to do list :: bieber

Galing kay urnotdead

48.7K 3K 1.2K

❝Sen biraz farklıydın Ellie, gülümsediğinde kıvrılan dudakların,kısılan gözlerin ve ortaya çıkan gamzelerin i... Higit pa

O N E
T W O
T H R E E
F O U R
F I V E
S I X
S E V E N
E I G H T
N I N E
T E N
E L E V E N
T W E L V E
T H I R T E E N
F O U R T E E N
F I F T E E N
S I X T E E N
S E V E N T E E N
E I G H T E E N
N I N E T E E N
T W E N T Y
T W E N T Y - O N E
T W E N T Y - T H R E E
T W E N T Y - F O U R
T W E N T Y - F I V E
T W E N T Y - S I X
T W E N T Y - S E V E N
F I N A L
Ellie Dolley [ 7.5.15 ] - [ 28.1.16 ]

T W E N T Y - T W O

1.1K 76 52
Galing kay urnotdead

klişeler ile dolu ew bölümü oldu;)

4K olmuşuz ay ay ay

Gece ilerlerken birbirine dolaşan bedenlerimiz ve ikimizin de daha fazlasını istemesi kesinlikle harika bir andı. Tanrım, bu çocuk bir türlü yorulmak bilmiyor ve sürekli devam ediyordu.

Fakat yaptığı hareketler beni incitmeyecek kadar yavaştı, aynı zamanda hızlıydı da.

Güneş neredeyse yarım saat sonra gökyüzünde belirecek ve herkes normal hayatlarına kaldığı yerden devam edecekti. O anda Justin, içimdeki hareketlerine son verdi ve benim bir kere daha çığlık atmama neden oldu.

Kendime sakin ol diyordum fakat onun bir eli birleşim yerimizde olduğu sürece bu biraz zordu.

İkimizde çok büyük bir gürültü ile sona geldiğimizde, bedenim daha fazlasını kaldıramadı ve kendimi yatağa boylu boyunca bıraktım. Justin ise benden sonra geldiğinde, yanıma uzandı ve nefeslerini düzenlemeye çalıştı.

Sanırım bu anı asla unutamayacaktım. Yemin ederim şuanda utancımdan onun yüzüne bile bakamayabilirdim. Fakat bakışlarım onun hafif nemli ve sürekli inip kalkan göğsü ile buluştuğunda kendime engel olamayıp alt dudağımı ısırdım. Nefeslerini düzenlemeye çalışıyordu ve bu işte pek başarılı olduğu söylenemezdi. Beni fark ettiğinde yüzünde bir gülümseme oluştu ve ben daha fazla ne kadar utanabilirdim merak etmiştim.

Bir elini belime koyup beni kendine çektiğinde yeniden aynı şeyleri yaşayacağız sanmıştım fakat o üzerimi örttü ve saçlarımın arasına bir buse kondurdu. İkimizde bir şeyler söylemek için çabalıyorduk fakat şaşkındık ve az önce yaşadıklarımız kesinlikle gerçek değil gibiydi.

"Justin.."

Başımı kaldırıp ona baktığımda gözlerimiz buluştu. İşaret parmağı yavaşça yanağında gezinirken belli belirsiz titredim.

"Sen benim başıma gelmiş en güzel gerçeksin."

O anda öyle güzel gülümsedi ki onu gülüşünden öpmek istedim. Uzanıp dudaklarımı onun dudaklarına bastırdım ve beni bir kere daha etkisi altına almasına izin verdim. Bana her bir dokunuşta tüylerimin diken diken olmasını sağlıyordu. Bu kesinlikle anlatamayacağım bir histi ve beni cennetteymişim gibi hissettiriyordu.

Öpüşü derinleşince ellerim ensesine doladım ve beni kendine bastırmasına izin verdim. Saçlarının uç kısımları hafif nemliydi, eh biraz da terlemişti.

Gerçi neyden olduğunu söylememe gerek yok diye düşünüyordum.

O anda ne olduysa, bir anda beni öpmeyi kesti ve gülümsedi. Bunu dudaklarımın üzerinde kıvrılan dudaklarından anlayabiliyordum. Kaşlarımı çattım. Aklından geçen düşünce neyse bilmek istiyordum ve buna da engel olmasına izin veremeyecektim.

''Ne oldu?''

Belli belirsiz geri çekildi ve yüzümü avuçları arasına aldı. Alnı, alnıma yaslı iken, ve nefeslerini tam dudaklarımda hissediyorken, sakin olmak imkansızdı ama söylediklerinden sonra, sakin olmak daha da imkansızlaşmıştı.

''Artık benimsin.''

Dolan gözlerim ve titreyen ellerimi durdurmak imkansızdı. Her şey o kadar fazla iyi gidiyordu ki, buna inanmak da zorlanıyordum. Her şey bir rüya gibi geliyordu ve ben uyanmak istemiyordum. Justin, o büyüleyici sesiyle bir kere daha fısıldadı.

''Artık benimsin Ellie Dolley.''

Bir kere daha dudaklarını dudaklarıma bastırdı. ''Gülüşün benim sevgilim. Gözlerindeki parlaklık, kalbindeki sevgi.''

Hala aptalca sırıtıyor ve az önce yaşadıklarına inanamıyordu. Hatta kalbinin benden daha hızlı attığını iddia edebilirdim.

''Bana bunun bir rüya olmadığını söyle Ellie. Yalvarırım, bu yaşadıklarımızın birer rüya olmadığını söyle.''

Başını göğsüme koyup kalp atışlarımı dinlediği sırada, söylediklerini duydum ve bütün dünya ile bağlantımı kestim. Ağzım yarıya kadar açıldı ve ben ne diyeceğimi unuttum.

''Sen benim başıma gelmiş en güzel şeysin Ellie Dolley. Ve ben sana deliler gibi aşığım.''

Hak etmiyordum. Beni bu kadar çok seven bir çocuğu hak etmiyordum. Tanrım, bu kesinlikle delilikti. Söyledikleri ellerimin titremesini durdurmak yerine daha çok arttırmıştı. Yüzümdeki tepkiyi gördüğünde, dudaklarını bir kere daha dudaklarıma bastırdı. ''Seninle bu şekilde sonsuza kadar kalmak istiyorum.''

Gözlerimi hafifçe kırptım. ''Ama şimdi uyumamız gerekiyor, çünkü gözlerimi açık tutamayacak kadar yorgunum.''

Dudaklarını ıslattı ve başını olumlu anlamda salladı. ''Öyleyse gel buraya.''

Beni tekrardan göğsüne çektiğinde ve kalp atışlarını dinlememe izin verdiğinde, dünya üzerindeki en şanslı kız olduğumu fark etmiştim. Gözlerim kapanırken, onun mırıldandığı bir şarkı, bana ninni dinliyormuşum gibi hissettirmişti.

Kalbimi ellerinin içine koydum, işte saklaman için ruhum. Yapabileceğim her şey için sana izin veriyorum. Ve en iyi hediyem için bana şükrediyorsun. Sen bana amacımı veriyorsun.

Ellerimizi birleştirdi ve hiç ayrılmayacak bir şekilde kenetledi. O anda bakışlarımı oradan alamadım.

Sen benim her şeyimsin. Evet, sen benim her şeyimsin.

---

JUSTIN

Cennette olabilirdim. Kelimenin tam anlamıyla cennette gibi hissediyordum. Kollarımın altında uyuyan bir melek vardı ve ben kendimi ona bakmaktan alıkoyamıyordum. Gözlerinin titreyişi, dudaklarının arasından nefes alışverişleri.

Onu öpmek istiyordum. Onu akşam olana kadar öpmek istiyordum. Tekrardan benim olduğunu söylemek ve yüzündeki gülümsemesi olmak istiyordum.

Parmaklarım, karnında bir daire çizerken, huylandığını fark ettim. Uykusundan uyanmamıştı fakat hala tepki veriyor gibiydi. Çok güzeldi.

Bedeninin yaptığım her bir harekette tepki vermesi, teninin bana değmesi ve dudaklarının benim dudaklarımın üzerinde olması.

Kusursuzdu.Baştan aşağı beni kendine hayran bırakıyordu. Ona her baktığımda, kendime sakin ol demekten başka bir şey yapamıyordum. Ona dokunmayı, dudaklarının arasından benim adımı inlemesini o kadar çok istiyordum ki.

Şu son saatler içinde, her şeyi unutmuştuk. Onun hastalığını, yapılacaklar listesini yada diğer başka aptal şeyleri. Sadece ikimiz vardık. Sadece anı yaşıyorduk ve bu mükemmeldi.

Gözleri hafif aralandığında, gördüğü ilk şey ben oldum ve bu gülümsemesini sağladı. Saat neredeyse öğleye geliyordu. Artık ikimizde bu yataktan kalkmalı ve yıkanmalıydık, eh bu kimsenin umurunda değilmiş gibiydi.

Daha fazla dayanamadım. Dudaklarım onun yumuşak ve pürüzsüz teninde gezinirken, en huylandığı noktayı bulup onu öptüm. Sanırım bütün kızlar boynundan huylanıyor gibi bir kural vardı. Açıkçası, bu işte de iyi olduğumu söyleyebilirdim.

Kendimi ona bastırdığımda, bedeni aniden gerildi ve kalçası yukarı kalktı. Bu gafil avına karşılık, ellerimi belinin iki yanına yerleştirip yavaşça sabitledim.

''Justin, ben.. dayanamıyorum.''

Aslında ilkinden sonra bu kadar istekli olacağını da bilmiyordum. Gerçi hayır diyemedim.

Her şey birkaç dakika içinde gerçekleşti. Üzerimizdeki her şey yeniden kayboldu ve biz yeniden aynı duyguları yaşadık.

Ve o günü, akşama kadar sadece Ellie Dolley'in kollarında geçirdim. Bütün gün, benim saçlarımla oynaması ve arada sırada beni öpmesiyle geçti. Fakat günün sonunda, o uyuyup kaldığında kalkıp üzerimi giyindim .Onun yapılacaklar listesi gözüme takıldığında, elime bir kalem aldım ve arkasına, okuduğunda gülümseyeceği bir kaç çift söz bıraktım.

''Kalbini aç Ellie Dolley,

Sen neredeysen, bir adım arkanda olacağım benim minik papatyam,

Yolun sonuna geldiğimizde, her zaman şunları hatırla:

Kapalı gözler, açık kalpler.

Tek beden, tek aşk.

Bu yolun sonu değil, bu sonun başlangıcı.''

*bu dediklerimi final bölümünde anlayacaksınız tşk.

Ipagpatuloy ang Pagbabasa

Magugustuhan mo rin

320K 32.3K 35
2022 WATTYS KAZANANI Lale lise son sınıfa geçtiğinde düşünmesi gereken tek şey üniversite sınavı değildi. Uğraşması gereken, yeni bir cici annesi ve...
657K 30.1K 70
T A M A M L A N D I √ Abimin arkadaşı konulu bir hikayedir. 🦋 05...; Bir baksan gözlerime, anlayacağım her şeyi; 05...; Beni sevip sevmediğini. 05...
237K 4.1K 3
Derin Gökser, 17 yaşında babasının işleri nedeniyle doğup büyüdüğü ilçeden, evinden ve okulundan ayrılmak zorunda kalır. Duygusal sancıların içinde...
173 50 15
Cenk hayali olan YouTuberlık için tüm baskılara rağmen bir mücadele veriyor bu hikayemiz de vazgememenin amacını anlatacağım