9.DARBE

639 28 234
                                    

"En ağır yeniliş birinin gözlerinde bittiğini anladığın zamandır."

    Yine aynı yerdeydim.

     Benden çok şeyimi alan yurda yine gelmiş ve yurtla yine karşı karşıya kalmıştım. Ben bu yurttan kaçmak istedikçe yurt beni daha çok içine çekiyordu.

      Şuan düşünmekten deli olmak üzereydim. Aklım Vuslat Arda'daydı. Yarası çok acıyor muydu? Peki ya kalbi acıyor muydu? Ala onu zamanında hastaneye götürmüş müydü? Benim adım Efnan'sa Vuslat Arda hastaneye gitmezdi. Narkozsuz evde yarasını Ala'ya diktirir yine de hastaneye gitmezdi. Vuslat acı içinde beni kurtarmayı düşünürdü. Hastaneye giderse polisin kucağına düşmüş olacaktı. İyi bir nedeni olmadığı sürece Vuslat Arda, hastaneye gitmezdi. Ona çok ama çok ağır bir acı yaşatmıştım. Şuan ne kadar canı acıyordu? Bana kızgın mıydı?

  Vuslat Arda, için öfke dolu dahi olsa nefret kusmak için gel. Ama yeter ki gel.

    Ondan dün gecenin intikamını aldığımı düşünebilirdi. Beni tanıyordu. Yüreğimde içimden çıkaramadığım bir fırtına dahi olsa ona zarar vermeyeceğimi biliyordu. Neden arardı. O nedeni bulana kadar öfkesini sustururdu. Anlar mıydı beni? Efnan haklı der miydi? Ya bana düşman olmayı tercih ederse? Beni içinde bulunduğum girdapta beni bir de Vuslat yok ederse? Ben nasıl altından kalkacaktım?

    Korkuyorum, Vuslat Arda. Başıma gelecek her şeyden korkuyorum. Seni yanımda değil karşımda görmekten korkuyorum. Sensiz kalmaktan korkuyorum.

    Cengiz'in iti olduğumu öğrenirse ve en önemlisi Cengiz'in elinde artık kukla olduğumu öğrenirse ne yapacaktı? Ben artık Vuslat'ın benim için Cengiz'e boyun eğmesini istemiyordum.

     Bakışlarım Ceyhun'un üzerinde gezinirken o benimle birlikte yurdun aşağısındaki zemine indi. Ceyhun'a attığım öldürücü bakışlar suç sayılmış olsaydı müebbet yerdim. Ceyhun yemekhanenin bile  aşağısında olan kata indiğinde bu kata ilk kez girmediğimin farkındaydım. Bu katta yurttaki hiçbir çocuğun sevmediği bir oda vardı. Karanlık oda...

    Karanlık Oda, Cengiz'in cezası ağır olarak nitelendirdiği çocukları burada kitlediği yerdi. Genelde güvenlik görevlisi Remzi bizi buraya kitlerdi. Bu odadan Cengiz'in ayaklarına kapanıp özür dilemediğin sürece asla  çıkışın yoktu. Yalvar derdi, Cengiz. Bana yalvar. Ben bu odaya bir kere girmiştim ama Vuslat Arda çok girmişti. Dediğine göre içerde bembeyaz bir oda vardı. Yalan söylediğini iddaa ettiğim her an Efnan derdi. Benim gördüğüm ile görmek istediğim aynı şey değil, derdi. Haklıydı. Vuslat Arda o odayı beyaz görmek istiyordu. O yüzden öyle olduğunu söylüyordu. Ama o oda hücreydi. Penceresiz, içi berbat  kokan en önemlisi fareler ve böcekler ile dolu olan bir odaydı. Ölüm odasıydı. Çünkü buraya giren çocuklar cezalarına göre açlık ve susuzluk ile sınardı. Tek kurtuluş yolu Cengiz'e yalvarmaktı. Yalvarmak ve itaat etmek.

   Vuslat bu odaya kaç kere girmişti saymamıştım. Ama on parmağı geçtiğine emindim. O odadan çıkmak için hiçbir zaman Cengiz'e yalvarmadı. Yalvarmazdı da zaten. Vuslat, Cengiz'e bir kere itaat etmeyi kabul etmişti. Oda Cengiz bana tecavüz etmesin diyeydi.

VUSLAT ÇIKMAZIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin