L.T. >> WooSanHwaSang

13

-Seonghwa'dan-

"Yani çıkmaya başladınız?"

"Evet. Wooyoung benden hoşlanıyordu ve ben de bize bir şans vermek istedim."

"Peki, kutlarım. Umarım kötü bir sonuç oluşmaz. Daha yeni yeni yükselirken bir anda yere çakılmak istemeyiz."

Hongjoong son sözünü de söylediğinde ayağa kalktı ve odasına gitti.

Yeosang'a döndüğümde suratının asık olduğunu gördüm.

Üzülme be güzelim... Belki hayatının aşkı o değildi. Üzme kendini, ben de üzülüyorum seni öyle görünce.

Tüm moralim bozulurken yavaşça ayağa kalktım.

"Tebrik ederim. Umarım hep böyle mutlu olursunuz."

"Peki ya siz hyung? Bize ne zaman söyleyecektiniz Yeosang ile beraber olduğunuzu?"

"Ne?"

Sonunda Yeosang'ın ağzından bir kelime çıkmıştı ama daha buna sevinemeden Wooyoung ikinci bombayı da atmıştı.

"Biz geldiğimizde kucak kucağaydınız."

"Wooyoung ne saçmalıyorsun?"

"Niye saklıyorsunuz ki Yeosang?"

"Aramızda bir şey yok diyorum!"

Yeosang hızla kalktı ve salonu terk etti. Bir çoğu şaşkın bakışlarla Yeosang'a bakarken kaşlarımı çatmak istemesem de kendiliğinden çatılmıştı.

Kucağımda diye illaha ki sevgilim mi olması gerekiyordu?

Gözlerimi devirerek sevdiceğimin peşinden gittim.

-San'dan-

"Yani çıkmaya başladınız?"

"Evet. Wooyoung benden hoşlanıyordu ve ben de bize bir şans vermek istedim."

Diyemedim ki Seonghwa hyungu kıskandırmak içindi... Özür dilerim şimdiden Wooyoung.

"Peki, kutlarım. Umarım kötü bir sonuç oluşmaz. Daha yeni yeni yükselirken bir anda yere çakılmak istemeyiz."

Hongjoong hyung ayağa kalkmadan önce konuştuktan sonra odasına doğru yürüdü.

Seonghwa hyunga baktığımda Yeosang'a bakıyordu. Içimde kıskançlık dürtülerim uyanırken dışa vurmamak için büyük bir çaba gösterdim. Bir süre sonra Seonghwa hyung ayağa kalkmıştı ve konuşmuştu.

"Tebrik ederim. Umarım hep böyle mutlu olursunuz."

Ben seninleyken mutluyum...

"Peki ya siz hyung? Bize ne zaman söyleyecektiniz Yeosang ile beraber olduğunuzu?"

"Ne?"

Yeosang'ın sesini işittiğimde girdiği transtan çıktığını anlamıştım. Onda da bir şeyler vardı ama ne?

"Biz geldiğimizde kucak kucağaydınız."

Niye hatırlatıyorsun ki Wooyoung...

"Wooyoung ne saçmalıyorsun?"

Yeosang Wooyoung'a çıkıştığında tek kaşımı kaldırdım.

"Niye saklıyorsunuz ki Yeosang?"

Senin derdin ne Woo?

"Aramızda bir şey yok diyorum!"

Yeosang sonunda bağırarak salondan çıktığında Yunho ve Mingi şaşkınlıkla Yeosang'a baktı. Wooyoung yüzündeki kırgınlıkla en iyi arkadaşının gidişini izledi ben ise Seonghwa hyunga baktım. Büyük bir aptaldım.