༄ Pembe mor gül buketi

1.5K 106 24
                                    

Biraz smut içerir. Önceden haber vereyim dedim.

࿓࿓࿓࿓࿓࿓࿓࿓࿓࿓࿓࿓࿓࿓࿓࿓࿓࿓࿓࿓࿓࿓࿓

Jungkook okul çıkışı jimin'i alabilmek için işten erkenden ayrılmıştı. Yol boyu giderken asfalt kenarında gördüğü çiçekçide durdu.

Sevgilisi için pembe mor gül buketi yaptırttı. Bayılacaktı bu sürprize. Arabaya geri geçip okula sürdü.

Şansına Jimin de yeni çıkmıştı. Koşarak arabaya binip jungkook'un boynuna sarıldı ve dudaklarına uzunca öpücük kondurdu.

Şap sesiyle geri çekildi. 'Çok özledim seni.' Tekrar öptü Jimin kiraz dudaklardan. Bırakmak istemiyordu ama jungkook bir kaç saniye sonra geri çekilmişti. Boynuna ufacık bir öpücük kondurup gülümseyen yüzüne baktı.

Sonrada elini arkaya uzatıp buketi aldı. 'Aa Jungkook. Çok güzeller.' 'Senin için bebeğim.' 'Ya romantik sevgilim benim~'

Jimin yol boyu kucağındaki çiçeklere bakmış şapşik şapşik kendi kendine gülümsemişti. 'Akşam yemeğini dışarıda yiyelim mi?'

'Olur yiyelim aşkım.'

'Aşkım diyen o dillerini var ya...'

Jimin utanıp önüne dönmüştü. Bugün jungkook ayrı bir güzel görünmüştü gözüne. Sevgilisi her zaman onun mutluluğu için elinden geleni yapardı hep. Jimin çok şanslıydı.

Şık bir restaurantta geldiklerinde Jimin'in yüzünden gülümsemesi hiç gitmemişti. Yemeklerini söyleyip afiyetle yediler. Eve geri dönerken akşam saat yediye geliyordu.

Güzel bir şarkı eşliğinde arabayı eve sürdüler. 'Babam evde şuan. Hareketlerimize dikkat etmek zorunda kalacağız.'

'Ne o üzüldün mü?'

'Benimle kalmanı istemiştim. Belki bir şeyler yapardık...'

'Üzgünüm canım. Baban varken bu zor.'

'Eve gideceksin yani öyle mi?'

'Hm hm.'

Jimin'in yüzünde solan gülüşü jungkook'un da canını sıkmıştı. 'Bir gececik bensiz duramaz mısın?' 'Ih ıh.'

'Bu zamana kadar nasıl durdun peki.' 'Bilmiyorum. Tek bildiğim bu saatten sonra sensiz tek bir dakikamın bile olmasını istemiyorum.'

Sessizlik olurken ikili arabadan hala inmemişti. 'Hava karardı.' Jimin buketini arka koltuktan kucağına alıp jungkook'a döndü. 'Bugün için teşekkürler.' Yanağını sulu öpüp inmek için kapıyı açtı.

'Gece seni ararım sevgilim.'

Jimin başını sallayıp eliyle öpücük yolladı ve kapıyı örterek eve doğru yürüdü. Zile bastığında babası açmıştı kapıyı.

'Hoşgeldin oğlum. Elindeki ne?'

'Jungkook'un hediyesi.'

'Kibar biriymiş.'

'Öyledir.'

Içeri geçip odasına çıktı. Pijamalarını giydikten sonra aşağıya geri indi. 'Oğlum gel söyle biraz konuşalım.' 'Tabi babacığım.'

'Koreye gitme konusunda... sevgilini bırakmak istemiyorsan seni anlarım. Ama senden beni anla. Korede seninle birlikte yaşamak istiyorum.'

'Babacığım ben bu konuyu düşündüm. Koreye gitmeye karar verdim. Hem jungkook da benimle gelmeye karar verdi. Şirkete orada yönetecek.'

ᴀᴅᴏʀᴇ yᴏᴜ - ᴊɪᴋᴏᴏᴋWhere stories live. Discover now