639 71 68
                                    

Merhaba! İnanılmaz uzun bir maceranın ardından sonunda final! Oy ve yorumlarınız beni mutlu eder. Bölümü okurken yukarıdaki şarkıyı dinlerseniz daha iyi olur. Hadin iyi okumalar! 💕

#: The Neighborhood - The Beach

••••••••••••••••••

Sen beni anlamadın demeyeceğim. Beni anladın. Zaten en dayanılmaz acı buydu. Sen beni anladın. Anladığın halde canımı yaktın.

Bölüm 5 : Çiçek

Bazı aileler çocuk sahibi olduğunda düşünmüyor

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.



Bazı aileler çocuk sahibi olduğunda düşünmüyor. O çocuk doğduktan sonra üstüne binecek yüklerin altında ezilip, yok olacağını, nefes alamayacağını, ruhsal olarak tükeneceğini, ömürlerinin tıpkı bir hayal gibi söneceğini. Oysa onların kısa süreli zevklerinden ortaya çıkan çocuklarsa bir enkazın içine doğuyor.


Milena'da onlardan biriydi. Diğer kardeşlerinin aksine suçu en son doğan olmaktı. O hiç istenmedi, onu doğuran kadın istemedi, babası istemedi, kardeşleri istemedi.

***

"Niye her zaman böylesine iyi bir kız değilsin Milena?"

Milena başını kaldırıp babasının yüzüne baktı gülerek. Göz yaşlarını içine akıttı.

"Niye her zaman böylesine iyi bir adam değilsin baba?"

Yanağındaki yanmayla yüzü ifadesizleşti. Babası vurmuştu ona. Sinirli adam odayı terk ederken, Milena kendini teselli etmeye çalıştı.

"Bu ilk değil, üzülme iyisin. Gidip yaptığın hatayı telafi et. Baban o zaman sevecek seni."

***

Bu yoğun anılarla dolu hayatında, kocası da yanında olmadı. Kördüler, dilsizdiler, sağırdılar herkes. Hayatında karşılıksız alması gereken her sevgi için çok çabaladı. Yalvardı, bedenini, ruhunu sattı. Gururunu zedeleyen her acınası an boğazını bir pençe gibi yapışıp, boğdu onu yavaşça.


Ve sonunda öldü. Uçurumun kenarında dans ederek düştü. Sırf insanların yokluğunu çektiği için kendini ölümün kollarına bıraktı aslında.


Ölmeden önce akılına tek bir kişi geldi. Ancak bu Levi değildi. Armin idi. Onu içtenlikle dinleyip, onun acısını hisseden ilk insandı. Ölmeden önce sevinçliydi. Biri ilk defa onu karşılıksız sevmiş, arkadaşlık göstermişti. Tek gecede olsa. Kafasını kayaya sertçe vurup yaşamını yitirmeden önce kalbi sıcaklıkla doluydu. İlk defa.


Sabah, güneşin doğuşunda ihbar edildi bedeni. Ekipler geldi. Aradan geçen cenaze işlemlerinin ardından ailesinden ölüsünü kimse almayınca, öldüğü yerdeki tepeye gömüldü bedeni.


Yaşayanlar unutmuştu onu.


Öldüğüyle kaldı Milena.


Aradan geçen bir kaç günün ardından, sarı kamyonundan indi Armin. Bagajında duran tüm papatyaları, menekşeleri, gülleri mezarın yanına taşıdı. Hüzünle kadının mezarındaki kuru toprağın yerine renkli çiçekler ekti, suladı. Tanrıdan bir sonraki hayatı için onun mutlu olmasını diledi.


Milena'nın sonraki sefere acılara tek başına göğüs germesini istemedi. İçinden geçirdi. "Son kötü günleri yaşadın. İlk ve son güzel günleri beraber yaşarız belki."


Tek gecede tanıdığı bu kadın tıpkı bir mucize gibi yine tek bir gecede içine işlemişti. Ama ölmüştü. Gerçi çok uzun zaman önce ölmüştü o. Sadece bedenini bir uçurumun aşağısına yeni bırakmıştı. Gözlerinden akan yaşları elinin tersiyle sildi. Tanıştıkları uçurumun sonuna ilerleyip oturdu.


Aklına Milena'nın güzel yüzü ve konuşmaları gelirken gülümsedi.


Umarım Milena sözünde dururdu.


Çünkü Armin'in onu bırakmaya niyeti yoktu.


"Başka bir hayatta yeniden."


Son kez ölmüş kadının mezarına baktı ve kamyonetine bindi. İşden çıktığı her cuma gecesi yine burada olacak ve Milenanın mezarını çiçeklerle açtıracaktı. Öldükten sonra bile sadık bir dost gibi yanında olacaktı. Bu sefer yalnız kalmayacaktı gözlerinden inci taneleri akıtan kadın.


Hayatta böyledir işte. Davetsiz misafirleri sevmez. Yürekli insanları sevmez. Tarih sahnesinde yeri yoktur onların. Masalların aksine daima kötüler kazanır. Hayatta iki şey insanın sonunu getirir. Sevgi ve sevgisizlik. İkiside fazlasıyla tehlikelidir. Ancak kalpsiz bir insanın, canavardan farkı yoktur. İnsanları birbirinden ayıran aklı, yüzü, mantığı, karizması değil kalbidir. İçinde merhametin zerresini barındırmayan onlar hiç bir zaman mutluluğa tam erişemeyecekler. Para,güç, şöhret hiç biri onları tamamen tatmin edemeyecek. Bir zamanlar yalnızlığa itmekten zevk aldıkları insanlar gibi tek başlarına uyuyacaklar mezarlarının içinde.


-𝓣𝓱𝓮 𝓔𝓷𝓭.

🎉 You've finished reading 𝐂𝐇𝐀𝐑𝐃𝐄𝐄, 𝐥𝐞𝐯𝐢 𝐚𝐜𝐤𝐞𝐫𝐦𝐚𝐧 🎉
𝐂𝐇𝐀𝐑𝐃𝐄𝐄, 𝐥𝐞𝐯𝐢 𝐚𝐜𝐤𝐞𝐫𝐦𝐚𝐧Where stories live. Discover now