Türü Değiştirmek İçin Çabalayacağım[Novel Çeviri]

25.Bölüm

■ ■ ■

Trenin sahibi Winterwald ailesinin bir parçası mı? Ya da demiryolu sahibi...

Her halükarda, Winterwald'ların çok fazla parası vardı.Aileye ait maden ocağından çıkarılan elmaslar, romanda bahsedildiği gibi oldukça popülerdi.Her neyse, tren Winterwald ailesine aitse ,Rüdiger, sahibinin oğlu, dolayısıyla gelecekteki sahibi olabilir.Bu yüzden kondüktörün bizzat bize eşlik etmeye gelmesi anlaşılabilir.

Ön tarafa doğru binek otomobile yönlendirildik.Aracın tamamı bir yolcu kabiniydi.

"O halde size rahat ve güvenli bir yolculuk diliyorum." Öne eğilip selam vermek için sırtını derinden eğdi.

Kabine hayranlıkla bakıyordum.

"Bu... bir kabin değil bu  normal bir oda." Tabii çok görkemli olduğu için ona oda demek neredeyse garipti.

Kabinin duvarında parlak kırmızı desenli duvar kağıdı ve duvar aplikleri altın ışıkla parlıyordu. Karşı tarafta, yukarıdan yarısına kadar örtülmüş şişe yeşili perdelerle dış mekanı gösteren büyük bir pencere vardı. Antika bir kanepe ve masa ile yatak odaları ayrı bir yerdeydi.Bunun bir trenin yolcu kabini olması neredeyse inanılmazdı, refleks olarak dilimi şıklattım. Araba ve otel kesinlikle büyüktü ancak bu trenin kabini ile karşılaştırılamazdı.

Orijinal dünyamda düzenli olarak tramvay kullanmama rağmen benim gibi birisi bile büyülenmişti. Luca'nın hayatı boyunca Emden'de yaşadığını düşününce nasıl hissettiğini hayal edemiyordum. Bununla birlikte, orijinal romandaki Luca da kelimelerini kaybetti ve heyecanla duvardan duvara koşturdu.

'Bu muazzam şey hareket edebilir mi?Atlar olmadan mı?'

'Amca, trenin içini keşfedebilir miyim?'

Luca, Rüdiger'a 'Amca, amca...' diye seslendiğinde çok sevimliydi. Bu sahneyi görüp göremeyeceğimi merak ediyorum. Luca şu an da orijinaldeki gibi davranacak bir durumda mıydı?

Bildiğim kadarıyla bu konuda heyecanlı olabilir ama tam emin değilim.Rüdiger ve Luca'nın gergin ilişkisi yüzünden belki de Luca kendisine karşı dürüst olmaz.Biraz fazla gururlu olduğu için...

Luca çoktan kabin koltuğuna oturmuştu. Görünüşe göre çoktan alışmıştı.

Ona sessizce sordum.

"Luca treni keşfetmek ister misin?Sadece biraz ."

"Mm?M-Mm. İyi tamam, bir süreliğine..."

Luca'nın önerimden memnun olacağını sanıyordum, ama ayaklarını sürüklerken neredeyse mecburiyetten yapıyor gibi görünüyordu.

Heyecanını bastırdığı için değildi, kalkmak için zar zor çaba sarf ettiğini görebiliyordum. Ne garip...

Rüdiger, Luca'yı koridora götürürken, farkında olmadan tuhaf bir şekilde Luca'nın sırtına bakıyordum.

"Bu tarafa giderseniz makine dairesi ve kömür odası orada. Ancak ayrılış hazırlıkları ile meşgul oldukları için fazla sorun çıkarmamaya çalışın.

"Sadece etrafa bakacağım. Başım belaya girmeyecek. Ben çocuk değilim. "

Luca şikayet ederken kendinden emin adımlarla koridora doğru yürüdü.

Kabinden ikisi arasındaki konuşmaya kulak misafiri oldum.

Neden bu küçük...

Luca Rüdiger'a karşı neden bu kadar kaba davranıyor? Rüdiger Luca'nın kötü tarafına geçmek için pek bir şey yapmadı.

Rüdiger sayesinde bu gezimizde rahat hissettik ve son birkaç gün midemizin müsade ettiği kadar et yedik. Hâlâ Emden'de olsaydık bunları yapmak imkansız olurdu.

Dünkü alışveriş ve otel masrafları Rüdiger tarafından ödendiği halde, Luca'nın neden böyle davrandığın anlayamadım.

Benim yüzümden değildir, değil mi?

Kaygım biraz arttı ama kendimi ondan kurtarmaya çalıştım. Luca'nın bir aydır ona iyi davrandığım için Rüdiger'a kaba davranmasının nedeni ne olabilir?

Tam o sırada Rüdiger kabine girdi. Rüdiger'ın Luca'dan dolayı hayal kırıklığına uğramış olması ihtimaline karşı,  Luca'nın davranışını açıklamaya acele ettim.

"Luca senden hoşlanmadığı için böyle davranmıyor, Sör Rüdiger... Umarım."

"Peki, bu pek de kötü değil, değil mi? Luca iyi huylu ve kibar olmaya çalışıyor. Kardeşim onun yaşında inanılmaz derecede yaramazlık yaptı."

■ ■ ■

Bugün yılbaşı olduğu için size bir bölüm daha hazırladım.

Yaptığınız tüm o yorumlar ve verdiğiniz oylar için çok teşekkür ederim beni ne kadar mutlu ve motive ettiğini bilemezsiniz. Vakit buldukça yorumları yanıtlamaya çalışıyorum.

Öyleyse sonraki bölümde görüşürüz diğer çevirime bakmayı da unutmayın ve hepinize mutluluk dolu yeni bir yıl diliyorum ヾ(@^▽^@)ノ