Rüya Kapanı (TAMAMLANDI)

By Darkparadise168

33.1K 4.3K 3.1K

Natsu aralarına yeni katılan Lucy'nin bir yalancı olduğunu anladığında ondan kendini açıklamasını ister. Lucy... More

1.Bölüm (Kapan)
2.Bölüm (Yardımsever)
3.Bölüm (Özür)
4.Bölüm (Eğlence)
5.Bölüm (Gergin)
6.Bölüm (Test)
7.Bölüm (Nostalji)
8.Bölüm (Ölçü)
9.Bölüm (Eğlence)
10.Bölüm (Hisler)
11.Bölüm (Biz)
12.Bölüm (Aşk)
13.Bölüm (Dost)
15.Bölüm (Dinlenme)
16.Bölüm (Şüphe)
17.Bölüm (Sabır)
18.Bölüm (Takıntı)
19.Bölüm (Değer)
20.Bölüm (Çikolata)
21. Bölüm (Kıyafet)
22.Bölüm (Hediye)
23.Bölüm (Kedi)
24.Bölüm (Utangaç)
25.Bölüm (Huysuz)
26.Bölüm (Korku)
27.Bölüm (Anıt) FİNAL

14.Bölüm (İlişki)

1.2K 175 68
By Darkparadise168

NATSU

Natsu son kez üstüne bakıp "Kesin kazanacaksın." demişti. Sonra da Lucy yine ağzında tuttuğunu toplu iğneyle konuşmaya çalıştığında o iğneyi alıp dudaklarını bastırmıştı genç kadınınkine. "Sana dikkat etmeni söylemiştim. Yutacaksın."

Gemç kadın masum kız rolü keserek "Dikkat etmemi bir daha söyler misin?" diye sorduğunda ikinci bir öpücük kapmıştı sevgilisinden.

Lucy "Tamam, hadi şimdi çıkar üstünden şunları, çok da şımarma." diyerek Natsu'nun koluna dokunduğunda "Şımarmıyım mı?" derken ukalaca gülmüştü genç adam. "İkinci öpücüğü isteyen kız söylüyor bunu."

"Sh, iş başka aşk başka"

Ona anlamayarak bakan sevgilisine karşı omuz silkip "Sadece hep bunu söylemek istemiştim." dediğinde gülmüştü Natsu. "İşte şimdi söylemiş olsun, ölmeden yapılacaklar listenden bir şey daha eksildi."

"Geri kalanını da birlikte eksitmek isterim ama önce üstünden şu kıyafetleri çıkar!"

"Ne yani bu kıyafetlere benim mükemmel bedenimden daha fazla mı önem veriyorsun? Yazıklar olsun sana."

"Dalga geçmeyi bırak da çıkar şunları, iğne yerlerine de dikkat et." Natsu üstünü çıkardığında utanarak "Burda değil!" demişti Lucy.

Natsu ise ona doğru yürürken "Neden?" diye sormuştu. "Daha önce görmediğin bir şey değil sonuçta."

"Modelim olarak seni seçtiğim güne lanet olsun. Keşke Gray'i seçsey..." Dudakları Natsu'nun dudaklarıyla bölünmüştü Lucy'nin. "Gray yok. Şakası bile yok."

"Fazla mı kıskançsın ne?"

Küçük bir kahkaha attıktan sonra "Ben senin iyiliğin için söylüyorum." demişti Natsu. "Benim iyiliğim için mi?" Şaşkın sevgilisinin suratındaki ifadeyle eğlenerek "Yarın Juvia dönüyor ve ağzından Gray'in G'si bile çıksa onun aşk rakibi radarına takılırsın." dedikten sonra suratını buruşturmuştu.

"Hele ondan hoşlandığını sandığın o acımasız zamanlardan bahsetmiyorum bile." Eliyle boyun kesme işareti yapmıştı genç adam. "Ölürsün."

Yutkunarak "Tamam." demişti Lucy. Sakin kalmaya çalışıyordu. "Anladım." Kendini ikna etmek ister gibi tekrarladı. "Gray'in G'si bile yok."

"Aferin, bak nasıl da kolay öğreniyorsun öyle."

"Ama sen kaz kafalının tekisin!" Koluma vurup "Çıkar artık şunları." demişti. "Tamam! Beni çıplak görmek için bu kadar sabırsızlandığını bilmiyordum."

"Benimle çalışan her modeli çıplak görmek isteseydim, şimdiye ellinci sevgiliyi yapıyor olurdum."

Kan çıkar.

"Pardon. Her model derken? Ellinci sevgili derken? Sevgilin dövüş sanatlarında uzman hatırlatmak isterim bunu o modellerine ve de SANA!"

"Ne olmuş yani? Ben sadece örnek veriyordum."

Kahkaha atıp "Örnek mi veriyordun?!" derken sesim birazcık sertti. "Lucy seni severim bilirsin ama kendinin de söylediği gibi iş başka aşk başka, modellerinden birinin bile gözünün sana kaydığını görürsem onu öldürürüm."

"O zaman neden işe kendini öldürmekle başlamıyorsun, çok sevgili modelim."

Tuzağına yakalanmıştım, al işte! Kadınlarla uğraşamıyorum ben, gerçekten bir sıfır yenik başlıyorum konuşmaya.

"Ama ben onu demek istemedim ki ben başka onlar baş... Tamam be! Konuştukça sıvama işlemine geçmeye başladım resmen, sen kazandın."

Surat asmaya başladığımda bana sarılıp boynuma bir öpücük bırakmıştı. Yalandan surat asmam işe yaradığında güldüm ve "Sanırım kazanmana daha çok izin vermeliyim." dedim.

O da kendini benden uzaklaştırırken "Fırsatçı!" demişti gülerek. Sonra ben de üstümü değiştirmek için kabine geçtim.

Dışarı çıktığımda onu masa başında çalışırken buldum. Saçlarını topuz yapmıştı ve kalemin arkasını dişleriyle ısırıp duruyordu. Tamamen odaklanmış çekici bir iş kadını havası vardı bu halinde.

Dikkatini dağıtma isteğime karşı çıkmakta çok zorlanmıştım. Onunla eğlenmeyi seviyordum ne de olsa. Sessizce yaklaşıp boynuna bir öpücük bıraktığımda korkarak arkasını dönmüştü.

"Beni korkudan öldürmek mi istiyorsun sen?"

"Aa olur mu hiç öyle şey." Dedim. Aynı zamanda da bir tabure çekip onunla aynı hizada oturmuştum. "Daha ölmen için çok erken, önümüzde koca bir hayat planı var."

Gülüşüme karşılık "Bana koca bir hayat boyunca katlanabileceğinden eminsin yani?" diyerek daha fazla gülmüştü.

Onunla dalga geçiyorum sanmış olmalıydı. Bozuntuya vermedim ve aynı tondan devam ettim. "Tabii, daha evlenip çocuk yapacağız ve adı Nashi olacak. Belki önce çocuk yapar sonra evleniriz ne dersin?"

Koluma vurup "Önce çocuk yapmak falan yok!" demesine daha fazla gülmüştüm. "Ha diğerleri tamam yani. O da bana uyar."

Göz devirmesini sessizce izlememden sonra göz ucuyla bana baktığını gördüm. Tedirgin bir sesle "Nashi mi? Cidden mi diye?" sorduğunda kahkaha atmamak için cevap vermeden önce dudaklarımı ısırmak zorunda kalmıştım.

Bu hali fazla sevimliydi ama kendimi tutmazsam yine onunla dalga geçtiğimi sanıp alınganlık yapardı. O yüzden sadece kafamı salladım ve "Evet." dedim. "İkincisinin ismini de sen koy istersen."

"Çok hayalperestsin."

"Hayır." Dedim ellerini elimin arasına alıp dudaklarıma götürürken. "Sadece aşığım." Omuz silkip "Aynı şey." demişti. Yorgun bir hali vardı.

"Bir sorun mu var?"

"Şu turvuna için endişeleniyorum, aranıza yeni katıldığım için iyi işler başarmak ve kendimi kanıtlamak istiyorum ama..."

"Ama rakiplerimiz arasında babanın okulu da var." Kafasını sallamıştı. "Onları yenmek konusunda mı tedirginsin?"

"Hayır! Hayır! Cehenneme kadar yolları var, öyle bir endişem yok." Bu kendinden emin ve aniden karşı çıkan tavrına kahkaha attıktan sonra "O zaman sıkıntı yok." dedim. "Sen en iyisini yaparsın, bundan eminim."

"Sen de öyle..." Sonra aklına bir şey gelmiş gibi beklemişti kısa bir süre. "Bizim okulla yarışacak kadar yükselirsen ki yükseleceğinden eminim, rakibinin kim olduğunu biliyorum sanırım."

"Öyle mi? Şey, aslında pek farkmez. Kim olursa olsun yeneceğim çünkü."

Bunu söyledikten sonra yüzüne baktığımda bana hayranlıkla baktığını gördüm ve resmen içim titredi. İlk defa birinin bakışların yoğunluğı altında böyle ezilmiştim ve ona ne diyeceğimi bilemeyerek utanmıştım.

"Harikasın. Keşke ben de senin kadar kendimden emin olabilsem."

Alayla gülüp "Benim gibi bir aptala özenen ilk kişisin." dedikten sonra yanağını okşamaya başladım. "Bu şekilde somurtmak sana yakışmıyor."

Ciddi bir ifadesi vardı. İfadesi ben "Yoksa yaşlanırsın ve kırışırsın." dediğimde şaşkınlığa dönüşmüştü. "Sonra da yüzün somurtmuş halde kalır ve yaşlı huysuz bir büyükanne olursun."

Tekrar koluma vurdu. "Sensin yaşlı huysuz bir..." Tek kaşımı kaldırıp "Büyükanne mi?" diye sordum gülmemek işin kendimi zor tutarken.

"Tsch, Tam bir pisliksin Dragneel."

Gülümseyip "Ama bu pisliği seviyorsun." dedim ona dudaklarımı uzatırken. Sitemle "Evet, bu pisliği seviyorum malesef." dedi ve eliyle kafamı yana çevirip seni öpmeyeceğim demeye çalıştı. "Çok kötüsün, halbuki dudaklarımı bile hazırlanmıştım sana."

"Ah öyle mi? Şansına küs, bugün ki sinir kat sayımın üstüne çıkardın beni. Bir de seni öpmemi bekleme benden."

"Bu iyi bir çocuk olursan şirinleri görebilirsin gibi bir şey mi çünkü öyle bir şeyse dipnot geçeyip şirinleri gören hiçbir çocuk duymadım ben. Ama seni öpmek isteyen çok yakışıklı ve zeki bir adam tanıyorum, iyi bir çocuk olsa bile istediğini alamayacak mı?"

Gülerek "Meraklandım şimdi." demişti. "Kimmiş bu çok yakışıklı ve çok zeki adam?" Kaşlarımı çatıp "Ben tabii ki!" dedim. "Benden başkası aklına geldi mi ki?!"

Düşünür gibi yapıp "Bir liste vardı kafamda." dediğinde "Ne listesi?" diye sordum. "O listenin başlığına iyi bak, sevgilim tarafından öldürülecekler listesi olabilir çünkü o."

Ciddi ses tonuma karşılık bu sefer gülen o olmuştu. "Sadece şakaydı, rahatla." Kollarımı göğsümde birleştirip "Rahatım ben zaten!" dedim ama surat asmayı durduramamıştım.

"İşte şimdi gerçekten yaşlı huysuz bir büyükanneye benzedin." Dudaklarıma uzanmadan önce "Gel buraya büyükanne." demişti tatlı bir sesle. Sonrada da bana istediğim öpücükten fazlasını vermişti nefesimi kesecek kadar.

"Gördün mü?" Eli yanağımı okşarken ben gözlerine kilitlenmiştim. "İyi bir çocuk olursan istediğini alabilirsin."

Continue Reading

You'll Also Like

21.2K 1.4K 27
By:DeluCat Yayınlanma Tarihi - 09 Ocak 2017
14.8K 5.8K 46
Bir varmış bir yokmuş zamanın birinde âdemoğulları, havva kızları, devler, cüceler, periler bir arada huzur içerisinde yaşarlarmış. Birbirlerinden ko...
4.2K 940 18
»» tamamlandı "Güzel günlerle birlikte güneş tekrardan doğar." Tüm bu yaşadıklarını, acılarını, hissetiklerini, ne yapmaya çalıştığını anlayabiliyord...
85K 6.7K 38
sadece erkeklerin olduğu bir üniversitede gay yönelimin odağı ve tüm dikkati üzerine çeken Jungkook, bu durumdan sıkılan ve onu bu rahatsızlıktan ko...