7|| Güzel Şarkı

973 68 12
                                    

Evet bu bölüm Harry, Ron ve Hermione Fluffy'yi keşfediyor ve olaylara giriyoruz, ufff ben çok heyecanlıyım... Hazır mıyız?

7. Bölüm: Güzel şarkı

"Arayıcı ha?"

Akşam yemeğindeydiler. Harry Ron'a Profesör McGonagall'la bahçeden ayrıldıktan sonra neler olduğunu anlatmayı yeni bitirmişti. Ron ağzına bir dilim biftekli-böbrekli börek götürüyordu ki, yemeği falan unutuverdi.

"Ama birinci sınıftakiler hiç, takımda senin kadar küçük biri oynamayalı kim bilir kaç yıl olmuştur -?"

Ağzına bir parça börek atarak, "Yüz yıl olmuş," dedi Harry. O günün heyecanından sonra bayağı acıkmıştı.
"Wood söyledi."

Ashley gülerek hafifçe dirseğiyle Harry'nin kolunu dürttü,
"Hava atma Harry."

Ron öyle şaşırmış, öyle etkilenmişti ki, oturduğu yerde Harry'ye bakmaktan başka bir şey yapamıyordu.

Her ne kadar Ron ve Harry'le gülüp eğlense de kafası başka bir yerdeydi. Birazdan buraya Malfoy, Crabbe ve Goyle gelip Ron ve Harry'yi Kupa salonunda duelloya davet edecekti ama kendisi gelmeyecekti, Harry, Ron, Hermione ve Neville Filch'den kaçarken sağdaki üçüncü kat koridoruna girecek, üç başlı köpek Fluffy'i görüp köpeğin neyi koruduğunu merak edeceklerdi. Delicesine onlara dahil olmak istiyordu, Ama içinden bir ses ona Gryffindor ortak salonunda kalıp onları beklemesini söylüyordu. Ne yapacağını bilmiyordu. gitmelerine engel olursa Fluffy'yi öğrenemezlerdi. Bu yüzden gitmelerine engel olmayacaktı, Gidişata engel olmak da istemiyordu ve en iyisinin Gryffindor ortak salonunda onları beklemek olduğunu düşünüyordu.

Trendeki beyaz elbiseli kadınla konuşmak istiyordu, ona niye burada olduğunu, ne yapabileceğini sormak istiyordu. Ama kadının kim olduğunu veya şimdi nerede olduğunu da bilmiyordu, itiraf etmesi gereirse biraz korkyordu. Ama her ne kadar korksa da burada olduğu için mutluydu, en son annesi onu yatılı okula göndereceği için onunla kavga etmişti ve camının önünde oturup müzik dinleyerek bir yıldızla konuşuyordu. Yıldıza bakarak bir dilek dilemişti, "...Harry Potter Kitaplarında bir karakter olmak istiyorum..." Görünüşe göre dileği gerçekleşmişti, gerçekten de şimdi Harry Potter kitaplarında bir karakter olarak yaşıyordu, Rüya gibiydi, her gece yatmadan önce haylini kurduğu bir rüya. Ve eğer bu bir rüyaysa asla uyanmak istemediğinden emindi, her ne kadar kafası sorularla dolu ve karmakarışık olsa da.

Ashley dalmış düşünürken Fred ve George Weasley salona girip Harry, Ron ve Ashley'nin oturduğu yere doğru geldiler,.

Sadece Ashley, Harry ve Ron'un duyabileceği bir sesle "Tebrikler!" dedi George. "Wood söyledi, Biz de takımdayız - Vurucu oynuyoruz."

"Söylemedi demeyin, Quiddilch Kupası'nı bu yıl biz alacağız," diye fısıldadı Fred. "Charlie ayrıldı ayrılalı alamıyoruz, ama bu yıl takım harika. İyi oynuyor olmalısın, Anlatırken, Wood'un içi içine sığmıyordu."

"Neyse, gitmemiz gerek. Lee Jordan okul dışına açılan gizli bir geçit daha bulmuş, öyle diyor."

"İlk hafta bulduğumuz geçittir, Yaltak Gregory Heykeli'nin arkasındaki. Görüşürüz."

Fred ve George yanlarından ayrıldı. Tam onlar gittikten sonra Malfoy, Crabbe ve Goyle yanlarında bitti.

"Son yemeğini mi yiyorsun, Potter? Sizi Muggle'lar arasına döndürecek trene ne zaman biniyorsunuz?"

İç çekerek "Uff al işte başlıyoruz." diye mırıldandı Ashley kendi kendine.

Harry soğukkanlılıkla, "Bakıyorum ayakların yerdeyken, yanında da minik arkadaşların varken daha cesur oluyorsun," dedi. Crabbe'yle Goyle pek de minik sayılmazlardı doğrusu, ama Yüce Masa öğretmenlerle dolu olduğu için, dişlerini gıcırdatıp yumruklarını sıkmaktan başka bir şey gelmezdi ellerinden.

Yıldızın Dileği || Harry PotterWhere stories live. Discover now