ᴮᵒˡᵘᵐ/¹³

1.6K 171 230
                                    

Burası neresiydi? 

Ormanlık bir alandı ve her yer bembeyazdı. Arkamdan gelen hışırtı sesi ile döndüğümde aynı babamın anlattığı gibi bir kadın vardı. O kadar güzeldi ki gözlerimi ondan ayıramıyordum.

-Anne sen misin!?

-Kızım!

Annem kollarını açtığında koşarak ona sarıldım. Huzur.. Güven.. Sanki cennetteydim onun kollarının arasındaydı. 

-Yume fazla zamanımız yok, deden her an buraya gelebilir. 

-Anne gitme!

-Yume bir şey istersen benden yardım istemen yeterli güzel kızım. Hep kalbinde bir yerlerde olacağım. Sakın kendini yalnız hissetme. 

-Anne! Anne! Burası neresi!? Senin için geleceğim anne!

Anne! 

Anne!



-Yume sadece bir rüya!

Kalbim deli gibi atıyordu. Nefes alış verişimi düzene sokamıyordum. Boğuluyormuş gibi hissediyordum. 

-Bakugou su! Biri bağırdığında gözlerim bulanıktı.

Kimseyi net göremiyordum. 

-Yume! Yume bana bak! Bizi görebiliyor musun!?

Gözlerimi kapatıp açtığımda her yer sarı sarıydı ve gene başıma feci bir ağrı girmişti. Hemen başımı tuttuğumda başımın içinde iğrenç tiz bir ses duyulmaya başladı. 

-Kes! Diye bağırdığımda ses daha da artmıştı. 

Ölüyor muydum? Bir rüya ile ölünür müydü? 

Yavaşça yana doğru yatıp ağrının geçmesini beklerken yanımdaki kişi sürekli bir şeyler söylüyordu. Elimle sus işareti yaptım ve sesler kesildi. Bir kaç dakika sonra ağrı ve ses gitmişti. Yavaşça doğrulduğumda odada Todoroki, Bakugou ve  Aizawa sensei  vardı. Ayrıca tüm yurt da kapımın önünde meraklı gözler ile bizi izliyorlardı. Bakugou hızla ilacımı ve suyumu uzattığında teşekkür edip içtim. 

-Yume ne olduğunu anlatabilir misin daha iyiysen? 

Aizawa sensei kibarca sorduğunda dışarıdaki insanlara göz gezdirdim. Bakugou insanlara baktığımı görünce:

-Aptallar ne bekliyorsunuz!? Kendi işinize bakın!

Bakugou'nun bağırması ile herkes yavaş yavaş dağılmıştı. Todoroki de gelip elimi tuttu ve kafamı tutup öptü. 

Rüyamı onlara anlattığımda hepsi çok şaşırmıştı. Çünkü bu normal bir rüya değildi. Annemin kendisi rüyama girmişti. Aizawa sensei beni teselli ettikten sonra Bakugou ile beraber çıktılar. Todoroki ile yalnız kaldığımızda gözlerim dolmuştu ama tekrar ağlamak istemiyordum. Todoroki elimi tutmaya devam ediyordu. 

+Yume...

-Todoroki biliyor musun? Geçmişle savaşıp sürekli kaybediyorum. Böyle yaşamak çok zor.

Todoroki dediklerimi anlayacak biriydi çünkü o da zor bir çocukluk geçirmişti. 

+Yume demekle olmadığını biliyorum ama belki de geçmişi olduğu gibi kabul etmelisin.

+Hem ne demişler

+"Günahlarımızın bedelini sadece biz çekiyoruz sanırız ama bizi rol model olarak gören evlatlarımızın varlığını unutmak, bizim en büyük günahlarımızdır." Babanın da dedenden böyle gördüğü için içine işlediğine eminim. 

𝚖𝚢 𝚏𝚊𝚝𝚑𝚎𝚛𝚜Where stories live. Discover now