KASFET:17

81 6 0
                                    

Şaşkınlıkla Ezelin okyanus mavisi gözlerine bakarken tekrardan konuştu


-Vilsam karadumanın katilinin yerini biliyorum

Bem beyaz olan tenim ve korkuyla karanlık maviyi aydınlatan, gözlerimle Ezele bakarken kulaklarım kabullenemiyordu

En büyük hayalim o adama dersini ödetmekti ve şimdi o adama benzeyen biri onu bulmama yardım edeceğini söylüyordu

-sen

Dedim titreyen dudaklarımı zar zor aralarken

-ben herşeyi biliyorum

Bu adam neler söylüyordu böyle ve söylediklerinde ciddi miydi!?

Uzun süredir yabancı olduğum heycan duygusu tüm benliğimi kaplamıştı ama hayal kırıklığı da tetikte bekliyordu 'ya yalan söylüyorsa'

Düşüncelerimden sıyrılarak beklentiyle bakan Ezelin maviliklerine daldım ve o mavilerin güven veren tonlarına güvenip konuştum

-beni o adama götür!

Daha nerden tanıdığını bile bilmeden götürmesini istiyordum çünkü minik Ezgi hesap sormak için heycanla bekliyordu içimde

-seni götürecem ama önce bilmen gereken şeyler var

-boşver, sonra anlatırsın! Beni çıkart burdan

Diye yalvardım, Ezel söyleyeceği şeyi söylemesi gerekiyorda zorlamıyormuş gibi bakıyordu, ellerini kumral saçlarından geçirip başını olumlu anlamda sağladı ve ayağa kalktı

-sabah olunca büyük bir kıyamet kopacak, sen kaçan bir mahkum bense suç ortağın olacam...

Derin bir soluk alıp kararlılıkla baktı ve konuşmasına devam etti

-güvenmiyorsan veya sonradan pişman olacağını düşünüyorsan gelme

Nasıl gitmezdim, kaçınca belki suçum artacaktı, belki Simay ve Savaş hayal kırıklığına uğruyacaktı ama minik Ezginin hayal kırıklığına uğramaması kadar değerli değildi hiçbiri. Neden güvendiğimi bile bilmediğim Ezelin yani katilimin kopyasının peşinden gidecektim

-geliyorum

Diyip elimdeki saati bileğime takarak ayağa kalktım, ardını bilmediğim bir kasfete büyük bir heycanla yürüyecektim

Ezelde ayağa kalkarken beraber odadan çıkmıştık, karanlık koridorda ilerlerken burdan çıkmanın kolay olmayacağını ve hatta çıktıktan sonra kurtarılması imkansız zorluklarla boğuşacağımı biliyordum ama değerdi, yeterki o minik çocuk artık büyüsündü

Düşüncelere dalmış bir şekilde dalgın dalgın Ezelin yanında ilerlerken gözlerim hiçbirşey görmüyor ve sadece o adamı görünce neler yapacağımı pilanlıyordu zihnim, Ezel kolumdan tutup beni bir odaya çekerken çığlıklarımı avucunun içine hapsetti

-sersemm!!

Diye azarlayıp elini ağzımdan çekti ve arkasına dönüp bi şeyler ararken konuşmaya devam etti

DELİ (DÜZENLENİYOR)Where stories live. Discover now