Invitation

276 45 52
                                    

Son bir haftadır kendime olanları idrak etme süresi vermiştim ve sonunda bu sürenin sonuna gelmiştik. Yarın işe gitmem gerekiyordu, hastalar daha fazla bekleyemezdi.

Hafta boyunca evden çıkmamış ve derin bir temizlik yapmıştım. Bir meleğin evimde gezdiği gerçeğini her anımsadığımda çamaşır suyunu daha da arttırmıştım.

İki katı da tertemiz yapmıştım, ama yerdeki kanat izleri çok zor geçmişti. Hatta dikkatli bakınca hâlâ belli olan kanatların görünmez olması için üzerine bir halı bile sermiştim.

Reyonlar arasında gezerken keyifliydim. Alışveriş yapmayı her zaman çok sevmiştim, bir haftadır evden çıkmadığım için de bu aktivite bana iyi geliyordu.

Telefonumun sesini duyduğum zaman cebimden çıkardım. Ekrandaki isim beni gülümsetmişti, hiç beklemeden aramayı cevapladım.

"Bugün ilk defa aradın. Şaşırtıcı."

Son bir haftadır sabahın erken saatlerinden gece yatana kadar defalarca kez beni arıyordu. Ama bu sefer öğlen vaktini beklemişti.

"Sanki her aramamı cevaplıyorsun da."

Gün içerisinde sadece iki aramasını cevaplayıp konuşmayı oldukça kısa tutuyordum. Atlatmak için yalnız kalmalıydım.

"Yarın işe döneceğin için uyursun diyordum."

Balık reyonunda göz gezdirdim.

"Dean, somon sever misin?"

Mm'lama sesini duymuştum.

"Daha çok çizburger insanıyım."

Alışveriş arabamı peynir bölümüne doğru sürmeye başladım.

"O halde sana lezzetli bir çizburger yapalım."

"Ne o, yemeğe falan mı davetliyim?"

Muzip bir şekilde sorduğu zaman gülümsedim.

"Evet. Bazı şeyleri konuşma zamanımız geldi."

Gergince güldüğünü duymuştum.

"Pekâlâ. O halde akşam görüşürüz?"

"Görüşürüz Dean."

Telefonu kapatarak alışverişime devam ettim.

Unprofessional Love | DestielHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin