Entrika Kraliçesi (LGBT) [ As...

By ScarOfface

138K 5.4K 779

Çetesi olan bir kız. Rüya. Ruhu, içinden çekilmişcesine kaba, acımasız. Bedenini tamamlayacak bir ruhun arayı... More

1. Bölüm - "Önüne Baksana!"
2. Bölüm "Seni Bitiricem!"
Duyuru
3. Bölüm - "Kilit ve Anahtar."
4. Bolum - "Sarhoş."-Yılbaşı Özel-
5. Bölüm "Tehlikeden Uzak, Bana Yakın."
Önemli.
6. Bolum "Ben.. Sadece..."
7.Bolum "Risk."
8. Bolum "Güven."
DUYURU
9.Bolum "Büyüleyici."
Öneri ve Duyuru.
Teşekkür ♥
10. Bölüm. "Dövme."
11. Bölüm. "O Benimle."
12. Bölüm. "Ben... Sana..."
13. Bölüm "İtiraftan Farksız."
14. Bölüm "İki Kız, İki Çift Kırmızı Göz"
15. Bölüm "Sıcak."
16. Bölüm. "İz? Morluklar?"
Duyuru
Duyuru
17. Bölüm "Sen İyi Birisin."
Touch
18. Bölüm "Korku."
(Touch için de Geçerli) Önemli Duyuru (Gecikme)
19. Bölüm. "Senin için."
20. Bölüm "Benimsin." , "Seninim."
Duyuru
21. Bölüm "Yıllar sonra..."
22.Bölüm "Bir şey öğrendim."
Önemli Duyuru.
23. Bölüm "Kendine İhanet."
24. Bölüm "Yakışıklı."
26. Bölüm. "Derin'in ve Cenk'in Oyunu."
WHATSAPP GRUBU

25. Bölüm "İnsanlar Matematiğe Benzer."

2.3K 117 15
By ScarOfface

Onu kendimden çekip, yüzüne bakmaya çalıştım. Başını eğdi. Yanaklarından süzülen gözyaşlarını nazikçe sildim. Tek elimle çenesini kavradım ve yüzünü yukarı kaldırdım. Islanmış gözlerinin beni etkisi altına almasıyla, kalbimin huzursuzluğunu hissettim. Yüzünü okşuyordum. "Neden ağlıyorsun?"

Sanki yüzünü çekmek istiyor da gözleri izin vermiyormuş gibi bir tereddüt içindeydi. "Benim yüzümden..." Gözlerini kapatmasıyla gözyaşları, yüzünde olan ellerimi ıslattı.  "Saçlarını kestin..." Hafif çatılmış olan kaşlarım masum bir hal aldı. Tekrar gözyaşlarını sildim ve saçlarını geriye attım. "Senin yanında saçlarım bir hiç, Derin. Senin için, senin mutlu olman için herşeyi yapabilirim."

Dudaklarımı yavaşça alnına bastırdım. Nazikçe öptüm ve arkama dönerek, aynaya baktım. Ellerimi saçlarıma geçirip, biraz oynadım.

"Biliyor musun, çok hoşuma gitti."

Tekrar eğdiği yüzünü mutlulukla kaldırdı. "Gerçekten mi?" Kafamı 'evet' anlamında sırıtarak salladım. Ona döndüm. Utanarak tek elimi tuttu. "Benim mutlu olmam için herşeyi yaparsın... öyle mi?" Elimi tutan elini kavradım. "Yaparım." Yaklaşıp, dudaklarımı masumca öptü. Aynı yakınlıkta, dudakları dudaklarımı okşarken, titreyen sesiyle fısıldadı. "Herşeyi yapmana gerek yok..." Dudaklarımı tekrar öptü.

"Tek birşey... benden ne olursa olsun vazgeçme, beni bırakma, Rüya."

Bir süre öylece durduk. Kahretsin, ben ona deli gibi aşık olmuştum. Deli gibi... Aniden kollarımı beline sardım ve onu kendime bastırdım.

"Delirdin mi sen? Seni asla bırakmam, Derin. Asla!"

Kollarını boynuma sardı ve tutamadığı gözyaşlarıyla birlikte yüzümün her yerini öptü. Gözlerim dolmuştu. Onu ağlarken görmek istemiyordum, sanki ruhum bedenimden çekiliyordu. Gözlerime bakıp gülümsedi. Ben de ona gülümsedim.

Gerçekten gülümsemeyi özlemiştim... içimden gelerek.

Yarın Sabah, Saat 09:13
Derin'in gözlerinden;

Göğsümden boynuma doğru gelen sıcak hava tüylerimi ürpertmişti. Yavaşça gözlerimi açtım ve göğsüme kafasını koymuş, yakışıklımı gördüm. Bu saç onda o kadar seksi durmuştu ki... şuan onun ellerini kelepçeleyip, kucağına oturarak onu delirtmek istiyordum. Ah tanrım, yine onu arzuluyorum. Hadi ama, o zaten oldukça yaramaz. Sen uslu durmazsan canın çok yanacak, Derin. Çünkü onun uslu duracağı yok.

Tek elimi saçları arasına geçirdim ve nazikçe okşamaya başladım. Yüzüne baktığımda, çatılmış olan şekilli kaşları, ilgimi çekti. Neden hep uyurken kaşları çatılıyor ki... Diğer elimle kaşlarını sevdim. Elim değdiği gibi kaşlarını çatmayı bıraktı. Saçlarını okşamaya devam ederken, gülümsedim.

Koruma içgüdüsü. Kaşları bu yüzden çatıktı her zaman. Bana güven vermeye çalışıyordu. Bir mesaj vermeye çalışıyor. "Benimle güvendesin, seni koruyacağım." artık onu çözebiliyordum. Sert bakışları kaba olduğunu anlatmak istemiyordu ve ben hep bunun farkındaydım. İnsanların birbirini bir problem gibi çözmesi çok güzeldi. Sanırım ilk defa problemlerden böyle bahsetmiştim. İnsanlar matematiğe benziyordu. Her insan bir problemdi aslında değil mi? Hem problem hem de bir başkasının formülüydü insanoğlu. Ve her insanın, bir formülü vardı elbet. Aşk buydu. Karşılıklı olarak, birbirlerini anlayan insanlar. Bunun, cinsiyetle alakası yoktu. O benim formülüm, ben onun formülüydüm.  Onu git gide çözmeye, anlamaya başlamıştım.  

Gözlerini kırpıştırdı ve tatlı uykusundan, en tatlı şekilde uyandı. Gözlerini kısarak gözlerime baktı.
"Sabahın köründe niye kalktın, sevgilim?" Sırıttım.  "Seni izlemek için." Sırıtması git gide büyüdü ve dudaklarıma uzanıp, öptü. Dudakları çok yumuşaktı. Aniden üstüme çıkıp, kıpırdandı ve yorganı hızlıca üstümüze örttü. Kafasını düz olarak göğüslerimin arasına yerleştirdi ve bana sarıldı. Tanrım, çok utanmıştım. "Rüya... başını çevirsene." kafasını kaldırmadan, boğuk gelen tatlı ve uykulu sesiyle, beni geçiştirdi. "Uyudum bile." Utanarak kollarımı beline sardım ve gözlerimi kapattım. Sürekli karnımın kasılmasına ve her kıpırdadığında, heyecanlanmama neden oluyordu. Bir kaç dakika sonra, beni rahat bırakıp başını yana çevirdi. Gerçekten rahatlamıştım. Beni çok heyecanlandırıyordu. Gözlerimi kapatıp, tekrar onunla beraber uyudum.

Saat 12:30
Rüya'nın gözlerinden;

Bir saat önce kalkıp, beraber kahvaltımızı yapmış ve mutfağı toplamıştık. Oturmuş planımızı gözden geçiriyorduk ki telefonum çalmaya başladı. Birbirimize baktık. Telefonu elime aldım.

Hayal arıyor...

Cevap vermek için yana kaydırın.

Al işte. İçimi bir endişe sarmıştı ve suratımdaki ifadenin değiştiğini farkeden Derin, endişeli görünüyordu. "Kim arıyor? " Kaşlarımı çattım ve hızlıca telefonun ekranını ona gösterdim. Gözlerini devirdi ve yutkundu. Telefonu açmam gerekiyor muydu? Bilmiyordum...

Telefonu açtım ve kulağıma götürdüm. Derin beni izliyordu.

"Efendim, Hayal?"

"Bir konu hakkında görüşmemiz gerek, müsait misin?"

"Bir dakika bekle."

"...peki."

Telefonun sesini kapattım ve Derin'e döndüm.

"Görüşmek istiyor."

Saçlarını geriye attı. Gerçekten sinirli görünüyordu. Onu nadiren böyle görüyordum. "Görüşücem ben onunla." bir küfür mırıldandı. Şaşırmıştım. Öylece ona bakıyordum. Bana baktı ve resmen kükredi. "Görüşün." Bu haline hiç alışık değildim ve sanki bana göstermediği bir özelliği vardı. Belki de sinirlendiği zaman, kendini kontrol etmekte zorlanıyordu. Bilmiyordum ama sinirden kıpkırmızı olan suratı bana bunları düşündürüyordu. Ben hep sinirliyimdir ama hiç böyle olduğumu hatırlamıyorum. Tek kaşımı kaldırarak sordum. "İyi de saçlarım?" elini ağzına koydu ve kaşlarını çattı. Düşünüyordu. Aynı noktaya bakarak konuştu. "Benimle evi topladığını söyle, bir kaç saat ertele. Sana peruk alacağız." onu onayladım ve telefonun sesini açıp tekrar kulağıma götürdüm.

"Beklettim kusura bakma."

"Sorun değil, buluşuyor muyuz?"

Derin, eline bir kalem ve defter almış birşey yazıyordu. Aceleyle yazıp bana gösterdi. "Ne için olduğunu sor."

"Ne için buluşacaktık ki?"

"Ah, Cenk hakkında sana birşeyler söylemem gerek."

"Bir kaç saat ertelesek? Derin ile evi düzenliyorduk. Şuan bırakamam."

"Hmmm, peki. Öyleyse bir kaç saat sonra."

"Evet, ben seni ararım. Görüşürüz."

"Görüşürüz."

Telefonu kapattım. Derin, kapattığım gibi dibime geldi ve sorduğu sorunun cevabını istedi. "Ne içinmiş?"

Gayet ciddi görünüyordu. Sanki şuan dalgaya vursam, beni dövecek gibiydi. "Cenk hakkında birşeyler söylemesi gerekiyormuş." İkimiz de endişelenmiştik. Durup dururken ve Cenk'i yeni tanıyorken, ne söyleyebilirdi ki? Gerçekten merak ediyordum. Derin de öyle görünüyordu. Gerildiğini ve negatif enerjisini hissediyordum. Belini kavrayıp, onu kendime çektim ve sarıldım. "Sakin ol güzelim, ben yanındayken sana hiçbirşey olmayacak." Beni kibarca itip, gözlerime baktı.  "Ben kendim için değil, bizim için korkuyorum, Rüya." Saçlarını okşadım. O güzel, tatlı burnunu öptüm. Gülümsedi. "Bizi koruyacağım. Kimse bizi ayıramayacak. Hiç bir engel, seni benden ayıramaz. Savaşırım senin için, bizim için." birbirimize gülümsedik. "Bu savaş iki kişilik." dedi. Nazikçe dudaklarını öptüm.

Aklımda dönüp dolaşan bir soru vardı. Hayal, Cenk hakkında... ne söyleyebilirdi? Neden bana yardım ettikten sonra hayatımdan çıkıp gitmedi ki? Umarım kötü şeyler olmaz. Ben sadece, Derin ile sakin bir hayat geçirmek istiyordum. Neden hep savaşmak zorundaydım?

Yorum ve oylar bölümü daha hızlı getiriyor sanki hmmm 😂

Continue Reading

You'll Also Like

3.1M 46.6K 11
'Umudun gece ise, ay'a tutun.' ∞ (15/08/2018; Başlama tarihi.)
63.3K 4.1K 24
Beni özlediğinde yıldızlara bak.
141K 5.4K 41
İhanetin gölgesinde kalan kadınların intikamı ağır olur. Mecburiyet, kollarını hayatına doladığı zaman susacağını sanır, seni hislerle yanıltır. Ama...
54.1K 4.9K 24
"Delibal, hem şifa hem zehir."