1.1~

175 22 76
                                    

Kumru kumsal dan

"Nasıl olmuşum kuşum?"

"Çok  güzel olmuşsun bebeğim
Merak etme tolunay seni her halinle beğeniyor yoksa kim katlanırdı senin gibi birine" gülererek konuşmamla kolumda hissettiğim acı bir oldu.

Dün yaşanan o olaydan  bizimkiler gittikten sonra gece ile oturup konuşmuştuk. her şeyi en baştan - Çocuklar hariç- anlatmıştım. Daha ilk dakikalardan kaan'a sövmeye başlamıştı. Sonra kaan'a sövmeyi bırakıp bana çemkirmişti. Yok ben nasıl onun için ağlarmışım da? Nasıl kendime zarar veerirmişim de? Mışmışmış ta mişmişmiş Diye kızıyordu.

Sonra onlar arasında geçen hastane sohbetinde de benim yüzümden yalan söylemek zorunda kalmış ki en nefret ettiğim şey olduğunu bildiği halde.

Ortada gece'nin dediği gibi herhangi bir fobi falan yoktu. Sadece abim ve uzay hastahaneye gittiğimi öğrenirlerse ortalığı ayağı kaldıacaklatını bildiği için  böyle bir şey söylemek zorunda kalmış. Oda haklı hastane olayını öğrenen otomatikman  kaan olayını da ögrenir. Peki biz böyle bir şeyi istiyormuyuz? -şimdilik- hayır!

"Senin süslenmen bittiyse gel şunları çantalara yerleştir de bende hazırlanıyım."

"Bitti kuşum hadi sen git hazırlan yarım saate çıkalım."

Onu kafamı sallayarak onayladım ve odama doğru yürüdüm. Sabah uyandığımdan beri park için çeşit çeşit kek (ler) su böğreyi kısır ve makarna salatası yapmıştım. Erkekler abur cubur ve soğuk içecekleri kızlar ise çay demliyecekti. Ee haliyle insan merak ediyor neden en çok sen yapıyorsun diye. Hepsi sizce kimin başının altından çıktı? bence tahmin etmesi o kadar da zor olmamalı

Evet, tabiki de araz!

Yok kumru çok lezzetli yapıyor. Yok o benim sevdiğim gibi yapıyor diye diye hepsi benim başıma kaldı.

Kısa bir duş aldıktan sonra banyodan çıktım. Kıyafet dolabının oraya gelip çokta kısa olmayan bir şort ve transpit bir t-sihirt geçirdim üzerime. Saçlarımı kurutup sabitleyici ile de kıvırcıklaştırdım. Makyaj aynasının önüne gelip varla yok arası bir makyaj yapıp yatağının üzerinde duran çantamı aldım. Tam o sırada telefonum çaldı. baktığımda uzay'ın aradığını gördüm. Hızla aramayı yanıtlayıp kulağıma koydum.

"Alo" o sıradada odadan çıkıp salona yöneldim.

"Ne yapıyorsun? güzelim."

"İyiyim canım, sen ne yapıyorsun?"

"Hiç iyi değilim vallaha!" Söylediği şeye kaşlarımı çattım.
gece'de göz kırpıp kafasını 'ne oldu' der gibisinden iki yana salladı. Bende bilmiyorum demek için omuzlarını indirim dudaklarımı büzdüm.

"Niye! Ne oldu ki?"

"Daha ne olsun! Sen yoksun diye bütün kızlar başıma üşüşüyor. Keşke sadece ben olsam abin de öyle. Anlayacağın sensizlik çok zor be kızım!"

Söylediği şeylere önce derin bir oh çektim. Sonrada gür bir kahkaha başlattım. Gece bana ne oldu gibisinden bakarken elimle bir dakika işareti yaptım.

"Ne gülüyorsun? Çok mu komik?

"Hayır! Hayır, asla hiç komik değil. " diyip kısa bir düşünce arayışına girdim. "Sen ve abim o kızlara ekran kilidinizi gösterin onlarda ağızlarının payını alsınlar nasıl fikir?" Diye sorduğumda. Telefonun öbür ucunda

"Hakket lan!" Diye bir ses yükseldi "Sen çok yaşa be kızım!" Dediğinde gülmüştüm. Bir 5 dakika daha konuştuktan sonra geç kaldığımızı farkedip aramayı sonlandırdım.

İMKÂNSIZIN AŞKIDonde viven las historias. Descúbrelo ahora