❇ Lacivert

1.4K 65 284
                                    

lumos.

gökten bölüm yağıyor, evet, aynı günde üst üste ...

bir şey diyeyim mi, Lacivert kesinlikle-mağlup edici bir düzeyde-büyük ara favorim oldu kitapta, özellikle ikinci kısım, yani beni yedi- bitirdi- mahvetti diyecek başka bir şey bulamıyorum.

neyse.

(bölümde birinci ve ikinci kısım birlikte, sadece ikiye bölmek istedim, aradan birkaç gün geçiyor diye o kadar)

Nox.

.

birinci kısım

.

Dudakları birbirine varla yok arası dokunduğu an Draco geri çekildi ve asasını kızın şakağına baskıladı.

"Obliviate."

Ondan uzaklaştı ve kızın kapalı gözleri gelen büyüyle yarıca açılıp boş boş bakarken, zihninin derinliklerine sızdı. Anıları kolayca sildi, temizledi, Draco'ya üzüldüğü birçok zamanı parçalara ayırdı. Onu buraya getirdiği bu anıyı da sildi. Katie şu anda dondurulmuş zihniyle Draco'ya tam anlamıyla güveniyordu ama Draco hiçbir şeyi atlamaması gerektiğini iyi biliyordu. Kızın kaleleri bir bir yıkıldı ve Draco'ya karşı çıkan hiçbir düşünceye yer vermeyecek bir halde berraklaştı. Sonra Draco'nun asasının baskısı değişti ve büyülü söz dudaklarından fışkırdığı an Katie bilinçsiz bir halde orada dikilmeye devam etti.

Draco sırada ne yapacağını biliyordu ama karnından boğazına yükselen acı tat onu durdurduğunda kızdan ayrılıp birkaç sendelemeyle mobilyaların arasına çöküverdi. Midesindeki her şeyi çıkarırken acı safranın tadı da boğazını yakana kadar iki büklüm bir halde durdu.

Gözleri sızladı, bedeni titredi ama sarsılarak midesindekileri çıkarırken dizleri üstünde durabilmeyi becerdi. En sonunda sarsıntıları bittiğinde derin solukları arasından sakinleşmeye çalıştı, gözlerini sımsıkı yumdu. Burun delikleri genişliyor, katı duran yüz hatlarının gevşeyebilmesi için derin nefesleri ciğerlerine acıyla iletiyordu.

Ayağa kalktığında kızı o halde tekrar görmek yeni bir kusma isteğine neden oldu, tekrar çömeldi ama birkaç hamlenin dışında bomboş midesinden başka bir şey daha çıkamadı.

Zaman önemliydi, toparlanmalıydı.

Ayağa kalktı. Kızın önüne gelirken gözleri ona bakmamak için büyük bir çaba harcıyordu. Aklına Hermione geldi ve oluşan yeni öğürme hissini bastırmaya çalıştı. Gözleri kan çanağına dönmüştü, karnındaki kaslar zorlamayla acı içinde ve geriliydi. Elinin tersiyle dudaklarını kabaca sildi. Sonra kıza baktı ve dirayetli durmaya çalışırken ona yaptığı bu hainliği kendine daha fazla yediremedi. Kızın dudaklarını da kabaca sildi.

Şimdi daha iyi olması gerekiyordu ama olamadı. Zamanı azdı ve kendini toparlayabilecek ya da yaptığı hesapçı hainliği geri çevirecek bir şey daha yoktu.

Kızın zihni çok açıktı. Güveniyordu, güven zihnindeki tıkalı her deliği açmıştı. Draco'nun sözleri ve yaklaşımıyla çok savunmasız bir hale gelmişti. Oraya görevi yerleştirmek çok- çok kolay olacaktı.

MudPureBlood | Draco Malfoy & Hermione GrangerWhere stories live. Discover now