ol!" diyip suratına kapattım.

"Adın Melek Deniz miydi?" dedim

"Evet" dedi

"Melek sallanmak ister misin?" dedim

"Olur" dedi

Salıncağa oturttum. Onu sallayıp şarkı söylüyordum. Moreli biraz yerine gelmişti.

2 yaşlarında Bir kızdı. Sarı kıvırcık saçlı, beyaz tenli, ela gözlü, boyu kilosu gayet yerinde bir kız.

Kız esnemeye başladı

"Uykun var" dedim

"Evet" dedi

Hamile olamasam kucağımda taşırdım.

"Gel benle" siyip salıncaktan indirdim. Banka oturdum. Otururken kucağıma aldım. Kafasını karnıma koydu ve öylece uyuyakaldı.

Telefonum titreyince hemen açtım.

"Geldim. Park arka bahçenizde dime?" dedi Aslı.

"Evet kız uyudu." dedim ve yüzüne kapattım.

Aslı geli banka oturdu.

"Özür dilerim. Benim karşına çıkamaya bile yüzüm yoktu" dedi

"Sana inanmıyorum." dedim

"Bak bu İnci ile Ömer'in resmi. Kız İnci'ye nasıl benziyor görmüyor musun?" dedi

"Ömer gelmeden al kucağıa kızı git hemen. Sonra hallederi ben o konuyu" dedim

"Kucağında uyumuş güzelim." diyip öptü onu.

"Çok ağladı. Yorun düştü uyudu. Bende çok yoruldum. Kaç sokakta aradım kızı biliyor musun?" dedim

"Neden sürekli kız diye hitap ediyorsun?" dedi

"İsminin gerçek olduğuna bile emin değilim" dedim

"Ben Meleği kucağıma alıyım. Nereye götürücem bilmiyorum. Annemlerimde haberi yok." dedi

"Bu kızın evi nerde?" dedim

"Giresun'da." dedi

"Anneannesi çok mu yaşlı?" dedim

"Yo, neden ki?" dedi

"Bakmıyorlar ben bakıcı tuttum dedin ya"

"Kızlarına çok benziyor diye Bakmıyorlar." dedi

"Tamam hadi kızı al git artık Ömer gelicek."

"Melek, Ömer'in kızı. Emin ol." dedi ve gitti.

Eve çıktığım gibi uydum. Sanki hepsi rüya gibiydi ama değildi. Çok yorulmuştum.

Zümra -BAŞLANGIÇ Where stories live. Discover now