32. Bölüm: ''Korku evi macerası Part 2''

12.7K 1.1K 258
                                    

Bölümün sonunda duyuru yazdım lütfen okuyun.




Kapı zorlanmaya devam ederken buzdolabının üstündeki küçük siyah çanta dikkatimi çekti. Çantayı aldım ve odada bulunan masanın üstüne koydum. Fermuarını açtığımda bizimkiler yanıma doluştu. İçinde büyük bir ayna vardı. Aynayı elime aldım ve aynadaki yansımama bakarak konuşmaya başladım.

'' Ayna koymuşlar. Şifre kesin benim yansımam.'' Irmak güldü ve yanıma geldi.

''Salak salak konuşma. Başka birşey vardır bunda.'' Ayna koymuşlar nasıl başka birşey olabilir anlatsana biraz. Çantayı biraz daha kurcaladım ve bir kağıt parçası buldum. Kağıt parçasının üzerinde yazılar yazıyordu. Irmak kağıdı aldı.

''Sanırım bu bir not.''dedi ve kağıtta yazılanları okumaya başladı. Kafasını kağıttan kaldırdı ve bana baktı.

''Bu notta intar eden küçük kız yazmış. Aynaya her baktığımda onu görüyorum yazıyor. Bu yüzden intar edeceğini yazıyor. Sanırım senin gördüğün kostümlü kız bu mektubu yazan kişi oluyor. Sanırım gizemi çözdük.''(Tamamen sallamasyon gfdgdf fazla ayrıntıya girmedim sonuçta mizah kitabı dslakdas. Ama bu oyun bilgisayar oyunları gibi olduğundan bir gizemi var bu yüzden bende bir şey uydurdum dasldksa)

''Aman çözmüşüzdür.'' dedim geçiştirerek. Aynadaki yansımamla bakışmaya devam ederken Bora'nın yakınmalarını duydum.

''Çok acıktım ben.''diye yakınıyordu. Karnını tuttu ve konuşmaya başladı.

''Dayan midem. Biliyorum şuan iç organlarıma yapışıp tost oldun ama dayan. Bak tost deyince gene acıktım.'' Bora'ya gülüp aynımadaki güzelliği kesmeye devam ettim. Vay be ben neymişim. Şu endama bak. Dünya gibi 360 derece ağır çekimde dönmeye başladım. Kendi etrafımda dönerken açılmış olan bacıklarıma basıp yere sülük gibi yapıştım. Bora bana bakıp güldü.

''Düştün mü lan?''dedi ve anırdı.

''Hayır yer çekimi çalışıyor mu diye kontrol ediyorum.''dedim ve göz devirdim. Ediz hemen yanıma geldi.

''İyi misin?''dedi. Kafamı 'iyiyim' manasında salladım. Ediz elimden tutup beni ayağa kaldırdı. Yerdeki çatlamış aynayı elime aldım. Aynadaki yansımada tavanda yazılan küçük sayılar farkettim. Kafamı yukarı kaldırdım. Sayılar küçük ve tersten yazılmıştı. Doktor reçetesi gibi yazıldığından ters yazıldığını anladım. Tekrar aynayı sayıların üstüne tuttum. Sayılar aynadaki yansımaya vurduğunda bu sayıların şifre olduğunu anladım. Hemen Ayaz'a döndüm ve sevinçle şakıdım.

''Ablanız şifreyi buldu.'' Ayaz hemen yanıma geldi. Bir elimdeki aynaya birde tavana baktı. Bana döndü ve sırıttı.

''Aferin gız deli. Sanırım şifreyi buldun.'' Bora sevinçle üzerime atladı.

''Kurtardın beni bu açlıktan, canım kankam.'' Ediz'e attığım kaçamak bakışlardan Bora'yı öldürecekmiş gibi baktığını gördüm. Ay kıskandı s.s. 

Ayaz buzdolanı yanındaki kutuya şifreyi yazdı ve buzdolabı açıldı. Hepimiz koyun gibi sırayla içeri girdik. İçimden çıkış olması için dua ederken dış kapı ile karşılaştık. Sevinç dansımı yaptım.

''Çıkışş.'' Çölde su aygırı görmüş deve gibi çıkış kapısına bakıyordum. Bir daha böyle bir eve girersem neyim. Kapısızlık beni bitirdi. Bu evde yaşan formalite küçük kız tabikide intar eder. Bu nedir abi odalara şifreyle giriyoruz.

New York'a Giden Çılgın TürkWhere stories live. Discover now