Seni Unutmak İstemiyorum

57 4 110
                                    

Olmayan kalbinizin bile attığını hissettiğiniz bazı anlarda kötü hep gelip sizi bulur. Bu hayatın engel olunamaz kanunudur aslında, bu dünyadaki en kötü şey siz bile olsanız, bir şeytan bile olsanız yaşadığınızı hissettiğiniz o an tuzla buz edilir. Hayat sizi mutlu etmez, ki bir şeytanın mutlu olma hakkı zaten yoktur. Şeytan, şeytandır işte kötülüğün baş efendisi, hüznün, acının tek sorumlusu. Bir melek ise mutluluğu, ışığı, iyiliği temsil eder nitekim ama bir gün melek, şeytanın tüm kötülüğü ile kirlenir. Lanetlenir, yaşadığını hissetiğine dair tüm anıları, şeytana dair tüm umutları elinden alınır. Melek, şeytana beslediği her duygu için cezalandırılır. Şeytanla beraber onun boşluğuna çekilir. Zihninde şeytana dair tek bir kırıntı kalmayana kadar söküp alınır ondan. Baekhyun'un zihninde Chanyeol'e dair biriktiği anılar ise sökülüp alınıyordu onun zihninden. Chanyeol son bir haftadır Baekhyun'a ne kadar yaklaşırsa yaklaşsın, ne kadar karşılık alırsa alsın o ertesi sabaha her şeyi unutmuş olarak başlıyordu. Bu İblis'in en büyük kabusuydu. Ne kadar çabalarsa çabalasın kalbine ulaşamıyordu. Yüz yıllarca yaşamış Park Chanyeol ilk defa çaresiz hissediyordu.

"Saçmalık!?" Diye bağırdı terasında gökyüzüne doğru Chanyeol. Bugün karşısına çıkmamıştı ama onu düşündükçe delirmek üzereydi. Boşluğa bıraktığı öfkeli nidası o an krallıkta şiddetli bir rüzgara sebep olsada umursamadı. Sakinleşmeye çalışarak içeri girdi tekrar. "Senin suçun?!" Junmyeon öfkeyle bir anda odada belirdiğinde öylece karşısında durdu. "Güzel, uyanmışsın." Aynı öfkeyle ekledi. Chanyeol tepki vermeden onu izledi. "Başına gelen bunca aptallığın tek sorumlusu sensin. Yaralanman, zayıflayan güçlerin her şey senin yüzünden." Diye bağırdı işaret parmağını ona doğrultarak. Chanyeol yine sessiz kaldı ve kollarını önünde bağladı. "Son bir haftadır saraydayım ve o kadar çok şey okudum ki. Bir şeytanı devirebilecek, onu zayıflatacak tek şey sonsuz sevgi." Dedi Junmyeon korkuyla. Derin bir nefes aldı sakinleşerek. Karşısındaki adamı öldürmek istersede yapamayacağını biliyordu.

"Sağol." Diye karşılık verdi Chanyeol alayla. Junmyeon göz devirdi onu umursamadan. "Üstüne alınma ama bir Şeytansın Chan." Dedi karşılık olarak. "Her neyse senin gücünü zayıflatacak tek şey beslediğin sevgi, seni güçsüz kılacak tek şey bu." Omuz silkti. İlk anki öfkesine nazaran sakinleşmişti. "Sen ona aşık oldun, bu yüzden onun için bir fedakarlık yaptığında tüm ölümsüzlüğün zayıflıyor." Diye ekledi hayal kırıklığı ile. Bunu kendisine yapan Chanyeol'dü gücünün kaybetmesinin sebebi. "Bir haftadır bunu anlamak için mi ortalarda yoksun?" Diye tersledi Chanyeol onu tek kaşı havalandığında. "Sen ona aşıksın." Dedi Junmyeon söylediğini umursamadan. "Park Chanyeol bir Kral'a tutuldu öyle mi? Aptal İblis!" Alayla söyledi bu defa. Ondan biraz bile korkmuyor, hatta umursamıyordu bile. "Kes sesini." Diye çıkıştı Chanyeol. Junmyeon alayla güldü. "Neden gerçekler yarana tuz mu basıyor, onun karşında aciz olduğunu dillendirmek seni üzüyor mu? Onurunu mu zedeliyor?" Alaylı sözleri dışarıdaki rüzgarı İblis'in öfkesiyle arttırdı. "Kes dedim." Diye bağırdı bu defa Chanyeol gözleri kızardığında. Junmyeon geri adım atmadı ama sessiz kaldı. "Şu an daha büyük bir sorunumuz var, o hiçbir şey hatırlamıyor." Dedi İblis sakinleşerek. En çok öfkeli olduğu kişi Kral ve silinen zihniydi.

"Nasıl?" Junmyeon şaşkınlıkla baktı yüzüne. "Ona ne kadar yaklaşırsam yaklaşayım, her sabah sanki yok oluyor. Zihninde bana dair barındırdığı tek şey düşmanlık oluyor." Bu defa yüzüne ilk defa yerleşen hayal kırıklığı ile bedenini dikleştirdi. Baekhyun'a her yaklaştığında, onu her öptüğünde kalbini hissediyordu ama ertesi gün her şey değişiyordu. Dudaklarının dudaklarında kaybolduğu Kral bambaşka bir insan oluyordu. "O zaten düşmanın, unuttun mu seni öldürebilecek tek kişi o?" Yine omuz silkti Junmyeon. Bunun yaşanmasını istemiyordu. Elinde olsa Chanyeol'ü bu saraydan uzaklaştırmak için her şeyi yapardı hatta. "O benim kurtarıcım." Diye fısıldadı Chanyeol. "Aptal!" Dedi karşılık olarak genç çocuk, ölüme olan bu isteği delirtiyordu onu. "Sadece kıskanıyorsun." Bu defa alayla söyleyen İblis'ti.

White Darkness/chanbaek Where stories live. Discover now