❦ 6

671 64 33
                                    

Jeno'nun beni Chenle ile basması üzerinden tam bir gün geçmişti. Kafam öyle karışıktı ki... Aslında biri tarafından basılmayı asla sorun etmezdim ama Jeno'nun bizi öyle görmesi içimde çok büyük bir sıkıntı oluşturmuştu.

Çünkü göz göze geldiğimiz anda, gözlerindeki kırgınlığı ve yaşları görmüştüm.

"Tanrım. Ne bok yedim ben?"

"Ah gerizekalım benim, gidip konuşsana çocukla!"

"Peki ne diyeceğim ona, Chae? 'Eski sevgilimle sevişirken bizi gördüğün için özür dilerim,' mi diyeyim?"

Anlık sinirle sesim yükselince Chaewon'un gözlerini yere indirdiğini ve oturduğu yerde küçüldüğünü fark ettmiştim. Chenle da bunu fark edip bana sessizce küfretti. İkili, benden çok daha yakın arkadaştı.

O sırada kendimi daha da kötü hissettim. Suçlulukla yutkunup bir süre baktım Chaewon'a ama başını kaldırıp bakmamıştı bile bana. Evet, aramızda duygusal hiçbir şey yoktu ama bana yardımcı olmaya çalışırken ona bağırmam hiç doğru olmamıştı.

"Özür dilerim Chaewon-ie. Yalnızca gerildim."

Chenle bana dik dik bakmaya başlarken Chaewon hafifçe gülümseyip omuz silkti.

"Sana değil, kendime kızıyorum salak. Sevdiğim kız homofobik çıktı. Nasıl fark etmedim bunu..."

"NE?!"

Chenle ile aynı anda şaşkınlıkla bağırdığımızda kıkırdayıp gözlerini devirdi.

"Cidden... Öyle salaksınız ki kızları sevdiğimi anlamadınız. Jaemin, seninle sevgili olmadan önce bir kız arkadaşım vardı benim!"

"Cidden salaksın Jaem," diye hayıflandığında Chenle, dudak büzüp ikisinin de kafasına yastık geçirdim. Cidden anlaşmış gibi beni ezip duruyorlardı.

"Neden aynı anda evime geldiniz ki? Gitsenize aa," diye kovmaya çalıştım onları ama işe yaramadı sanırım. Chenle yüzüne giren yastığı kafama sertçe indirdiğinde acıyla oflayıp susmak zorunda kalmıştım çünkü.

"Bence yarın benimle kuaföre gel Jaem. Ben Yuri ile konuşurken sen de Jeno ile yalnız kalmış olursun. Hem belki o sevmiyordur cinsel şeyleri, öğrenmiş de olursun."

"Ben hâlâ Chaewon kadar akıllı ve güzel bir kızın böyle sakat biriyle sevgili kalabilmesine şaşırıyorum. Zaten aileleriniz istediği için oldunuz, yoksa istesen yaklaşamazdın ona. Ağla Jaem."

Chenle alayla kıkırdadığında Chaewon da güldü, ben ise yalnızca sırıtıp Chenle'nun belini okşadım yavaşça. "Kız arkadaşımın önünde beni küçük düşürmeyi seviyorsun, oysa ben içindeyken gayet iyi anlaşıyoruz Chenle-yah."

"Siktir git Jaemin! Kapa çeneni," diye gerileyip ince belini ellerimden kurtardı, kıpkırmızı olmuştu suratı. Normalde böyle utanmazdı, yanımızda başkası var diye mi çekinmişti acaba?

"Tam bir yavşaksın," diye bitirdi cümlelerini.

Chaewon da aramızdaki tuhaf tartışma daha fazla ilerlemesin diye ayağa kalktı, saçlarını düzeltti.

"Telefon numarası var mı sende Jeno'nun?"

"Var, evet. Ama yazmak istemiyorum. Hem ne yazacağım?"

"Randevu alabilirsin ondan. Ağda için. Gerçi çok müşterileri olmuyor ama yine de konuşma başlatmak için iyi bir sebep. Veya onunla arkadaş olmak istediğini de söyleyebilirsin."

Düşünceli şekilde konuştuğunda Chaewon, iç çektim. Kararımı vermiştim, özür dileyecektim Jeno'dan. Bir şekilde onu üzdüğüm için...

wax problems ❦ nomin Where stories live. Discover now