Benim Oğlum

By Kelebbek

690K 30K 2K

Bir gün kapının önünde bir çocuk bulsanız ne yapardınız? #bu isimle yazılan ilk hikayedir More

1-Umut
2-Yeni hayat
3-Bakıcı
4-Anne
5-Oğlum
6-Havuz
7-Haksızlık
9-Sunum
10-Adnan
11-Beklenmeyen
12-Masalım
13-Bana Sarılır Mısın?
14-Ne!
15-Şirket
16-Sevgili
17-Piknik
18-Bazı Sırlar
19-Yaşlı Teyze
20-Yemek (Part 1)
20-Yemek(Part2)
21-Kızlar Gecesi
22-Tehdit
23-Üç Yıl
24-Kaçış
25-Telefon
26-Piknik
27-Kavga
28-Benim Oğlum
29 -Mutluluk
30-Kilitli oda
31-Cenk Babam
32-Naciveyt Ayaba !
33-Ebe!
34-Kriz
35-Alışveriş
36-Asansör
37-Aile Büyükleri Günü
38-Köpek
39-Aliye Hanım
40-Beklemek
Final
Final sonrası
SİZİN DESTEĞİNİZ
Hazine

8-Kahve

15.1K 693 13
By Kelebbek

Masal Emir'e son bir saattir aynı şeyi söylüyordu. “Özür dilemenizi istemiyorum"

Bir özür ona göre yeterli değildi. Ona göre kalp kırılmamalıydı. Onun tek isteği buydu. Ama Emir fazlasıyla kendisini kırmıştı. Yani iş işten geçmişti.

"Bak ben dün çok sinirlendim tamam mı? Bir anda annem hakkında öyle şeyler söyleyince ben mantıklı düşünemedim."

"Düşünememek sizi sorununuz. Özür falan istemiyorum.  Başımdan bir gider misiniz ? Yapmam gereken bir sürü iş var."

"Ben yapma demiyorum ki , sadece özrümü kabul et istiyorum."

"Siz çalışanları, onların kalplerini umursar mıydınız ya ? Hiç hatırlamıyorum, başınıza taş mı düştü? Neyse boş verin ." deyip elindeki tabağı yıkamaya devam etti.

Emir köpüğe elini daldırıp Masal'ın yüzüne sürdü.

"Ne yapıyorsunuz siz? Dün un bugün sabun."

"Seninle uğraşmak hoşuma gidiyor baş belası."

Masal sabırla derin bir nefes aldı. Bu adamla uğraşmak istemedikçe o her seferinde dibinde bitiyordu. Bulaşıkları bitirince salona ilerledi. Umut dikkatle televizyon izliyor, gülüyor, sevinçle ellerini çırpıyordu. Masal oğlunun yanına gidip kucağına aldı ve boynundan öptü. Bu çocuğun kokusuna bayılıyordu.

Kapı çaldığında Masal ayağa kalktı. Bu eve gelen giden neden hiç eksik olmuyordu? Zaten Emir denen bela da işe gitmiyordu kaç gündür. Kapıyı açtığında tedirgin bakışları ile Sevgiyi ve elini tuttuğu Mert'i gördü.

"Merhaba." dedi çekingen bir tavırla. Yıllarca beraber vakit geçirdiği arkadaşını şimdi tanıyamıyordu.

"Hoş geldiniz, geçin içeri." dedi Masal gülümseyerek. Yaşadıklarının acısını bu kızdan çıkarmak istemiyordu. Zaten o bir şey yapmamıştı. Suçlu biri varsa o asla Sevgi değildi. İçeri girdiklerinde Mert hemen Umut'un yanına ilerleyip kucağına aldı. Bu çocuk gerçekten çok sevimliydi.

Sevgi de Mert'in yanına oturup Umut'u seviyordu. Emir yanlarına gidip "hoş geldin." dedikten sonra Mertle beraber bahçeye çıkıp sohbet etmeye başladı. Sevgi ise koltukta , kucağında Umut'u seviyordu. Masal sessizce arkadaşını izliyordu.

Umut Sevginin saçını asılıyor, kendince sesler çıkarıyordu. "Babanlara seni sordum."

"Ne zaman ?" dedi Masal telaşla.

"Merak etme yeni bir olay değil. Ortadan kaybolduğun zamanlardı. Bana cevap bile vermediler biliyor musun ? Yaptıkları şey kapı dışarı etmek oldu. Ve yıllar sonra bir bakıyorum sen bu evden çıkıyorsun."

"Sevgi burada olmak zorundayım, anla lütfen."

"Anne !"

Umut hem annesine sesleniyor hem de ona gitmek için çabalıyordu.

"Oğlun mu ?" dedi Sevgi şaşkınlıkla.

"Hayır, hayır oğlum değil. Sadece beni annesi sanıyor."

Bu eve girdiğinden beri kaçıncı yalanıydı çözememişti. Art arda söylenen yalanların mutlaka bir sonu olacaktı . O son nedense Masal'ın sonu olacak gibiydi. Akşama kadar beraber oturduklarında yemekten sonra gitmişlerdi. Emir hâlâ kendini af ettirememişti Masal'a . Aslında Mertler gelince hiç konuşamamıştı da.

Mutfağa Masal'ın yanına gidip "Bak bugüne kadar çok kişiyle tanıştım, sevgili oldum ama çok odunumdur. Özür dilemekten başka kendimi nasıl af ettiririm bilmem.” dedi.

"Bakın önemli değil. Bana göre önemli olan hatayı yapmamak ama iş işten geçti. Hatanızı anlamanız bile büyük bir lütuf."

Emir gülümseyip "Ben tekrar özür dilerim." deyip mutfaktan çıktı.

Aklına bir kaç gün önce çoktan başlaması gereken çizim geldi. İşe gitmiyordu en azından çizimini hazırlamalıydı. Merdivenlerden çıkıp çizimlerini yaptığı odasına girdi. Masasına oturup gerekli kağıt ve çizim eşyalarına baktı. Başını , iki elinin arasına alıp düşünmeye başladı. Çizimi aklında hazırdı ama daha şaşırtıcı ve yeni bir proje olsun istiyordu. Bu çizim eğer beğenilirse ortaklık yapacağı şirketle beraber çok para kazanacaklardı. Biraz düşündükten sonra masanın kenarında duran kemik gözlüğünü taktı. Çizim yaparken mutlaka dinlendirici gözlüğünü takardı.

Saat erken olmasına rağmen uykusunun olduğunu hissetti ama uyumayacaktı. Uzun zamandır bu çizim yeterince ertelenmişti. Rahatlamak ve stres yapmamak adına telefonundan piyano sesi açtı. Müzik aletlerinin sesini dinlemeye bayılıyordu. Bazen sinir bir adam olsa da çoğu zaman İstanbul beyefendisiydi. Zevkliydi de , her müziği dinlemezdi. Müziğin ahengi kendisini rahatlatırken çizimine başladı.

Masal işlerini bitirdiğinde yukarı çıktı. Erkenden uyumak istiyordu. Koridorun sonuna doğru ulaşan müzik sesleri kulağına doldu. Kim açmıştı bu müzik sesini? Yavaşça sesin geldiği tarafa ilerledi. Piyano sesiydi. Piyanoyu severdi. Kapının önünde durduğunda sesi dinlemeye devam etti.

Kapıyı tıkladığında içeriden tok bir "Gel" sesini duyunca kapının kulpunu tuttu ve yavaşça aşağı indirdi. Emir gözünde gözlükler, gömleğinin kolları sıvanmış, elinde kalem ve dağınık saçları ile oldukça çekici duruyordu.

"Ben sesi duyunca nereden geldiğini öğrenmek istemiştim. Neyse ben yatıyorum."

Emir gülümsedi ve saçlarını karıştırdı. Bu hâli ile gerçekten çok çekici duruyordu.

"Son bir şey isteye bilir miyim ? Bana kahve yapar mısın ?"

Masal başını sallayıp hızla odadan çıktığında genç adam gülümsedi. Bu kızla kavga etmese aslında iyi biriydi ama kavga etmeden yaşayacakları ihtimalini bile vermiyordu.

Masal kahveyi fincana boşaltıp hızlı ve dikkatli bir şekilde merdivenleri çıktı. Az önceki odaya girdiğinde genç adamı çizim yaparken buldu. Genç adam Masal'ı görünce derin bir nefes alıp elindeki kalemi masaya  bıraktı. Neyse ki uzun ve titiz bir çalışmadan sonra çiziminin yarısı bitmişti.

"Ne çiziyorsunuz ?" diye sordu Masal. Bir yandan da elindeki kahveyi genç adama götürüyordu.

"İnşaat projesi, çizimler, falan filan işte."

Masal kahveyi masaya bırakıp "Bakabilir miyim ?" diye sordu.

Genç adam başını sallayıp Masal'a biraz daha yaklaşmasını işaret etti. Masal çizime baktığında gerçekten de beğenmişti. Kağıdın yarısı boştu ama çizilen kısım gayet özenle çizilmişti. Hafif masaya doğru eğilip kolunu masaya dayadı. Kolunda hissetti sıcaklıkla hızla doğruldu. Kahvenin tüm kağıda yayıldığını görünce korkuyla dudağını dişledi.

"Ö-özür dilerim.” dedi hızla geri çekilerek.

Genç adam hareketsizce yaptığı çizime bakıyordu. Kahvenin dökülmesi tamamen kâbustu değil mi? Çizim yaparken masada uyuyakalmıştı. Birazdan uyanacak ve yarım kalan çizimine devam edecekti. Eğer bu olanlar gerçekse Masal'ı öldürmesi ihtimaldi. Her şeyden emin olabilmek için etrafına bakındı. Masal kenarda endişeli bir şekilde mahvolmuş çizime bakıyordu. Yani her şey gerçekti. Kabus falan değildi !

Masal endişeyle Emir'e bakıyordu. Şu an şokta olmalıydı. Yoksa Emir kendisini çoktan öldürmüştü. Emir sinirle elini masaya vurduğunda Masal irkilerek bir adım geriledi. Gerçekten şimdi sonu gelmişti. Gözlerini kapatıp onu öldürecek adamın ayağa kalkmasını bekledi. Duyduğu sesle tekrar irkilerek gözlerini daha sıkı yumdu.

"Masal!"




















Continue Reading

You'll Also Like

100K 4.9K 32
Cennet sevdiği adamın başka biriyle evlenmesini kaldıramaz ve evini,mahallesini terk ederek İzmire teyzesinin yanına yerleşir. 7 yıl sonra babasının...
90.9K 2.3K 90
Arkadaşlar sizin için Buz gibi espiriler hazırladım...lütfen küfürlu yorumlar atmayalım ayrıca kuzenim ile beraber hazırlIyorum yüzden sıksık yeni es...
3K 390 34
Genç, zengin, egoist kahramanımız Ali ve ailesi ile birlikte yaşayan mahalle kızı Ayşe düşünün. İlk başta klişe gelebilir ama hikayenin ilerleyen kıs...
122K 5.7K 30
Masum bir kız Sözüne sadık bir delikanlı Bulunmayı bekleyen Küçük Kız ****** -Esim mi? Esin olacakmış da yanlış mı yazılmış?" dedi ve "tuhaf biraz" d...