Berk
Gözlerimi açtığımda ponçiğin boğazımı bıraktığını gördüm. Öksürmeye başladım. Ponçik birisiyle konuşuyordu. Sesin geldiği tarafa baktığımda Zilliyi ve Ponçiği tartışırlarken gördüm. Çaktırmadan dinlemeye başladım.
"Ponçik lütfen sakin olur musun? Patini kana bulamana izin veremem!"
Bağıra bağıra konuşuyorlardı.
"Anlamıyorsun zilli bu adam bizi zorla eve geri getirdi! Sen burada olmak istiyor musun ha söyle?"
Zilli ponçiğe yaklaşıp patisini ponçiğin sırtına attı.
"Tabii ki istemiyorum aşkyolumunenkesindamarı ama şu an elimizden hiçbir şey gelmiyor. Mecburen bu insanımsılarla yaşamak zorundayız."
Ponçik bıkmış bir şekilde tutuğu nefesini bıraktı.
"Haklısın tazefıstıklıbaklavanınyanındaiçilensütüm. Biraz dişimizi sıkmalıyız."
Kapı hızlı bir şekilde açıldı. Gelen kişi Hacker Emir Adam ve Burak Han'dı. İkisi de canavarlarını ellerine alıp sevmeye başladılar. Zilli Hacker Emir Adama saldırıyordu ama aptal arkadaşımın umrunda değil gibi görünüyordu. Burak Han ve Ponçiğe baktığımda Ponçik bana doğru bakarak patisini boğazına doğru götürüp kesiyormuş gibi bi hareket yaptı. İt beni tehdit ediyordu. Bu kabarık buluta gününü göstermeliydim. Bi hışımla ayağa kalkıp konuşmaya başladım.
"Sizin bu iki canavarınız beni öldürmeye kalktılar. Bana pati kaldırmanın cezasını çekecekler. İkisini de 5 günlüğüne bodruma kilitleyin Berk Bulut kimmiş öğrensinler!"
Burak Han ve Hacker Emir Adam canavarlarını kucaklarından indirip bana doğru gelmeye başladılar. Burak Han önümde durup konuşmaya başladı.
"Ponçiğe dokunursan eğer önce babanı ve kardeşini sonra da seni pişman ederim anladın mı!"
Söyledikleri sinirlerimi bozmuştu. Beni ailemle tehdit ediyordu. Yataktaki çarşafı iki elimle yırtıp elime sardım. Kimse benimle böyle konuşamazdı. Çarşafı sardığım elimi yumruk yaptım. Başımı tavana diktim ve ulumaya başladım. Sinirlerime hakim olamıyordum.
"AUUUUUUUU"
Tam Burak Han'a yumruk atacakken bir el sıkıca bileğimi kavradı. Bileğimi tutan elin sahibine dönüp baktım. Hacker Emir Adam sert bir şekilde bileğimi sıkıyordu. Ponçik odadan çıkıp merdivenlere doğru ilerleyip bağırmaya başladı.
"Koşun koşun yukarı gelin çok büyük bir kavga var!"
Ponçik söyleyeli daha 10 saniye olmamışken babam Derya ve Leyla anında damlamışlardı. Sinirli bir şekilde gülümseyip Hacker Emir Adam ve Burak Han'a baktım. Konuşmaya başladım.
"Siz ikiniz ben tek aslan parçaları. İstiyorsanız sülaleniz gelsin ama yüreği cesaretle dolu olan bu delikanlıyı yenemezsiniz."
Bileğimi sıkıca tutan Hacker Emir Adamın elinden kurtulup Burak Han'a yumruğu çaktım. Burak Han yere serildi. Yan taraftan Hacker Emir Adam yumruk atacakken elimle yumruğunu tuttum ve elini çevirdim. Acı bir çığlık attı. Ben de kahkaha atıyordum. Ben daha nasıl olduğunu anlayamadan Burak Han yüzüme yumruk attı. Sendeledim. Hacker Emir Adam'da ayağa kalkmıştı. Yumruk beni çok sarsmıştı.
Kapıya doğru baktım. Leyla ve Derya çekirdek yiye yiye benim biladerleri tokatlamamı izliyorlardı. Babam ise bizi TikTok'a çekiyordu ve tezahürat yapıyordu.
Burak Han yakamdan tutup beni duvara yapıştırdı ve karnıma tekme attı. Geri çekildi ve ben de dizlerimin üstüne çöktüm. Başımı kaldırıp Hacker Emir Adam'a baktım yüzüne reymysterio maskesi takmıştı. Burak Han ise Hacker Emir Adam'ın eline boks eldivenlerini takıp yanıma gelip beni sıkıca tuttu. Çenemden tutup başımı havaya kaldırttı.
Hacker Emir Adam geriye doğru gidip bi anda gelip bana sert bir yumruk çaktı. Gözümün önü bir anlığına karardı ama kafamı sallayıp kendime geldim. Burak Han saçlarımdan çekip tekrar kafamı havaya kaldırdı. Hacker Emir Adam eğilip yüzüme doğru yaklaştı ve ağzından o cümle döküldü.
"Hayvanlar da vardır!"
***
Burak Han bi kolumdan Hacker Emir Adam diğer kolumdan tutup beni odadan çıkardılar. Ayakta duracak halim yoktu. Buraya kadardı. Sanırım ecelim gelmişti. Konuşan kişinin sesini duyunca kafamı kaldırıp baktım. Duyduklarım karşısında şoktan bayılacaktım. Olga Naz ağlayarak bana bakıyordu sonra bizimkilere doğru dönüp beni şoka uğratan o cümleyi kurdu.
"Birkaç gün bodrumda kalsın kendine gelir."
