Olaylı Karaoke Partisi Vol 2

13 3 31
                                    

Berk

Olga Naz'ı paçavra gibi bir kenara fırlattıktan sonra Olga Naz ağlayarak odasına çıkmıştı. Parti hala devam ediyordu ama keyfim yoktu. Olga Naz çok alıngandı ve bu canımı sıkıyordu.

"Doldur Derya!"

Derya bardağımı tekrar doldurdu. Bu 4. bardağımdı ama hala sarhoş olamamıştım. Aslan sütü benim gibi bir aslanı etkileyemiyordu. Bıkmış bir şekilde iç çekip babama baktım. Eline mikrofonu aldı ve şarkısını söylemeye başladı.

"Her an dönebilir devran (prr)
Kervan, bu gece de kervan (woo)
Derman, dolusunu ver lan (ya, ya, ya, ya)
Şirketim giydiriyo' dızoları Nike'dan"

Gözlüklerini takmış hem dans ediyor hem de şarkıyı söylüyordu. Bizimkiler de dans ediyordu. Bu delilerin arasında kalmak beni de delirtiyordu.

"Bunu al, yeni gönder (brr)
Kardeşim helikopter (pat, pat)
"Yat yere", dedi amca
Mekânda kişi başı dört karı, anca rüyanda"

Burak Han aslan sütünü fondipleyip sahneye babamın yanına koştu. Babamın elindeki mikrofona yaklaştı ve beraber söylemeye başladılar. Elimi kulaklarıma götürüp sıkıca kapattım. Bu gece hemen bitsin istiyordum.

"Alkol bi' yanda, kurusu elimde
Gümüş dişimde, altın cebimde
Üzerim ben seni, hemen sevinme
Soğuyorum mücadele olmadan işte"

Şarkıyı bitirip birbirlerinin elini tutup alkışlayan Leyla ve Deryayı selamladılar. Sinirli bir şekilde gülümsedim bunlar kendilerini ne sanıyorlardı. Burak Han sahneden inmişti ama babam hala elinde mikrofon bekliyordu. Parmağıyla mikrofona iki tık attı. Konuşmaya başladı.

"Şimdi sahneye bayanları alalım. Buyrun bayanlar hünerlerinizi görelim. Bayanlar için büyük bir alkış istiyorum!"

Parmağıyla beni işaret edip konuşmaya devam etti.

"Suratsız muşmula kılıklı keko sen de alkışla bayanlar sahneye çıkıyor!"

İsteksiz bir şekilde alkışladım. Derya ve Leyla sahneye çıktılar. Şarkılarını söylemeye başladılar. Hem dans ediyor hem de şarkıyı söylüyorlardı.

"Güne açan çiçekler gibiyiz
Yalan, yalan
Öyle saf ki sevgimiz
Yalan
Ayıramaz bizi hiç kimse
Yalan, yalan
Ölene dek beraberiz
Yalan"

Babama doğru baktım elinde telefonla Leyla ve Derya'yı çekiyordu. Burak Han elini babamın omzuna atmıştı çektiği videoya bakıyordu. Kesin TikTok çekiyordu. Daha fazla dayanamayıp başımı önümdeki masaya koydum. Neden ben neden!

"ŞARKI SÖYLEMEYİ KESİN LAN SIRA BENDE"

Bağıran kişiyi görmek için başımı kaldırdım. Bu kişi Hacker Emir Adamdı. Üstünde fıstık yeşili bir takım elbise vardı. Açık pembe renginde bir gömlek giymişti. Ve ceketinin cebinde kırmızı bir gül vardı. Elini saçına götürüp parmaklarıyla saçını tarayıp bizlere baktı.

Sahneye doğru yürüdü ve Leyla'nın elindeki mikrofonu sert bir şekilde aldı. Bir elini cebine koydu diğer elinde mikrofon vardı. Sırayla hepimize baktı. Yüzünde alaycı bir gülümse vardı. Leyla ve Derya sahneden indi.

Derin bir iç çekip başını tavana doğru dikip gözlerini kapattı. Daha sonra başını indirip bize tekrar bakıp kahkaha attı.

"Bütün adiler buraya toplanmış. Size bir konser vereyim de konser nasıl olurmuş şarkı nasıl söylenirmiş öğrenin!"

Dediği şey beni sinirlendirmişti. Aslan sütü bardağımı Hacker Emir Adam'a doğru fırlattım. Fakat Hacker Emir Adam kıvrak bir hareketle kurtuldu. Aslan sütü bardak duvarla buluşmuştu.

Hacker Emir Adam elini pantolonunun cebinden çıkarıp eliyle beni işaret etti. Herkes bana bakıyordu. Konuşmaya başladı.

"Bir zamanlar dostum vardı artık yok. Zilli'yi fıstıklı baklavayla kandırıp kaçırdığından beri yok!"

Dediği şey kalbime işlemişti. Evet bunu yapmıştım ama kötü niyetim yoktu. Yanağımdan akan 2.5 damlayı hızlıca sildim.

Hacker Emir Adam tekrar konuşmaya başladı.

"Bu şarkı benden portakal zilliye gelsin."

Mikrofonu ağzına götürüp şarkısını söylemeye başladı.

"Men senin bu emellerine nece dözüm
Men ne diyim daha sene yoktur sözüm
Sırf sıfatından su içmeyir gözüm
Cinlere şeytanlara benziyirsen
Cinlere şeytanlara benziyirsen
Acayip hayvanlara benziyirsen
Acayip hayvanlara benziyirsen"

Herkes hüngür hüngür ağlıyordu. Şaşkın bir şekilde olanları izliyordum. Hacker Emir Adam şarkıyı bitirip sahneden indi. Burak Han sahneye çıkıp eline mikrofonu alıp şarkı söylemeye başladı.

"Resmen çıldırttı, sersem etti beni, her dert bitti ben içerken
Aşkının dumanına boğ beni. "Ol deli" dedi, bana dedi "Çok deli"
Sevişiriz her gece nefes nefese, sonra uyku
Uyanırız yan yana yakala uymu
Kendisi hava ve de kova burcu;)"

Az önce ağlayanlar şimdi dans ediyorlardı. Daha fazla dayanamayıp ayağa kalkıp masayı devirdim. Sinirli bir şekilde bakış atıp konuşmaya başladım.

"Bu iğrenç karaoke partisi burada bitmiştir. Dua edin rüyama girmesin yoksa bunu çok pis ödersiniz."

Sözümü bitirdikten sonra hızlıca odama çıktım. Kendimi yatağa bırakıp elimi yüzüme götürüp kapadım. Hayatım gün geçtikçe daha iğrenç bir hale geliyordu ve hepsinin suçu Olga Naz'dı. Olga Naz'a rahat uyku uyumak yoktu. Ben uyuyamıyorsam o da uyuyamayacaktı. Tam ayağa kalkıp Olga Naz'ın odasına gidecekken üstüme ufak bir şey atlayıp boynumu sıkmaya başladı.

Beni boğan kişiye baktığımda bu kişi minnağın minnağı Ponçikti. Küçük patilerini boğazıma dayamıştı ve beni boğuyordu. Nefes alamıyordum. Yavaşça gözlerimi kapattım.

SEN BENİMSİNWhere stories live. Discover now