3.0

217 43 222
                                    


Zayn, gece kabusları tekrar gelmişti.
Bu konuda zamanında çok sıkıntı çekmiş, her seferinde 'tamam bu sefer kabus falan yok, rahatça uyuyabilirim' diyor, ama onlar tekrar tekrar geliyordu. Zayn onlardan sıkılmış ama onlar Zayn'den sıkılmamıştı.

Louis bu konuda hassastı arkadaşının daha fazla uykusuz gece geçirmesini istemiyordu, bu yüzden Zayn'e her kabus gördüğünde onu bilgilendirmesini söylemişti. Louis'yi arayıp anlatacaktı.

"Louis, selam."

"Harry ben Louis ameliyatta."

"Zayn. Sesin neden böyle geliyor?"

Sesinde korku, hüzün gibi bir çok duygu barındırıyordu.

Harry ve Louis'nin oğlu gibiydi Zayn.

"Harry kabuslar, tekrar geldiler."

"İyi misin? Ne gördün yine aynı şeyi mi?"

"Bu sefer farklıydı, ölüyordu."

"Zayn, bugün hastaneye gelsen, tekrar  Dr. Medel e gözüksen? Tedavi olup ilaçları tekrar almaya başlasan? Biliyorum yoruluyorsun, ama bunlarla yaşamaya alışman lazım belki de? Ya da gidip onu görmeyi denesen?"

"Haklısın Harry, işten izin alıp gelmeye çalışacağım. Harry teşekkür ederim, destek olup ilgilendiğin için."

"Rica ederim Zaynie, her zaman burdayım, elimden geldiğince destek oluyorum."

"Şimdi kapatıyorum, Liam'ın kahvaltısını yapması lazım."

"Size afiyet olsun, benim de gitmem gerek, görüşürüz."

Telefon çağrısını sonlandırdı, bahçeden çıkıp mutfağa yöneldi, tepsiyi de alıp asansöre doğru yöneldi. Odaya geldiğinde Liam'ın uyuduğunu gördü, uyandırmaya kıyamıyordu ama uyandırmak zorundaydı.

"Liam, kalk kahvaltını yapman lazım."

Uyku ilacı aldığı için saatlerce uyuyabiliyordu. Belki Zayn'de denemeliydi.

Liam gözlerini yavaş yavaş açıp Zayn ile karşılaştı. Onun kehribar rengi gözleri ile kahvelerini birleştirdi.

"Yatakta yemek ister misin?"

"İsterim."

Zayn tepsiyi alıp komodine koydu ardından oraya bir sandalye çekti. Oturup tepsiyide kucağına alıp kahvaltılıkları yedirmeye başladı.

"Zayn. Gece. Noldu? Ne gördün?"

"Önemli şeyler değil."

"Zayn arkadaşındım hani?"

"Arkadaşımsın fakat, kendim bile emin değilim, sürekli varlar. Bazen- her neyse şuan bunları konuşup moralini bozmaya gerek yok."

"En kısa zamanda anlatacak mısın?"

"Anlatacağım."

"Söz mü?"

"Söz."

Kahvaltı bitince Zayn mutfak asansörüne koydu tepsiyi, o ordan inerken. Liam'a döndü Zayn.

"Kitap okuyalım mı?"

"Sen okuyacaksan olur. Kollarımı fazla havada tutunca ağrıyorlar."

"Tabii ki ben okuyacağım."

"Ne okuyacaksın?"

"Milena'ya mektuplar"

"Arabada da bunu okuyordun."

he kissed his lips and take his breath awayWhere stories live. Discover now