Bölüm 6. Vurulma.

538 144 64
                                    

"Kızlar, neler oluyor? Lütfen bir şey söyleyin." dediğimde, yüzlerindeki şaşkın ifadeler yavaşça endişeye dönüşüyordu. Onlara yaklaşmaya çalıştım, ama bir adım bile atamadan geri çekildiler.

"Ben hiç bir şey bilmiyorum, lütfen bir şey söyleyin. Sizi anlamam gerekiyor. Size zarar vermek istemem, asla yapamamda.  Gözlerinizdeki bu korkuyu anlayamıyorum." dedim, kalbim hızla atıyordu. Özellikle Büşra, diğerlerine nazaran biraz daha rahatlamış gibiydi, ama yine de endişeliydi.

"Sen melez bir Â'sın."

"Ne demek istediğinizi anlamıyorum?"

"Özetle, senin gibi olanlara 'ucube' diyorlar."

"Neden?"

"Baban yelen, annen ise bir bağlet. İki karışımından nadir de olsa Â'lar doğar. Ama onlar doğar doğmaz öldürülürler."

Demir bey lanetli olduğumu söylemişti. Ancak bana bir  olduğumu ve insanların benden korktuklarını söylemedi.

"Neden?"

Sürekli bir açıklama bekliyordum.

"Çünkü yıllar önce, binlerce yelenin ölümüne sebep olan, senin gibi melez bir Â'ydı."

Derya ve Elif'in gözlerindeki korkuyu tekrar gördüğümde, onları rahatlatmaya çalışmak için yerimden kalktım.

"Kızlar, lütfen inanın bana. Ben de şimdi sizinle öğreniyorum. Size anlatamadığım şeyler, aslında benim de bilmediğim şeylerdi. Babamın bir yelen olduğunu yeni öğrendim. Gerçekten, neden bahsettiğinizi bilmiyorum."

Gözyaşlarım kendiliğinden akıyordu. Bu sözlerim Derya'yı etkilemiş olmalı ki, hemen yanıma geldi.

"Tamam, sana inanıyoruz. Ama bizi anlamalısın. Biz bu anlatıyla büyüdük, melez olan Â'lar çok tehlikeli ve her zaman bağletlerin tarafında yer aldılar. Yelenleri hiç acımadan öldürdüler."

"İnan bana, ben bunu yapamam. Nasıl yapabilirim ki? Yelen ya da bağlet, fark etmez. Kimseyi öldüremem. Üstelik böyle bir şey için güçlü olmanız gerekir. Ben henüz gücüme kavuşmuş bile değilim."

Derya yüzüme bakıp; "Ama söz konusu taraf tutmaya gelince, melezler hep bağletlerin tarafına geçti."

Yatağın üzerine kendimi bıraktım ve kızlarda yanıma oturdu. Elimden geldiğince  hiç bir şey bilmediğimi ve söz konusu insanlara zarar vermeye gelmediğimi anlatmaya çalıştım. Daha kendimin ne olduğunu bilmezken, nasıl bir seçim yapar ve birilerine zarar verebilirdim ki?

Yorgunlukla ne zaman uykuya kaldık, bilmiyorum. Başımda duran Elif'in sesi ile uyandım.

"Sera uyan."

Kafamı doğrulttuğumda Derya ve Büşra'da yanımda uyuyordu. Onlar da hemen ayaklandılar.

"Ne oluyor?"

"Binada bir hareketlilik var."

Dediğinde nefesim kesildi.

"Babanı arasan iyi edersin."

Hemen telefonu elime alıp, babamı aradım ama ulaşamadım.

"Kapalı" dediğinde Elif tekrar cevap verdi.

"Tanıdığın başka biri yok mu? Arayabileceğin."

İlk aklıma gelen kişi Poyraz oldu ama numarası bende yoktu. Neler oluyor anlamıyordum, son çare olarak Elçin'i aramaya karar verdim. Onun da kapalı olması beni iyice korkutmuştu. Umutsuzlukla kolumu aşağıya doğru indirdiğimde, kızlar hep birlikte yüzüme bakıp

SERA Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin