37. BÖLÜM

24.9K 802 141
                                    

Bu bölüm sevgili Zeynep'e gidiyor. Söz verdiğim üzere istediğinden daha iyisi bence bu:))))Umarım beğenirsin:)

Bu arada bölüm şarkısını multi mediaya ekledim onunla okumanızı öneririm. Multi Media'yı açamayanlar için şarkı Adele- Love Songs

Bahçeye indiklerinde herkesin çoktan masada yerini aldığını görürler. Kerem, Zeynep’in sırtına elini hafifçe koyarak oturacakları yere yönlendirir, onu. Kerem’den gelen en küçük fiziksel temas bile Zeynep’in titremesine yol açmaktadır. “Bugün fazla duygusal bir gün oldu kızım, ondan bütün bunlar. Alışmaya bak bir an önce! Bak, evlendin adamla; eli eline her değdiğinde yerinden zıplarsan bu işin sonu yok!” diye kendini uyarır. 

Onlar da masaya oturduktan sonra Barış, kadehini onlar için kaldırır. Can dahi rahatlamış görünmektedir. Begüm’ün sıcak ev sahipliği ile masada kısa sürede rahat ve içten bir hava doğar. Seda ve Deniz, diğerleriyle yeni tanışmalarına rağmen çok çabuk kaynaşırlar. Seda, Zeynep için çok özel bir olaya davet edilmiş olmaktan çok mutludur. Doğasında sıcakkanlılık olduğundan masada herkesle kısa sürede kaynaşmayı da bilmiştir. Yeni tanıştığı insanlara genellikle mesafeli olan Barış bile onunla kısa sürede samimi oluvermiş ve “siz”den “sen”e geçmiştir. Yemekler yenirken masadan sık sık kahkahalar yükselmektedir. 

Seda ve Deniz dışında herkes bu evliliğin iç yüzünü bilse de yine de normal bir evlilik kutlaması gibi davranmaktadırlar. Zeynep de bir süre sonra gerginliğinin azaldığını fark eder. Buz perisi maskesini indirip neşeyle sohbete katılır. Şarap şişesini yanına alan Can, onun kadehinin boşaldığını fark edince farkına bile varmadan “Uzat kadehini miniğim!” deyiverir. Bu hitap, masadaki kimsenin dikkatini çekmezken Kerem, bir anda irkilir. İlk kez kendinden başka birisi Zeynep’e özel bir hitapla seslenmiştir. Her ne kadar bu sesleniş sevgi dolu ve kardeşçe de olsa onların arasındaki yakınlığı, kendisinin asla dâhil olamayacağı yakınlığı vurguladığı için Kerem’i irkiltir. Zeynep onundur, yalnızca onun! Onun canı, bir tanesi, güzeli; onun karısı, onun çocuğunun annesi… Onun Zeynep’i…

O an, bir kez daha fark eder Zeynep’in başka bir dünyası olduğunu. Belki de bir daha kapısını ona hiç açmayacağı bir dünya. “Parmağına yüzüğü geçirip soyadını vermekle olmuyormuş oğlum! Onun güvendiği adam sen değilsin şu anda. Peki, bunu nasıl aşacaksın?” Cevabını bilmediği soru da odur işte. Bu nasıl aşılacaktır? Yüreğini bir elin sıktığını fark eder. 

Bu arada Barış, masadan kalkıp içeri gitmiş ve yeniden geldiğinde bahçede hafif ama çok hoş bir müzik yankılanmaya başlamıştır. Begüm gülümseyerek bakar kocasına

-Aaaa, çok iyi akıl ettin sevgilim! Ben de bir şey eksik diyordum. Düğün yemeği müziksiz ve danssız olmaz! Zeynepçim izninle yakışıklı kocanı biraz çalabilir miyim?

Zeynep, gülümseyerek ona bakar, Kerem’le ilgili kendisinden izin istenmesi de alışık olmadığı bir durumdur. Ne diyeceğini bilemediği için gülümseyerek başını sallar. Begüm, Kerem’in elinden tutarak havuz kenarındaki açıklığa götürür. Onların dansa başlamaları üzerine Barış da ikinci hamleyi yaparak “Hadi bakalım, gelin hanım! Biz de kalkalım ki diğerlerine yol açılsın!” Begüm’le dans etmekte olan Kerem’e bir bakış atar. Onun gözlerinin kendi üzerinde olduğunu fark edince yanakları hafifçe kızarır, dudaklarını peçeteyle silip kalkar, yerinden. Begüm ve Kerem’in yakınına gidip Barış’la dans etmeye başlarlar. Barış ona

-Sen ne dersen de, istersen bize kız ama ben de karım da çok mutluyuz Zeynep! Ben ilk kez Kerem’i bu kadar mutlu görüyorum. Bunun tek nedeni de sensin.

-Ben değil Barış, kızımız.

-Her ikiniz de… Yıllarca aile özlemi yaşadı Kerem, bunu en iyi ben bilirim. Şimdi hem kızına hem de onun annesine, âşık olduğu kadına kavuştu. Kerem, kötü biri değildir Zeynep! Hataları var ama o…

BENİ Geceye TESLİM ETMEحيث تعيش القصص. اكتشف الآن