2-10. Bölüm:"Gerçekler"

69 9 94
                                    

Merhabalar, işte soruşturmanın sonuna geldik!! İyi okumalar dilerim!!

Vera - Sokaklar

Vera - Sokaklar

Oops! Această imagine nu respectă Ghidul de Conținut. Pentru a continua publicarea, te rugăm să înlături imaginea sau să încarci o altă imagine.


Dilara Kara

Dilara Kara

Oops! Această imagine nu respectă Ghidul de Conținut. Pentru a continua publicarea, te rugăm să înlături imaginea sau să încarci o altă imagine.


Lena Akis

***

"Cinayeti Dilara işledi." İşte bir adımım onu durdurmaya yetmişti. Olduğu yerde kaldı. Vereceği tepki gecikti. Bunu hiç beklemiyor olmalıydı. Durdu. Bedeni bana dönerken gözlerinde saf bir duydu vardı; öfke ile kavrulmuş kahve gözler ile bana baktı.

Onu ilk kez, bu kadar öfkeli görüyordum.

Gözlerinden çıkan öfkeli bir kıvılcım, tüm ormanı yakacak kadar büyük bir hiddetle alev aldı. Nerede, kimin yanında olduğunu unutup, hızlı bir atılım ile koluma uzandı. Elleri, zincir misali kavradı kolumu. Öfke ve koruma iç güdüsü ile hareket ediyordu. Öfke ile soluyordu.

"Onlardan uzak dur!" Adeta tıslarcasına döküldü sözler dudaklarından. Bir boğa kadar kızgındı şuan. Onlar? Ben sadece Dilara'dan bahsetmiştim. Demek ki, Lena'da vardı işin içinde. Bunlar neler karıştıyorlardı?

"Demek Lena'da işin içinde?" diye sordum. Kolumu, ellerinin arasından kurtarırken. Öfke, en ilkel duygulardan biri. Fevrice edilen hareketler sonucu nasıl da ele vermişti kendini. Gözlerinde bir patlama meydana gelecekken, boğazlayacakmış gibi bir hareketle önüme atıldı. Şiddetinden bir iki adım gerilesem  de konuşmayı sürdürdüm.

"Kampüsteki silahlı saldırıda mı tezgahtı? Siz nasıl bir işin içindesiniz?" diye sordum. Sinirlerimi def etmem, sakin bir şekilde olaya yaklaşmam gerekiyordu. Zira, Azra şuan sinirlerini kontrol etmekte pek de başarılı sayılmazdı. Bu öfkesi ona yanlış adımlar attırıyor, kendini ele vermesini sağlıyordu.

"Saçma sapan konuşma. Kızlar o gün tehlikedeydi." Tiksinircesine bir ifade belirdi yüzünde. Bunu nasıl sorabildiğimi anlayamıyormuş gibi baktı. Evet, biliyordum. Bora yaralandığını halde bunu nasıl sorabilirdim değil mi? Ben artık neye inanacağımı şaşırmıştım. Ama emin olduğum bir şey varsa o da; Azra ile bu kızlar arasında öğrenci- öğretmen ilişkisinden daha farklı bir şeyler olduğuydu. Azra, koruyucu bir melek gibi kanatlarını kızlar üzerine germişti sanki.

NilüferUnde poveștirile trăiesc. Descoperă acum