Benden Sana

Par tugcaa

547K 24.7K 3.9K

Bana Ne Yaptın #3# •Bana Ne Yaptın serisinin üçüncü ve son kitabıdır. •Bu seri iğneleyici bir mizaha sahiptir... Plus

Tanıtım
-1-
-2-
-3-
-4-
-5-
-6-
-7-
-8-
-9-
-10-
-11-
-13-
-14-
-15-
-16-
-17-
-18-
-19-
-20-
-21-
-22-
-23-
-24-
-25-
-26-
-27-
-28-
-29-
-30-
-31-
-32-
-33-Final
ÖZEL 1- KISKANÇLIK

-12-

12.3K 669 48
Par tugcaa


Rüya'dan...

"Anlamadım?" dedim.

"Babanın dediğine göre etrafında hep erkekler olacak ve-"

"Alp. Hangi meslekte olursam olayım hem erkek hem kadın arkadaşlarım olacak. Bu etrafında kadınlar olacak diye seni çalıştırmamam gibi bir şey." dedim. Alp bir süre düşündü ve ellerimi tuttu. Tam gözlerime baktı. Ne güzel gözlerin var senin. Kocam benim.

"Haklısın. Biraz  ." dedi Alp gülmeye çalışarak.İkna olmadığını görmek istemezdim tabi ama beni zorlamaması hoşuma gitti. Hemde çok.

"Tamam. Üstümü değiştirip geliyorum aşkım." Alp gülerek onay verse de bir süre ellerimi bırakmadı. Gözlerimle ellerimizi gösterdiğimdeyse "Ah unutmuşum." diyerek ellerini çekti. Ne sıcaktı elleri. Hep tutsaydı keşke. Hızla dekoltesiz bahar elbisemi giyip içeri geçtim. Tabi saçımı toplayıp azıcık dudak parlatıcısı da sürdüm. Kapı çaldığında sofra ve ben tam anlamıyla hazırdık.

"Hoşgeldiniz. Gelin hadi." dedim ve Esen, Bora ikilisi içeri girdi. İlk gördüğümde farketmesem de şu an Bora'nın Alp'e çok benzediğini gördüm. Birbirine benzemeyen tek kardeş bizleriz sanırım. Esen bile gözleriyle Lodos'a benziyor. Biz hiç!

"Üçüzler ne zaman dönecek haberin var mı?" dedim. Baran'ın evi yemesinden endişelendiğimi itiraf ediyorum. Evet. Yaptım. Pişman değilim!

"Bilmiyorum. Yağmur'a yemeği haber verdiğimde trip attı biraz. Sanırım Bora'dan hoşlanıyor." dedi Esen. Şaşkınlıktan dilim tutuldu. Bizim Yağmur. Cadı olan.

"Gerçekten mi?" der demez, "Neler konuşuyorsunuz gizli gizli?" dedi Alp kolunu omzuma atarak.

"Hiçbir şey enişte." dedi Esen kocaman bir gülüşle. Alp gülen gözlerle bir ona bir bana baktı. Hadi canım kocam inan şuna! Hadi! "Pekala. Sofraya geçelim o zaman. Bora bana yemekmişim gibi bakıyor." dedi Alp. Korkuyla Bora'ya bakış attı. Bu hali ikimizi de kahkahaya boğdu. Esen önden giderken Alp'i durdurdum. Kumral saçları sallanınca kokusu burnuma kadar geldi. Ah!

"Yağmur ile ilgiliydi. Gizli bir şey yok." dedim.Onun benden gizlediği şeyi ima ederek. Benden evliliğimizi duyurmama nedenini gizliyordu. Alp dediğime sevindi. Belli etmemeye çalıştı ama yaptığım hoşuna gitmişti. Gözlerinden anladım.

"Teşekkürler. Söylediğin için." dedi ve yavaşça masaya yöneldik. Acaba bir gün o dudaklarından 'Seni Seviyorum' kelimeleri dökülecek mi? Acaba bir gün o dudakları benimkiyle buluşacak mı? Beni sevebilir misin Alp?

☆╮╰☆╮╰☆╮╰☆╮╰☆╮╰☆╮╰☆╮╰☆╮╰☆╮╰☆╮╰☆╮╰☆╮

Yağız'dan...

Yiğit ve Yazel arka arkaya salondan ayrıldı. Bu pek iyiye haber değildi. Sanırım...

"Şu Cemre. İyi kız sanki." dedi Baran. Normal biri gibi görünüyordu çünkü yemek yemiyordu. "Yakışırsınız." dedim. Ama aklım Hira'daydı. Ne dedi o? O Kızılla mı kal dedi? Hani o olmasa kıskandığını düşüneceğim. Kıskandı mı lan yoksa? Oha.

Ben bunu düşünürken Yiğit hızla masanın yanından geçip yukarı çıktı. Yüzü asıktı. Acaba yengeye azıcık asıldım diye mi? Öldürün lan beni. Bir dakika geçmeden Yazel gelip Yağmur ve Cemre'nin yanına oturdu. Allah var güzel kız. Kızıllardan korkacaksın, boşver.

"Allah aşkına, biri lütfen, neden bana böyle baktığınız açıklayabilir mi?" dedi Cemre. Ona kötü kötü bakıyorduk. Kötü bakışım bile seksi arkadaş. Seçkin kanı sağolsun.

"Nasıl bakıyormuşuz? Bir salağa bakar gibi mi?" dedi Cemre.Bu sözlerine ben bile şaşırdım. Bizim küçük ağır geldi. "Evet, kesinlikle. Yazel sen, süzme bir salaksın." dedi Yağmur. Hah. Bizim süpürgesiz cadı da konuştu. Tamamdır.

"Yani ben bile fark ettim, en azından böyle davranmamalıydın." dedi Baran. Beni en en en en çok şaşırtan o oldu. Bu adam normal konuşabiliyormuş lan! Kıyamet mi kopacak yoksa?

"Ne yaptın da, o kadar üzebildin?" dedi Cemre şefkatle. Bu gibi durumlarda yarı taraflı olmak gerekir. Yani hem erkek hem kızı tutmak. Tam olarak Cemrenin yaptığı şey yani. Kahretsin çok zeki.

"Susun! Susun! Sadece... Neyden bahsettiğinizi söyleyin. Tek bir kişi." dedi Yazel. Aklı karışmış gibiydi. Kızıl saçlarını geriye itti.

Gözleriyle Yağmur'a konuş dercesine baktı. O da derin bir nefes alıp, konuştu. Neden Yağmur ya? Tabi kız haklı. Cazibeme kapılmaktan korkuyor.

"Yiğit'ten bahsediyoruz. Çocuğa ne dedin de, o kadar kötü görünüyordu? Ayrıca salaksın, çünkü sana o kadar aşık birini üzebiliyorsun."dedi Yağmur.

"Abim ve arkadaşımı aramamın nesi suç?" dedi Yazel. Tanımıyorum onları be gülüm. Ama Yiğit'i üzdün Kızıl!

"Suç değil. Fakat... Yiğit'i bu kadar üzmemeliydin." dedim öğüt verir gibi.

"Onun tek yaptığı... Aşık olduğu kızı, kendine aşık etmeye çalışmaktı. Söyle, şu ana kadar sana hiç zorla bir şey yaptı mı?" dedi Cemre ve olayı anlamış olduk. Yiğit kızı seviyor, kız Yiğit isimli başka birini seviyor. Bu yüzden bizim Yiğit kızı kaçırdı. Vay be! Bu çocuk niye bunları bize anlatmıyor?

"Odasında." dedi Cemre. Yazel hızla kalkıp yukarı çıktı. Evet bir çift daha muradına erer inşallah. Telefonum bir kez daha titredi ve gelen mesaj gülümsememe neden oldu.

"Bu gece orada mı kalacaksın? -Hira"

Cevap tuşuna bastım. Ne desem ne desem?

"Öyle dedin.Sözün emirdir polyanna torunu."

Yok lan bu çok... kılıbık oldu.Mesajı silip tekrar yazdım.

"Bunu sen istedin hatırlarsan?"

Bu da çok sinirli oldu. Sinirli değilim ki arkadaş? Mesajı tekrar sildim.

"Sanırım.Baran ve Yağmur'a bağlı.Yine de bekleme.Belki okulu yarın da asarız. -Yağız(Hödük)

Sonunda olduğuna karar verip mesajı yolladım. Ve saniyeler sonra cevap geldi. Hey yoksa cevap için telefonun başında mı bekliyor? Vaov.

"Peki.Ayrıca ünvanını çok hakettiğini söylemiş miydim? -Hira"

Mesajı okur okumaz kahkaha attım ve tüm gözler bana döndü. Ellerimi kütletip yazmaya başladım.

"Söylemedin.Kabul et hoşuna gidiyorum bebek. -Yağız Xx"

Sondaki iki 'x' e bakıp ne tepki vereceğini düşündüm. Öpücük ha? Mesajı yolladım. Bu sefer cevap ışık hızıyla değil de ses hızıyla geldi. Ses daha yavaş ya hani. Engin fizik bilgim. Allahım fiziğin işe yaradığı bir şey buldum. Şükür yarabbim.

"Hoşlanmak? Bebek? Xx? İçki falan mı içtin? -Hira."

Hızla cevap tuşuna bastım.

"Hayır.Ama sanırım seni... -Yağız."

Mesajı yolladım ve bu sefer gerçekten üç saniye sonra cevap geldi. Ne hararetli bir konuşma!

"Beni? -Hira."

Derin bir nefes alıp o büyük itirafı yaptım.

"Özledim. -Yağız."

Ve bu sefer cevap gelmedi. Kız şok oldu sanırım. Bende şok oldum. Bu sıralar hiç aklımda olmayan şeyler diyorum ve ummadığım anda telefonum titredi.

"Bende. -Hira(polyanna torunu)"

Nedense şu tek kelimeye gülüyorum ve heyecanla mesaj bekliyorum. Bana ne oluyor lan?!

╮╰☆╮╰☆╮╰☆╮╰☆╮╰☆╮╰☆╮╰☆╮╰☆╮╰☆╮╰☆╮╰☆╮

Esen'den...

Büyükler kendi arasında sohbete dalmıştı. Eh bana da Bora kaldı.

"Anlat bakalım. Kim bu Yiğit?"

"Ah Yiğit. Anlatmaya kelimeler yetmez." Bora'ya bakınca kaşlarını çattığını gördüm. Kıskandı mı? Valla mı? Biri benide kıskansın. "Bak Bora.Eniştem olmak istiyorsan yapabileceğin üç şey var."

"Nedir?"

"Endişelendirme. Kıskandırma. Özletme. Bunları yap. Yağmur senindir." Bora'nın gözleri sevinçle parladı ve tabağımı alarak tavuğumu kesti. Nazik çocuk. Sanırım. Yani öyle gibi. Sus Esen sus.

"Sen bana taktik ver, dile benden ne dilersen."

"Gerçekten mi? Neden bu kadar isteklisin?"

"Bilmem. Yağmur çok ilgimi çekiyor. Asi, inatçı ve-"

"Dik kafalı. Senin gibi bir 'bad boy' a ilk kez o karşı geldi ve etkilendin, seni değiştirecek falan filan. Klasik olaylar." Bora işi bitince tabağımı önüme bıraktı. "Yanıldın. Bir. Ben 'bad boy' değilim. İki. Daha önce kimseyi öpmedim bile. Ve üç. O sadece dik kafalı değil. Double dik kafalı."

Bu dediğine hem gülüp hem şaşırdım. Kimseyi öpmedim mi dedi o? Valla öyle dedi. Vay arkadaş. Böyle erkek var mı artık ya? Ve bu erkek bula bula Yağmur'u mu buldu? Vurun beni!

"Sende taktik istersen buradayım."

Gülerek söyledi iyi güzel hoşta, ne gerek var mı? Erkeklerin ilgisini çekemiyorum. Onlar benimkini çok çektiği halde. "Hah. Kim için alabilirim ki?"

"Restorandaki garson."

Bu dediğiyle içtiğim kola genzime kaçtı, boğazımı yaktı ve kusma isteği uyandırdı. Ah. Bu ne böyle? "Garson mu? Hangi garson?"

"İsmini sorduğun. Sahi ismi neydi?"

"Enis." Ah ismini niye unutmadım onun? Çünkü gözleri çok güzeldi. Evet bu yüzden. "Bingo! İsmini unutmadın çünkü seni etkiledi."

Hah. Belki öyle. Sonuç her zamanki gibi hiç. Onda bir etkim yok. "Yani."

"Sende onu etkile. Kadınlığını kullan!"

Bunu der demez dirseğimi geçirdim. Ups. Kasıklarına. "Siz topluca benim kısır olmamı mı  istiyorsunuz? Ha öyleyse kısa yolları var, acı çektirmeyin yani!"

Bora acıyla bağırırken Rüya abla ve abim dik dik bana baktı. Tabi her şey Alp abinin gülmesiyle son buldu. Masa kahkahaya boğuldu. Ne var? Refleks olarak ilk oraya vuruyoruz. Kung fu tarzı gibi bir şey. Kickboks muydu ya da? Neyse savunma işte. Zayıf nokta taktiği.

"Bu arada Enis arkadaşımın arkadaşı." dedi Bora.

Bora hala gülüyordu. Ah. Arkadaşının arkadaşı demek? Belki bir şansım vardır ha? "Tanıştır." dedim hızla.

"Nasıl?" dedi şaşkınlıkla.

"Yarın Enis ile beni tanıştır. Bende sana Yağmur'un zaaflarını söyleyeyim." dedim. Bora pis pis sırıttı. Kim bilir neler düşünüyor? Ah. Üzgünüm kuzi. Yavaşça elini sıkmam için uzattı.

"Anlaştık ortak." dedi gülerek. Bana da elini sıkmak düştü. Aman Allahım! Yarın Enis ile mi tanışacağım? Ne yaptım böyle? Gaza getirdi beni pislik! Salak Esen salak...

Continuer la Lecture

Vous Aimerez Aussi

572K 14.5K 15
24/03/2024 tarihinde düzenlenmiştir! "Dedim işte, sen babamızın yüzde 99,9 kızısın." Allah aşkına bu telefonda söylenir miydi? Tamam söyle diyen bend...
181K 3.2K 199
#İlim öğrenmeye çalışanın rızkına, Allah kefildir. #En üstün sadaka, ilim öğrenip sonra da onu başkasına öğretmektir. #Öğrenilen ilim, günahlara kefa...
293K 10.7K 45
Yaşadığı kapalı ortamdan çıkıp, adeta yeni bir yaşam olarak nitelendirdiği yeni hayatına adım atan bir kız. Öfkesini kontrol edemeyen, geçmişinden y...
1.5K 234 6
Birbirinden tamamen kopmuş olan iki insanın yolları tekrar kesişebilir mi? Zaman değil, özlemdi her şeyin ilacı. Tam her şey düzeldi derken nefret t...