SUDAN GELEN MUCİZE (KİTAP OLDU)

MİNİK KESİT 1

Selamlar herkese ,
Biliyorsunuz kitabı bir yayıneviyle anlaştığım için sadece belli bir kısmına kadar burada yayınladığımı söylemiştim ama sizin o güzel yorum ve oylarınıza kayıtsız kalamayıp çok minik , minicik ama içinizi ısıtacak bir kesitle geldim 🥰🥰🥰

Oy ve yorumlarınızı beklerim 🥰
Keyifli okumalar dilerim...

-

Gözlerimin önündeki güzelliğe bakmaya doyamıyordum. Pencereden sızan güneş onun yüzünde dans ederken kirpiklerinin gölgesine bakıyordum. Uyurken tüm yüz kasları gevşemiş bebek gibi duruyordu. Bakışlarım dudaklarına kaydığında dudaklarım sızladı. Bu mümkün olabilir miydi? Onu her dakika öpmek istemem normal miydi? Avuç içlerimi birbirine bastırıp başımın altına ellerimi koyduğumda gözlerimin etrafındaki artan siyah halkanın arasından bakabildiğim kadar onun güzel yüzüne bakmak tüm hafızama onun bu görüntüsünü kazımak istiyordum. Elimi çekinikçe dudaklarına uzattığımda dokunuşumla irkilir gibi oldu ve arkasını döndü. Kazağını çıkardıktan sonra bir daha üstüne geçirmemişti. Çıplak sırtı görüş açımda dururken pürüzsüz tenine uzandım. İşaret parmağım sırtına dokunduğunda başımı biraz kaldırıp uyanıp uyanmadığına baktım ama uyanmamıştı. Parmak uçlarımın altındaki sıcak teninde işaret parmağım hareketlendi. Sırtına 'günaydın' yazarken tenine yazmak suya yazmak gibiydi. Görünmez yazım bile teninde kaybolurken ona dokunan parmak uçlarım onu ezberleyip hafızama kazıyabilir miydi? O siyah halka gözlerimde tamamlandığında onun yüzü de kaybettiğim sesler gibi hafızamdan silinecek miydi? Bu gerçeklik boğazımın acı bir şekilde düğümlenmesine sebep oldu. Sırtına yazan parmağım teninin üstünde duraksarken yutkundum. Onu unutmak istemiyordum.

Elimin altındaki beden kıpırdandığında bir anda belimden çekildim ve Rüzgar'ın bedeninin altına alındım. Rüzgar'ın yeni uyanmış yüzü hemen yüzümün gerisinde tepeden bana bakarken ''Uslu dur sakar kız.'' diye konuşunca kaşlarımı çattım. Ellerimi aramıza sokup ''Ne zamandır uyanıksın sen?'' diye sorduğumda dişlerini göstererek güldü ve yüzünü yüzüme doğru eğdi.

''Dudaklarıma dokunup beni öptüğünden beri.''

Gözlerim fal taşı gibi açıldı. Aralanan dudaklarım tekrar kapanırken yüzümü basan sıcaklığı yok saymaya çalışırken ellerimle ''Ben seni öpmedim.'' dediğimde tek kaşını kaldırıp sırıttı.

''O zaman onu ben hayal etmiş olabilirim.''

Gülerek konuşurken göz kırpınca kuruyan dudaklarımı ıslattığımda bakışları dudaklarıma kaydı. Göğsü inip kalkarken uzanıp dudaklarımı öptü.