Selam gençlik.Hikayeyi beğenmenizi seviyorum.Güzel bir yemeğin soslanması gibi hikayemizi sosalarsanız tadından geçmez.Anlayan anladı.Anlamayan varsa,anlayanlar anlamayanlara anlatsın.ehehehehh.
Bu hikaye hepimizin.sorunlar varsa çözümler de vardır.Sorunların söyleyin çözümler üretelim.Sizleri kocaman öpüyorum.
Kız YAREN zillisi seni ayrı öpüyorum.
Okun bakam.
Medya/ 1234 get on the dance floor (chennai express izlemeniz tavsiye edilir müko)
Shahruk Khan'ı da buradan kocaman öpüyorum.
Gözlerinde kaybolup kalbine adres sorasım var._B.BATMAZ_
Senin kalbini öpmek istiyorum.Bir kalp bu kadar güzel atar mı ?_EJDER ATEŞ_
''Güneş bir sus arık ya! Motorun soğusun, kulağımı siktin artık.'' Arthurun haklı siteminin ardından baygın bakışlarım güneşi buldu.Yaklaşık 47 dakikadır izlediği bir filmi anlatıyordu ve her detayını anlatarak filmi anlayıp anlamadığımı kontrol ediyordu.Ejder sinirle gülerken Güneş kaşlarını çattı.Elindeki mikrofon yerine koyduğu kumandayı yere bıraktı ve boğazını temizleyerek saçlarını hırçınca kulağının arkasına sıkıştırdı.Amora yanında ona sarılan sevgilisi Akif ile konuşuyordu.Güneş dudaklarını yalayıp parmağıyla kapıyı gösterdi.
''Duymak istemiyorsan kapı orada hadi naş.İkile boyunun ölçüsünü alak yiğido.'' Güneşin konuşması oldukça tuhaftı.Bazen İstanbul bazen Ankara bazense iki şehri birleştirerek konuşuyordu.'Uy haçen nediyısın la.' demişliği bile vardı.Arthur sinirle güldü.Eliyle yüzünü sıvazladı.Eliyle etrafı gösterip bir dakika der gibi parmağını kaldırdı.
''Millet Güneşten sıkılan varsa ayağa kalkın bu evden gidelim.'' Ejder ,Amora ve Akif sırayla ayağa kalkarken Güneş şokla ağzını açıp gözlerini büyüttü.Arthur zaferle gülerken Ejder kolumdan tutup beni de kaldırdı.Güneş elini sahte bir alınganlıkla alnına koydu.''Sen de mi brütüs?'' Dediğinde ben dudaklarımı gülmemek için bastırmıştım.Arthur şaşkınlıkla bana döndü.Ejder ve Akif sırıtıyordu.Amora ilgilenmiyordu bile.
''Brütüs mü? Senin adın Ebru değil miydi?'' Arhur şaşkınlıkla ve gerçek bir saflıkla sorarken daha fazla dayanamadım kahkaha atmaya başladım.Güneş başını iki yana iflah olmazsın der gibi salladı.Sonra alınganlıkla yüzünü buruşturdu ve kapıya yönlendi.''Sizi rahatsız ettiysem kusura bakmayın.Siz keyfinizi bozmayın ben dışarı çıkarım.'' Ben yutkunurken güneş elindeki kumandayı bırakarak kapının arkasından siyah hırkasını aldı ve dışarı çıktı.
''Ne oldu şimdi?'' Arhtur şaşkınca sorarken ben yüzümü astım.''Sanırım gerçekten kırıldı.Ben onun tek arkadaşıyım ve şimdi beni sizinle paylaşıyor.Ben de yalnız olmadığım için anlattığı şeyleri sizinle de paylaşıyor.Siz de istemediğinizi belirttiniz ve içine beni de katı-'' Ben cümlemi bitirmeden Arthur kapıdan çıkıp gitmişti.Ejder beni kolunun altına çekerken saçımı öptü.
''Merak etme gönlünü alır.'' Yüzümü buruşturdum.''Sanmıyorum.Büyük bir şey isteyecek bak görürsün.''Ejder kıkırdarken kalktığımız koltuğa geri oturduk.Amora bana döndü ve gideceklerini söylediğinde gülümsedim.Yanaklarımı öpüp Ejderin saçlarını okşadı.Ejder ona gülümserken Akif ile birlikte dışarı çıkıp gitti.Elimle elini tuttum.Beni sevmeye başlamıştı.Bu da bir şeydi yani.Ben onun parmaklarıyla oynarken avunun içine ismimin baş harfini yazmaya başladım.Ejder derin bir nefes alıp kafasını koltuğun başına yasladı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İKİ DÜNYA ARASINDA - EJDERİN YUVASI-
ChickLitEbru ; 23 yaşında , güzel alımlı ve bunun farkında olan bir kızdır. Bir sabah uyandığında odasında üç kapı görür. Biri banyoya açılır, biri salona çıkar. Peki, ya diğeri. Ebru merakla yataktan kalkarak üçüncü kapıyı açar. İçeride çok güzel bir oda b...
