Rüya Kapanı (TAMAMLANDI)

By Darkparadise168

33.1K 4.3K 3.1K

Natsu aralarına yeni katılan Lucy'nin bir yalancı olduğunu anladığında ondan kendini açıklamasını ister. Lucy... More

1.Bölüm (Kapan)
2.Bölüm (Yardımsever)
3.Bölüm (Özür)
4.Bölüm (Eğlence)
5.Bölüm (Gergin)
6.Bölüm (Test)
7.Bölüm (Nostalji)
8.Bölüm (Ölçü)
9.Bölüm (Eğlence)
10.Bölüm (Hisler)
11.Bölüm (Biz)
12.Bölüm (Aşk)
14.Bölüm (İlişki)
15.Bölüm (Dinlenme)
16.Bölüm (Şüphe)
17.Bölüm (Sabır)
18.Bölüm (Takıntı)
19.Bölüm (Değer)
20.Bölüm (Çikolata)
21. Bölüm (Kıyafet)
22.Bölüm (Hediye)
23.Bölüm (Kedi)
24.Bölüm (Utangaç)
25.Bölüm (Huysuz)
26.Bölüm (Korku)
27.Bölüm (Anıt) FİNAL

13.Bölüm (Dost)

1.3K 198 80
By Darkparadise168

GRAY

"Yeni gelen kızı tanıyorum, eskiden komşumdu ama onunla daha önce hiç konuşmadık."

"Ah, öyle mi?" Diye sordu Erza. "Peki daha ne kadar onunla konuşmamaya devam edeceksin? O buraya geleli bir hafta oldu."

Huysuzlanarak "Bilmiyorum. Sanırım benden hoşlanıyor, eskiden de sürekli beni izlerdi ve bu beni geriyor. Juvia'yı biliyorsun üstelik, hiç hoşlanmıyorum." dediğimde Erza göz devirip "Erkekler ve kendi kafalarındaki küçük krallıkları." demişti benimle eğlenerek.

"Ben öyle düşünmüyorum, bence senden çok Natsu ile ilgileniyor gibi."

"Natsu ile mi?! Yok daha neler."

Erza omuz silkerek ikisini işaret etti.

"Arkamdan Tokyo Ghoul'un birinci sezon openingini söylemeyi keser misin artık?!"

"Ama en sevdiğim bu."

"Benim de öyle ama sinirimi bozuyorsun, kulağımın dibinde papağan gibi ötüp durma."

Ah, demek Natsu, ha? Garip, hem de çok garip.

"Gördün mü? İyi anlaşıyorlar, her güzel kızın senden hoşlandığını düşünmeyi bırakmalısın."

Birden aklına gelmiş gibi "Ah." dedi Erza. "Söylemeyi unuttum. Gajeel'in eşyaları gelmişti, odasına götürür müsün? Ama dikkat et, biraz ağırlar."

Eşyaları aldıktan sonra Natsu ve ikisinin sohbetine dahil olmak istedim bir an. Merak etmiştim, o kızın gerçekten kimden hoşlandığını...

Çantalar biraz ağırdı ama benimle yürümek için onları sesini çıkarmadan taşımayı kabul etmiş görünüyordu. Ve yanımdaki çekingen davranışlarına bakılırsa haklıydım.

Neyi kafamda kuruyormuşum? Neyin krallığıymış, basbayağı benden hoşlanıyor işte. Natsu ile neden yakın peki? Benden hoşlandığı halde neden onunla daha fazla eğleniyor gibi. Tsch, bu çok saçma.

Onun Natsu ile neden sürekli yan yana olduğunu öğrenmek için Lucy ile takılmaya başladığımda iyi bir kız olduğunu fark ettim. İyiydi ve onunla vakit geçirmek hoşuma gidiyordu ama onunla zaman geçirdikçe onda bana karşı eksilen bir şeyler vardı, bunu fark edebiliyordum.

Ama ona kızma hakkını kendimde bulamıyordum bir türlü. Sonuçta onunla ilgilenme sebebim Natsu'yla olan yakınlığıydı, sonradan onun kendisiyle ilgilenmeye başlamıştım.

Anlamak çok zor değildi, tensel çekim testini uygulama sebebim basit bir meraktı ve geri tepmişti. Benden hoşlanan biri gibi davranmıyordu yanımda artık. Bu da ona olan ilgimi arttırıyordu garip bir şekilde.

Natsu'nun ona karşı olan hislerini merak ettiğim için onunla yaptığım konuşmada Lucy'e karşı derin duygular besliyormuş gibi davranmak çok zor olmadıysa da içimden bir ses bana tam anlamıyla inanmadığını söylüyordu.

Haklıydı da, Lucy ile ilgileniyordum ve onu daha fazla tanımak istiyordum ama buna aşk diyemezdim. Bu benim merakımın sonucunda ortaya çıkan bir ilgiydi. Merak ediyordum; Lucy'nin Natsu ile ilgilenme sebebini ve benden gerçekten hoşlanıp hoşlanmadığını.

Onunlayken her şey eğlenceliydi ve onu merak etmeye başladığım için fazlasıyla memnundum halimden. Ama her şey o sürekli Natsu'dan bahsetmeye başlayıncaya kadardı.

İşte Erza'nın haklı olabileceğini ilk o zaman anlamıştım. Biraz da kızmıştım bu duruma. Ona hisleri hakkında düşünüp karar vermesi gerektiğini söylerken aslında düşünmesi gereken bir kişi de bendim biraz da.

Alışık değildim... Tercih edilen kişi olmamaya alışık değildim ya da Natsu'nun bana tercih edilmesine. Kızlar konusunda genelde ondan hep biraz daha şanslı olurdum ama bu sefer öyle olmamıştı.

Cidden tam bir aptaldım. Natsu'nun tavırlarına bakıp onunla ilgilendiğini görmemek aptallık olurdu buna rağmen hala aralarında ne işim vardı benim? Bir an önce kendime gelmem gerekiyordu yoksa saçma bir kafa karışıklığı yüzünden her şeyi berbat edecektim.

Sorumun cevabını almaya gittiğimde Lucy'nin Natsu'yu seçmesi beklediğim bir şeydi ama yine de biraz kırgın hissetmiştim. Sonuçta Lucy'den hoşlanmıştım biraz da olsa.

O ikisinin bir ilişkiye başlamasının üzerinden iki hafta geçmişti. İkisini birlikte görmek sandığım gibi canımı o kadar fazla yakmamıştı, aksine Natsu için sevinmeye başlamıştım. Sonuçta çok da aşk insanı değildi Natsu ama şimdilerde yüzünde hiç görmediğim mutlu bir ifade vardı.

Üzücü olan bu süreçte Natsu ile hiç konuşmamış olmamızdı. Lucy ile karşılaştığımızda normal bir şekilde konuşabilecek seviyeye gelmiştik çünkü artık ona karşı olan hislerimin derin bir meraktan kaynaklandığından kesin olarak emin olmuştum.

Natsu da ise durum farklıydı. Ona karşı biraz suçluluk duygusu hissediyordum çünkü o bana dürüstçe Lucy hakkındaki hislerimi sorduğunda ona yalan söylemiştim ve onun Lucy'e ilgisi olduğunu bilmeme rağmen sanki bu şekilde zafer kazanacakmışım gibi onunla görüşmeye devam etmiştim, tam bir aptallıktı yaptığım.

Şu sıralar herkes okullar arasında düzenlenecek olan yetenek turnuvasına çalışmakla çok meşguldü bu yüzden fazla yüz yüze bakmak zorunda olmuyorduk ama er yada geç birlikte hareket etmemiz gerecekti, yani bu konuyu bir an önce kendi aramızda çözmeliydik. 

Birlikte hareket etmemiz gerekmese bile yine de bunu çözmeliydik çünkü bir zamanlar en yakın arkadaşım dediğin insanın yüzüne bakamıyor olmak can yakıcıydı.

Cesaretimi toplayıp odasının kapısını tıklattığımda "Gel." demişti düz bir sesle. Koltukta oturup dergi okuyordu ve beni görünce kalkıp "Gray..." dedi. "Seni burda görmeyi beklemiyordum."

"Evet." Dedim derin bir iç çekerken. "Açıkcası ben de kendimi burda görmeyi beklemiyordum."

"Her zaman süprizlerle dolusundur, otursana."

Koltukta karşısına otururken "Konuşmak istediğim bir şey var." dedim. Gözlerini bana dikip biraz baktıktan sonra arkasına yaslanırken "Gerek yok." demişti.

"Gerek yok mu? Daha neyden bahsedeceğimi bile bil..." Bana bakışını görünce sustum. Tabii ki de biliyordu. "Ne zaman anladın?"

"Aslında Lucy konusunda kendimi hep durdurup geri çekmeye çalıştım. Seninle konuştuktan sonra özellikle sinirim bozulmuştu çünkü sen de ona karşı bir şeyler hissettiğini söyleyip resmen bu ilişkide yerin yok demeye getirmiştin lafı. İki kişi birbirlerinden hoşlanıyorsa diğer kişiye ne düşeceğini biliyorsundur."

"Üzgünüm." Dedim tok bir ses tonuyla. O ise bana aldırış etmemeyi seçmişti.

"Ama sonra söylediklerin üzerinde düşündüm ve çok da inandırıcı gelmediler. Artık Lucy'nin seninle ilgileniyor olduğu fikri  o kadar hoşuma gitmemeye başlayınca da ben de Lucy'e seninle ilgili tavsiye vermeyi bırakıp onu tanımaya çalışmaya odaklandım."

"Bekle biraz... Benimle ilgili tavsiye mi?"

"Evet, başlarda Lucy buraya senden hoşlanarak gelmişti ya da senden hoşlandığını düşünerek. Kısacası senin için. Benimle vakit geçirmesinin sebebi de ona seninle ilgili tavsiye veriyor oluşumdu. Hepsi o senin kalbini kazansın diyeydi ama gel gör ki o süreçte ben kalbimi kaybetmiştim."

Gülümseyerek "Üzgünüm." dedi. "O birlikte zaman geçirdiğin birisiydi, aranızdaki ilişkinin değişmesine neden olduğum için kusura bakma."

"Aptal mısın sen?" Diye sordum yarım bir şekilde gülerek. "Buraya özür dilemeye gelen bendim halbuki."

Arkasına yaslanırken "Ah, şu mesele mi?" diye sorduktan sonra alayla "Kıkançlık da zor iş tabii." demişti. "O kadar popülerim ki en yakın arkadaşım bunun sırrını öğrenmek için çevremdeki kızlara sarıyor."

Sinirden seğiren gözümü görmezden gelmeye çalışarak "Lucy bu çevrendeki kızlar olayını biliyor mu peki?" diye sordum.

"Kahretsin." Dedi. "Çoğul konuştum, neyse sen söylemezsen öğrenmez."

"Ah, söyleyeceğimden şüphen olmasın. Biraz da ben ona seninle ilgili taktik vereyim, öyle değil mi? Bakarsın bu kez bana aşık olur. Nasıl taktik verdiysen kıza tam tersi benden hoşlanmayı bıraktı!"

Onunla alay edişime karşılık "Şey hoşlanmakla hoşlandığını sanmak arasında fark var." demişti. "Bence o senden seni uzaktan beğenip ulaşılmaz olduğunu düşündüğü için hoşlanıyordu."

Sinsice gülüp "Seni tanıyınca tüm havası balon gibi pısss diye söndü." dedikten sonra iltifat eder gibi "Ne adamsın be Gray." demişti bir de üstüne.

"Sen bana tanımaya değmezsin mi demeye çalışıyorsun, kas beyinli?!"

"Öyle sanırım, baksana yanına gelen üç gün yaşamıyor. Anında topuk."

"Bunu yalnızlar kralından duymak istemiyorum."

"Kimmiş yalnızlar kralı?! Kızı kimin kaptığını unuttun heralde!"

Ayağa kalkıp "Yüzüme vurmak zorunda mıydın?!" diye sorduğumda o da kalkıp "Evet yoksa gece uyuyamazdım!" demişti.

Biz kafa kafaya verip birbirimize pehlivanlaşırken kapı "Natssuu!" diyen Lucy'nin sesiyle açılmıştı ve bizi görünce bir süre boş boş bakıp sonra "Peki..." diyerek kapıyı geri kapatmıştı.

Alnı alnıma değen Natsu'nun yüzünü ittirip "Amacın ne senin, dibime girmişsin pis sapık!" diye bağırdığımda o da aynı şekilde benim yüzümü ittirmişti. "Asıl sen kendine bak! Bu özel alana saygısızlıktır, senin yüzünden yanlış anladı, domuz herif, bilerek yaptın öyle değil mi?!"

Kapıya doğru ilerleyişini izlerken "Saçma sapan konuşma da git kızın zihnini bu görüntülerden temizle." diye şikayet etmiştim sonradan. "Sana mı soracağım?! Zaten ben de öyle yapacaktım."

Sonra kapıyı açıp "Luccyyy!" diye koşuşturmaya başlamasına gülümsemiştim. Aramızdaki her şey tıpkı eskisi gibi oldu demek.

Aptal aşık Natsu ve ben. Aah, bu çok sinir bozucu. Ben de aşık olmak istiyorum. Çok mu buz kalpliyim acaba?

Telefonum çaldığında elimi cebime atıp onu çıkardım ve arayanın Juvia olduğunu gördüm. Bu kızın gerçekten dedektörü falan olmalıydı, tam da aşk hakkında düşündüğüm sırada aramıştı beni.

Açmamama ya da yüzüne kapatmama rağmen hala arayıp duruyor olması fazla garipti gerçekten. Bir insan hiç mi pes etmeyi bilmez?

Kapatsam mı? Yok ya... Belki de ona gereğinden fazla sert davranıyorumdur. Buz kalpli demek ha... Sanırım bu sefer açacağım.

Continue Reading

You'll Also Like

221K 21.9K 32
Ülkesine dönen delta ve kendi halinde takılan sessiz bir omega bir gece birlikte olur.
1.4K 79 13
+ Neden anlamıyosun seninle konuşmak istemiyorum!!! -Bak benimle 1 ay konuş yanlızca lütfen ??? +Bir şartım var -Ne ? +Bana bir kutu muzlu süt alacak...
4.2K 940 18
»» tamamlandı "Güzel günlerle birlikte güneş tekrardan doğar." Tüm bu yaşadıklarını, acılarını, hissetiklerini, ne yapmaya çalıştığını anlayabiliyord...
12.1M 589K 87
18 yaşında genç bir kızın yolu çıkmaz bir sokakta hiç kesişmemesi gereken bir adamla kesişti. Adam hayata ve mavi renge küskündü. Genç kızla beraber...