New York'a Giden Çılgın Türk

By lynsln00

1M 66.1K 17.7K

❌LÜTFEN HİKAYEYİ OKUMADAN ÖNCE DUYURU BÖLÜMÜNE BAKIN❌ ♛ Anırmak güzeldir. ♛ *** Abimin odasına doğru i... More

1. Bölüm: ''Bi susmadı çemçük ağızlı.''
2. Bölüm: ''Donla gezdi.''
3. Bölüm: ''Ne taşlar göre-..bak yerdeki taşa çok güzel.''
4. Bölüm: ''Bana öyle bakmayın fille sevişmedim.''
5. Bölüm: ''Dön önüne havuç sokarım gözüne.''
6. Bölüm: ''Ne tür bir salaksın sen, birde yılana isim vermiş.''
7. Bölüm: ''Dıptıs mod'umu açıyorum gari.''
8. Bölüm: ''Maske yapacağım diye felç, güzel olacağım diye rezil oldu mal.''
9. Bölüm: ''Müsadenle kendimi şu camdan atıp geleceğim.''
10. Bölüm: ''İnşallah penseyle sünnet edilir.''
11. Bölüm: ''Police yok mu? Police bey!..''
12. Bölüm: ''Çok tırsıyorum.''
14. Bölüm: ''Bok şekli verilmiş mükellef bir pasta.''
-DUYURU-
15. Bölüm: ''İşe işe, bir güzel sula. Belki fidan çıkar.''
16. Bölüm: ''I am bir suçum no.''
17. Bölüm: ''Hobi arıyorum hacığğğ!''
18. Bölüm: ''Müdürcüğüm geliyor, gaççığın!''
19. Bölüm: ''Geleceğin bestecisiyiz uleynn!''
20. Bölüm: ''Sıradaki görevimiz: Komployu boz.''
21. Bölüm: ''Bende yerindestoplamayankids hastalığı var.''
22. Bölüm: ''Siz evlenebilirsiniz, çünkü sizi tanımıyorum.''
23. Bölüm: ''Şalvarlı Arya ile suşi yapımı keyfisi''
24. Bölüm: ''Biz sadece yer bildirimi yapmaya geldik.''
25. Bölüm: ''Bu dağ gibi bulaşığı Mecnun görse Leyla'dan vazgeçer.''
26. Bölüm: ''Savaş mı istiyorsun?CAMONNNN!''
27. Bölüm: ''Pepeyi bölersen bütün çocuklar sana savaş açar.''
28. Bölüm: ''Uyku istiyorum.Gel beni all!''
29. Bölüm: ''Hastalıktan diecem.''
30. Bölüm: ''Sıtırasızkop ararken sıtırasızinsan bulduk.''
31. Bölüm: ''Korku evi macerası Part 1''
32. Bölüm: ''Korku evi macerası Part 2''
33. Bölüm: ''Masum küçük bir kız çocuğu...''
34. Bölüm: ''Sakatatların ağasıyım. Şadap plis.''
35. Bölüm:"Mevsimlerde coşan mart pisisi almışsın."
36. Bölüm: "Sayende yemek mutasyona uğradı."
37. Bölüm: "Son Türkçe bükücü."
38. Bölüm: "Şuan başarıya yelken açtım, tükürüğünle yelkenimi batırma."
39.Bölüm "Hacı şakir çamurun Aryanaya yaptıkları."
40. Bölüm: "Kadınları sakinleştirme yolları."
41. Bölüm: "Omm, çişim geldi diyom."
42. Bölüm: "Aç bir Arya zombie teyzeye benzer."
43. Bölüm: "Yanlış taşa çarptı."
44. Bölüm: "Siker geçerim."
45. Bölüm: "Susma."
46. Bölüm: "İki odun bizi budun"
Özel Bölüm: 1 "Deli prenses Aryana ve 7 çemçük ağızlı"
47. Bölüm: "Umursamazlık iksiri."
48. Bölüm: "Herkesi kırıyorsun, kendin kırılmamak için."
49. Bölüm: "Bizi unut Arya."
50. Bölüm: "Meteor çarpışması..."
51. Bölümden kesit
51. Bölüm: "Barışmayanın götünde çıban çıksın!"

13. Bölüm: ''Abe kalk iki twerk atak bea.''

21.9K 1.4K 201
By lynsln00

Okuyun gari...

Multimedya >>>> Okuyunca anlarsınız dkasjkas (O çocuğun kıza olan bakışları beni benden aldı sırf o yüzden koydum bu fotoyu dsalfjkas)




''Ayıranı döverim lan!''diye bağırdım. Abim popomu elliyen adamı ağzını burnunu kırıyordu. Bende tabiki izliyordum. Kavga çıktımı izleyeceksin, hem o pislik çocuk haketmişti.

Kavgalı birkaç dakika ardından abimi çocuktan zor ayırdılar. Ama ben bunları ayırmayın demiştim. Sakalımız yok ki sözümüz dinlensin. Aslında silahım olsa sakala gerek kalcağını sanmıyorum.

Çocuğu yerden alıp götürdüler. Eğer götürmeselerdi abim dövmeye devam eder üstüne üstlük bir de polise götürüdü.

Abim yanıma geldi. Burnundan soluyordu.

''Giyme şöyle kıyafetler!'' Göz devirdim. 

Adamdan siniri çıkaramadı sıra baan geldi. Niye erkekler bu kadar korumacı...

''Abi şalvar mı giyeyim? Giydiğim şeylerde kot pantolon ve bluz. Millet kilotla çıkıyor benim abimin dediğine bak ya.''

''Gerekirse şalvar giy Arya. Yoksa bu ibnelerle çok uğraşacağım.''

''Dövüver sende abilerin en afilli conconsuratlı kelkelozu.''dediğimde abim yüzünü buruşturdu.

''Biz kardeş olamayız, sen evlatlıksın Arya.''dedi. Göz devirdim ve ilerledim. İlerde pamuk şeker satan birini gördüğümde pamuk şekercinin yanına yardırdım. Adamın yanına gittiğimde şaşkın şaşkın bana bakıyordu.

''Abi, bana 2 tane pamuk şeker versene.'' Adam anlamayan gözlerle bana baktı. Bakması haklı bikauz adam gevur.

''Two candy.'' Adam gene anlamayan gözlerle bana baktı. Dostum pamuk şeker satıyorsun sen pamuk şeker! Sanki dürüm isteyeceğim amk. Bir anlamadı gitti. Bankta oturan bizim tayfaya döndüm.

''Bora! Lan bu gevurun tohumu beni anlamıyor. İki tane pamuk şeker alamadım.''diye hönkürdüm. Bora gülerek yanıma geldi.

''Diğerini benim için alcan dimi kanks?''dedi sırıtarak.

''Nayır ikisinide kendim gömeceğim.''dedim ve kötü girl kahkalarımı attım. (Atamadı.)

Bora dudağını büzdü ve adamdan pamuk şekerleri istedi. Hem kendine hemde bana aldı. Benimkileri bana doğru uzattığında birini bir elime diğerimi diğer elime aldım ve ikisinden de ısırmaya başladım.

''Yuh! Hayvan gibi yiyorsun. Ulan ayıp ayıp, millet hiç görmemiş sancak.''Omuz silktim.

Pamuk şekerle mücadelemin ardından korku tüneline doğru yol aldık. Ya neden korku tüneli neden. Pamuk şekerlerimi bitirdim ve korku tüneline bindik.

''Abi ben çok tırstım ya, binmesek mi?"Aslında korku tünelinden korkmam ama küçük bir anım yüzünden korku tünelini sevmiyordum. Küçükken babamla korku tüneline girdiğim zaman aklımda canlandı ve yüzümü buruşturdum. Genelde gözüm kapalı ve ıslak bir parmağın alnıma değmesiyle oluşan bir anımdı.

Düşüncelerimden arındım. Alayla sırıtan sarı kelkolozu gördüğümde tekrar düşüncelerimde boğulmak istedim.

''Ay, tabi korkarsın.'' diyen sarı yelloza kötü bakışlarımı attım.

''Ayağımın altına girmek istemiyorsun susucaksın.'' Göz devridi.

Abim sırıttı.

"Şimdi gaza gelir ve biner."

Gözlerimi kıstım ve trene doğru yol aldım.

Trende en öne ben ve Irmak bindik. Arkaya da bizim tayfa. Tren çalıştı ve karanlığın içine ilerledik. Ulan bu korku tünelini icat edenin... babaannesi kaşar.

Karanlığın içine biraz daha ilerlediğimizde tek gözümü kapadım diğeride azcık kısıp etrafa bakmaya başladım.

Karşıma çikimsi bir yaratık çıkınca ''Ya Allah Bismismilllah.''dedim ve suratına tükürdüm. Evet yaratığın suratı tükürük. Ama işin garibi yakışmıştı. Tren ilerlerken hemen hızlı davrandım ve tükürüklü yalama suratla selfie çekindim. Daha sonra instagramda paylaştım.

Birkaç iğrenç yaratık görüp altımıza sıçtıktan sonra tünelden çıktık. Abimler anırarak bana gülüyorlardı. O tükürüklü yalama surat ile selfie çekindiğimden beri gülüyorlardı. Sizene yani dimi? Neden gülüp duruyorsunuz. Göz devirdim ve başka bir oyuncak için ilerlemeye başladım.

İlerdeki bir yığın insan dikkatimi çekti. Bokun üstünde toplanmış sinekler gibi kalabalık oluşturmuşlardı. Bir yere bakıp alkışlıyorlardı. Biraz daha yaklaştım ve dans eden birkaç insan gördüm. Boralar da yanıma geldi. Bora'ya döndüm.

''Abe kalk iki twerk atak bea.'' Şuan kendimi romanlar gibi hissediyordum. Altıma bir şalvar giyeyim, birde twerk attık mı tamam... İnternette rekor kırar anasını.

Şalvarlı gacu izlecileri coşturdu.

Aklıma gelen şeye gülecekken abimin ateşli bakışlarına yakalandım. Kahkahamı yutarken boğazıma kaçtı. Öksürmeye başladım. Abim sırtıma hayvan gibi birkaç defa vurdu. Sürekli olarak da helal helal diyordu.

''Ne twerki lan?! Sıçarım ağzına!''dedi crazy abim. Boralar kahkaha atmaya başladı. Aman gülün çok komik ya.. Burda korkudan götümüz kafamızla yer değişsin, siz gülün. Yalnız götümüz kafamızla yer değiştirdiğini bir an aklımda canlandırdım ve hunharca gülen adamı kıskandıracak şekilde gülmeye başladım.

Düşünsene arka tarafı görebilmek için açık bırakıyoruz. Vücut alışkın olmadığından cereyan yapardı. 

Gülmemle bana dönen abim, bana bakıp göz devirdi.

''Gene başladı ya.'' Kahkalarımı karnımı tutarak durdurmaya çalıştım. Çağla yanıma geldi.

''Kanka neye gülüyorsun? Söyle bizde gülelim.'' Ona piçimsonik bakışlarımı atarken o ifadesiz duruyordu. Aynı öğretmenler gibi 'söyle bizde gülelim' dedi ya. İçine bizim müdür kaçmış belli.

''İçine hoca mı kaçtı? Git okunmuş su filan iç.''dedim ve yüzümü buruşturdum. Göz devirdi.

''He kanka öyle.''




''Ruh çağıralım.''dedim ve biç smile yaptım. Bu sarı yelloz çok mütiş bir şakayı hakketmişti. Sarı yelloz korkulu bakışlar atmaya başladı.

''N-Ne ruhu ya.. Çağırmayalım''dedi kekeleyerek. Öle konuşurken geviş getirecek dangalak ya. Irmak, Çağla ve Bora şakamı biliyorlardı. Ve bu şakayı yaparken yardımcı olacaklardı. Irmak sarı yelloza alaycı bakışlar attı.

''Aa, yoksa korktun mu?'' Aferin kanka böyle devam.

''N-ne.. korkçam.. be''dedi telaşla.

''Tamam. O zaman çağıralım.''dedi Bora lafa girerek. Herkes onaylamak zorunda kaldı ve benim müthiş şakam devreye girdi. Kamerayı önceden bizim odanın bir köşesine koymuştum. Tabiki de bu müthiş şakayı internette paylaşıcağım saçmalama. Sarı yellozun ayaklarını kıçına vura vura kaçtığı videonun replay tuşuna tecavüz etmeyi düşünüyorum.

Etrafa birkaç mum koyduk ve lambayı kapattık. Küçük bir masa koyduk. Üstüne bir fincan koydum. Fincanı otelin yemekhanesinden arakladım susun.

Masanın etrafına oturduk. Ben, benim yanımda Irmak, Irmak'ın yanında Bora, Çağla, abim, Ayaz, Ediz ve sarı yelloz olarak yuvarlak masanın etrafında dizildik.

''Nasıl çağıracağız?''diyen Ayaz'a döndüm.

''Ben çağırırım siz konsentrapasyonumuğ bozmayın.''

''One be?''dedi Ayaz. Çağla göz devirdi.

''Susun artık.'' Derin bir nefes aldım ve konuşmaya başladım.

''Eyyy ruhh!.."dedikten sonra duraksadım. "Gell.'' Ediz kahkaha attı. Sinirle Ediz'e döndüm.

''Sus! Ürkütçeksin kahkahanla, gelmeyecek.'' Ediz mavi bok sıçmışım gibi bana bakmaya başladı. Bu olayı bu kadar ciddi aldığım için şaşkın şaşkın bana bakıyordu. Ee, tabi şaka yapcağımı bilmiyor zalımın oğlu.

Mavi bok sıçmak demişken, ay keşke mavi sıçsam. Herkese bokumla hava atardım. Aklıma gelen şeyle ne kadar çok gülmek istesemde şuan sırası değildi. Paketledim sonra hönkürerek güleceğim.

''Susun çağırıyorum.'' Irmak kolumu dürttü.

''Çağır artık.''dedi fısıltıyla.

''Ey ruh!"duraksadım." Kapıdan gel, bacamız yokkk.''dedim her harfi uzatarak. Bu sefer Herkes kahkaha attı. Göz devirdim. Ayaz;

''Mal, bu noel babamı? Kapıdan da gelmez bacadan da.''dedi ve gene kahkaha attı.

''Bir susun ya konsantrapsyonumuğ bozdunuz.''dedim sinirle.

''Arkadaş konsantarasyon demek istedi.''diye beni düzelten Bora'ya döndüm.

''He işte ondan. Söyleyemiyom ben onu, dilim sevişiyor.''

''Uf artık susun.'' Irmak kolumu dürttü.

''Hadi artık gelsin.'' Benim işaretimi bekliyordu. O zaman masanın üstündeki fincanı haraket ettirmeye başlayacaktı. Fincan masaya doğru kapalıydı. Fincanın içine koyduğumuz mıknatıs sayesinde masanın altından bir başka mıknatıs ile fincanı hareket ettirecektik. Bu şakayı filmlerde çok görmüştüm ve hep yapmak istemiştim, hayalimdi.

''Tamam kanka. Bir kere daha söyleyeyim, içimde kalır bak.''diye bende ona fısıldadım ve ölümü gör bakışları attım. Türk milleti olarak en çok yaptığımız şeydir şu bakışları atmak.

Yalnız inşallah gerçekten gelmez. Yoksa şaka kaka olur hepimiz çok fena sıçarız.

''Ey ruh! Gell ve su sarı yellozu dövv.''dedim. Sarı yelloz cığırmaya başladı. Diğerleri hayvan gibi güldü.

''Ya aşkım bu ne diyor ya.'' Ediz göz devirdi.

''Ruh da döver ya zaten.'' Sadece bunla kalmayacağım sarı yelloz. Öyle bir korkçaksın ki ağzınla kıçın, gözünle ayağın yer değişip etrafta sansürlü bir varlık olarak gezeceksin.

Dikkatleri kendime toplamak için hafif öksürdüm ve tekrar konuşmaya başladım.

''Geldiysen masadaki fincanı oynat.''

Fincan yerinden oynamadığında Irmak'ın bacağını cimdirdim. Irmak masanın altındaki mıknatısla fincanı haraket ettirmeye başladı. Ediz ve Ayaz küfür savurdu. Sarı yelloz öyle bir cığırdı ki östaki borum patladı resmen. Bunun yüzünden östaki borusuz kalacak, doktorun su borusu takmasına neden olacakdı.

''Kulağımı s***** ya.'' Irmak, Çağla ve Bora gülmemek için dudaklarını ısırıyorlardı. Bende ağzımı sımsıkı kapadım. Gülmemeliydim yoksa anlarlardı. Bunları daha çok korkutmak için konuşmaya başladım.

''Seni çağırmamızın sebebi; can sıkıntısı. Biraz konuşalım gitt.''dedim yine son harfleri uzatarak. Irmak gülmemek için dudaklarını daha çok ısırdı. Sıra Bora'ya gelmişti. Bora'ya kaş göz yaptım. Bora görevini yapmak için öne doğru eğildi. Sarı yelloz tekrar cığırdı. Biri şunun ağzına tıpa taksın!..

Bora doğrulduğunda ağzından köpürük gelmeye başladı. Valla mal bu çocuk. Ulan ruh içine girince ağzından köpük mü gelir? Katıksız mal.

Allahım! Neden ben, neden...

Keşke buna söylemeseydim, sıçtı şakanın içine.

''Aha kudurmuş ruh geldi gaçınn.''dediğim an Yeliz cadısı çığlık atarak odadan dışarı çıktı. Ediz, abim ve Ayaz şaşkın şaşkın birkaç dakika Bora'ya baktıktan sonra böğürerek gülmeye başladılar. Bende onlara katıldım. Ayaz, abim ve Ediz de anlamışlar yani. Ee, anlamaları normal. Ağzından köpürük geldi resmen.

Kim ağzından köpürük gelen birinin içine ruh girdiğini sanar ki? Cevap veriyorum; sarı kelkeloz. Zaten önemli olan sarı yellozu korkutmaktı. O da korktuğuna göre gerisi fos.

Ediz bana baktı ve kahkaları arasından konuşmaya başladı.

''Bu da senin başının altından çıkıyor dimi deli?'' Havalı bir şekilde saçlarımı geriye doğru ittirdim.

''Ee, tabikide.'' Ayaz Bora'ya döndü.

''Olum madem şaka yapıyorsunuz ağzına köpürük koymak nedir ya. Azcık korku filmi izle.''dedi ve gene kahkaha attı. Eee, adam haklı. Bora kollarını göğsünde birleştirdi ve suratını astı.

''Ama Yeliz kandı işte, siz ona bakın. Hem n'apıyım anca bunu bulabildim.'' Abim Bora'nın omzuna kolunu attı.

''Ben o ağzında köpürük yapmak için içtiğin şeyi gördüm, o zaman anladım şaka yaptığınızı.''dedi ve kahkaha attı. Ayağa kalktım ve kamerayı gizlediğim yerden aldım. Yarın interneti sallıcaktı bu şaka.




''Arya yeter artık izleme şu videoyu.''diyen abime sikimsonik bakışlarımı attım. Bu kadar komik video nasıl 'gülme' dersin abi!

Kahkalarımın arasından konuşmaya başladım.

''Abi ne yapıyım sarı yellozun o hali çok komik.''dedim ve gene kahkaha attım. Dün geceden beri milyonlarca kez izlemiştim. Her seferinde de kahkaha atıyordum.

''Sen ne delisin be.''dedi Ayaz.

''Tabi canım ne sandın. Bende daha neler var.''dedim elimi çok manasında sallayarak.

''Korkulur senden.''dedi Çağla.

''Tabiki.''dedim ve kahkalarıma devam ettim. İnternete yüklemiştim ve baya bir kişi izlemişti. Kahkalarıma devam ederken Yeliz yemekhanenin girişinde görüldü. Yanımıza geldi ve sandalyeye oturdu.

''Hey Yeliz naber keriz.''dedim ve gene böğürdüm. Yeliz cadalozu sinirle Ediz'e döndü. Ediz ben karışmam bich bakışları atıp omuz silkti. Kız ayaklarını vura vura geldiği gibi çıktı. Bora elinde tepsiyle yanımıza geldi ve oturdu.

''Karnım zil çalıyor.''

''Senin karnın hırsız mı kanka?''dedim ve anırdım.

''Hırsız zili çalmaz bikere.''dedi ve anırdı. Oo kapak yaptı.

''Horsoz zolo çolmoz bokoro.''diye onun taklidini yaptım.

''Ee, bugün n'apalım?''dedi Irmak. Çağla kahvesinden bir yudum aldı ve fincanı masaya bıraktı.

''Oyun filan oynayalım.''diye öneride bulundu.

''Ne gibi?''dedim.

''Tabu, pişti, sessiz sinema, şişe çevirmece filan oynayalım.'' Aslında eğlenceli olabilirdi. Ama bunlar için tabiki abur cubur gerekliydi. Bora da benimle aynı fikirde olduğunu anlayabiliyordum.

''Eee, o zaman super markete gidelim.''

''Abur cubur alalım.''dedim.

Hepimiz ayaklandık. Ediz ve Ayaz'ın arabalarına binerek büyük bir supermarketin önüne geldik. Gerçekten çok büyüktü. Büyülenmiş bir şekilde markete bakıyordum. Abim kafama vurunca yüzümü buruşturdum. 'Etrafa uzaylı görmüş masum köylü' gibi bakma demek istiyordu. Onu hiç takmayarak süpermarkete kekoları kız keserken attığı bakışları atıyordum.

''Cennete düşdüm.'' Borayla birbirmize baktık.

''Allah Allah.''diyip super marketin kapısına doğru koştuk. İçeri girdiğimizde herkes bize bu kekoları kim içeri aldı diye bakıyordu. Bora cipslere doğru koştu, bende jelibonlara doğru...

Abim gene bana 'sen üveysin' diye bakıyordu ama takmıyorum bikauz şuan jelibon ile aşk yaşıyorum.

Bora alışveriş arabasını getirdi. Supermarket çok büyüktü ve ben yürümeye üşeniyordum. Alışveriş arabasının içine Ediz sayesinde oturdum. Ediz beni sürüyordu. Töbes, yani arabayı sürüyordu. Bora ve Irmak cips mips Allah ne verdiyse hepsine üstüme atıyordu. Bende bir jelibon açtım yiyordum. Görenler 'aha dünyanın sonu geldi gaçın.'diye baksalarda hiç takmıyorduk. Çünkü çok eğleniyorduk. Bora kafama cips atınca sinirle döndüm.

''Ulan çok hücreli amip, niye atıyorsun?! Adam akıllı koysana. Koskoca Arya var burda.''

''Pardon apla.'' Ediz'in sesini duyduğumda kafamı arkaya çevirdim.

''Uçmaya hazır ol Arya.''

''Uçur beni bukelamun sıpeydı.''dedim ve önüme döndüm. Ediz market arabasını hızlı kullanmaya başladı. Bora arkamızdan bağırıyordu.

''Yavaş sür yiyeceklerime bir şey olmasın.'' Mal ya. Kola raflarına geldiğimizde durduk. Muzipçe sırıttım. Hep yapmak istediğim bir şeyi yapacaktım. Ediz'e döndüm.

''Ediz bana mentos bul.'' Ediz anlamayan gözlerle bana baktı ve kola raflarına bakıp kahkayı bastı.

''Saçmalama atarlar bizi.''

''Ya git al.'' Ediz gitti ve bir tane naneli mentos alıp yanıma geldi. Arabadan inerken 2345415343135 kere kafa üstü düşme tehlikesi atlattım. Sepet haraket ediyordu, ibne Ediz de tutmadığı için zar zor sepetten indim.

Kolalardan bir kaç tanesini aldım. Marketin çok müşteri bulunan yerlerine koydum. Ediz de bana yardım etti. İnanamıyorum Ediz bana yardım etti. Cidden dünyanın sonu geldi sanırım.

Mentosları kolaların içine atıp hemen ordan uçtum. Ve GÜM... Ediz de patlattı. İşte mütüş bir şey diye ben buna derim. Millet cığırıp kaçıyordu. Ediz'le yerde anırarak millete gülüyorduk. İki görevli bize doğru koşmaya başladı. Ediz'le birbirimize baktık aynı anda bağırdık.

''Kaç lan gaç.'' Market arabasına bindim. Ediz de sürmeye başladı. Önümüze aniden bir çocuk çıktı. Ediz frenleyemedi için arabayı sağa doğru çevirdi. Çitos rafına girişmiştik. Üzerimize 1534864534 tane citos vardı. Cennetteyim uleyn. Ediz yerden kalktı ve yanıma geldi.

''İyi misin?'' Bize doğru koşan iki güvenliği gösterdim.

''Şimdilik iyiyim ama birazdan sikileceğiz dostum.''








Selamın aleyküm bıçızlar. Umarım beğenmişsinizdir. Lütfen vote ve yorum yapın.

Bu bölümde sonlarına doğru fazla ilham gelmedi ama ahsen knkm (@ahsnn_dmrss) sayesinde bölümü bitirebildim. Fikir verdi yavrum saolasın gülüm gfdgdfhdf.Tağam kıroluğa bağladım hdfhdf

Haydi görüşürük.

Deli yazarınız...

imza:>#£#$½^+%/()=?½$3$$£#5'^:#£

Continue Reading

You'll Also Like

3.8K 607 13
İsmail: lovebombing yerine ghosting yiyince erkekler Arda: sırf açılıcam diye ortalığı birbirine kattıktan sonra erkekler Kerem: ardayla sırf abisi...
15.5K 1.5K 65
Siz: Ben sormadan bana hesap verdin. Siz: Bana aşıksın diyebilir miyiz? Otobüs: Seni sevdim aslında. Otobüs: Ama bacım olarak diyebilir miyiz? Siz: B...
2.1K 311 9
Emre:Üç tane kıvırcığa yanıp tutuşan ama karşılık alamayan mallar nerde Kerem:Bizi tanımlama biçimine bak amk
20.9K 1.1K 31
Yiğidim: terörist olup olmadığından emin olmam lazımdı Siz: romantik ortamın içine ettin be Siz: baktın mı bari terörist miymişim Yiğidim: baktım ...