Bölüm 34 - Karanlık

54.1K 2K 354
                                    

Zaman kavramı hakkında en ufak bir fikrim yoktu. Susuzluğum ve açlığım dayanılmaz bir boyut almıştı. Bu küçücük- bir metrekare kadar- oda benzeri yerde soğuk mermerin üzerinde uyuyor ve oturuyordum, üşüdüğümde üzerimi örtecek battaniye ya da başımın altına koyabileceğim bir yastık yoktu. Bir insanın temel ihtiyaçlarından yoksun bir halde bu küçük odada nefes alıyorum. Aldığım nefesin temiz olduğunundan bile emin değilken istemeden yaşıyordum.

Ne yapmak istediğini kavrayamamıştım, benimle ne yapmak istiyordu? Öldürmek mi yoksa eğlenmek mi? Yapacağı her neyse benim rızamı almayacağı ortadaydı. Ve benim isteklerimin tam tersini yapacağı...

Ellerimi mermere yaslayarak kapıya doğru emekledim, tutsan bir adım olmayacak mesafeyi güçlükle kat etmiştim. Avuç içlerimi maun kapıya yaslayıp kendimi yukarı çekerken tırnaklarımı kapıya batırabilecekmiş gibi boş bir çaba harcıyordum. Dizlerimin üzerinde yükseldiğimde sanki maraton koşmuş gibi nefes nefese kalmıştım. Güçsüzdüm. Günlerdir açtım; sudan, güneşten ve taze oksijenden mahrum kalmıştım. Dudaklarımı ıslatmaya yetecek kadar su yoktu vücudumda.

Karnıma saptanan ağrı ile düştüm, kalçalarımın altına kalan bacaklarım ve ayaklarım sızladı. Alnımı kapıya yaslayarak derin derin nefes aldım ve sanki karnımın ağrısını geçirmeye yarıyormuş gibi kollarımı daha sıkı vücuduma sardım. İşe yaramıyordu. Elbette ki işe yaramazdı. İşime yarayacak tek şey kapının açılması ve benim dışarıya çıkmamdı. Hıçkırmak o kadar güç geliyordu ki dökemediğim gözyaşlarımı dudaklarımın arasına sıkıştırdım. Nefesim ciğerlerime batamayacak kadar yorgunudu, vücudum duygularımı hazmedemeyecek kadar berelenmiş, zihnim düşünmeyecek kadar bulanıktı. Kaç gün olduğunu bile hesaplayamıyorken yapabileceğim en iyi şey oturmaktı.

Ama yapmadım, karnımın ağrısı dindiğinde bütün gücümü toplayarak doğru düzgün sıkamadığım yumruğuma verdim ve eklemlerimi sertçe kapıya vurdum. Cılız bir ses eklemlerimden başlayarak koludan beynime kadar tüm sinir hücrelerimi uyandırdı. Bu güçsüz darbe bile canımı öylesine yakmıştı ki tarifi imkansızdı.

Yine de devam ettim. Defalarca kapıya yumruğumu vurdum ancak bir kere bile cevap vermedi. Aynı cümleler tekrar yerini alıp, söylenmek için dakikasını beklerken titreyen dudaklarımı birbirine yapıştırdım. Bu halde olduğum memlekette duyulsaydı insanlar "Hak etmişti, kahpe. Kocasını, evini bırakıp gitmeni cezasını çeksin." derdi. Kızlarına "Bakın, bu kahpe yerini yurdunu bırakıp ta dünyanın öbür ucuna gitti. Sizde böyle ana baba sözü dinlemezseniz onun gibi acı çeker, daha beter birinin eline düşersiniz." gibisinden nasihatlerde bulunurlardı. İbret-i alem için yaşadıklarım halkın diline dolanır, kulaktan kulağa yayılırdı. Ne de olsa Aral onların gözünde bulunmaz bir cevherdi ve ben bu cevheri gözümü bile kırpmadan nehre atmıştım. Aral başkalarının gözünde iyiydi, benim gözümde ise sadece hayallerimin kırılmış, ufalanmış, toz zerresi haline gelmiş haliydi. Ya da hayallerimi o kadar ufaltan adamdı. Ben onu istememiştim, isteyebileceğim birisi değildi. Onu istememek için geçerli sebeplerim vardı ve en başını duygularım çekiyordu. O benim için herhangi birisiydi. Ailemin değer verdiği bir adam. Hiçbir şeyim olamayacak kadar bana uzak ve soğuk bir adamdı.

Christopher'ı tanımaya çalıştığım kadar onu tanımaya çalışmamıştım. Düşünmeye başlayınca ona haksızlık ettiğimi fark etmiştim. Christopher'la aynı hamurdan geliyorlardı, ikisi de nefret edilecek kadar kibirliydi. İkisi de güçlüydü. İkisi de yaşadıkları çevrenin standardına göre dış görünüş olarak güzeldi. İkisi de gözdeydi. İkisi de acı çektirmekten zevk alıyordu. İkisi de istedikleri şeylere tek bir parmak hareketiyle sahip olabiliyordu. Neden Christopher'ı tanımaya çalıştığım kadar onu tanımaya çalışmamıştım. Pişmandım. Ama Aral'ı tanımaya çalışmadığım için değil, Christopher'a kendimi bu kadar kaptırdığım için. Ben böylesine bir karakterdeki bir adamla hayatımı çürütmekten kaçıyorken böylesi bir adama düşmüştüm. Ne rezalet.

Siyahın Vedası | TeslimiyetHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin