New York'a Giden Çılgın Türk

By lynsln00

1M 66.1K 17.7K

❌LÜTFEN HİKAYEYİ OKUMADAN ÖNCE DUYURU BÖLÜMÜNE BAKIN❌ ♛ Anırmak güzeldir. ♛ *** Abimin odasına doğru i... More

1. Bölüm: ''Bi susmadı çemçük ağızlı.''
2. Bölüm: ''Donla gezdi.''
3. Bölüm: ''Ne taşlar göre-..bak yerdeki taşa çok güzel.''
4. Bölüm: ''Bana öyle bakmayın fille sevişmedim.''
5. Bölüm: ''Dön önüne havuç sokarım gözüne.''
6. Bölüm: ''Ne tür bir salaksın sen, birde yılana isim vermiş.''
7. Bölüm: ''Dıptıs mod'umu açıyorum gari.''
8. Bölüm: ''Maske yapacağım diye felç, güzel olacağım diye rezil oldu mal.''
9. Bölüm: ''Müsadenle kendimi şu camdan atıp geleceğim.''
10. Bölüm: ''İnşallah penseyle sünnet edilir.''
11. Bölüm: ''Police yok mu? Police bey!..''
13. Bölüm: ''Abe kalk iki twerk atak bea.''
14. Bölüm: ''Bok şekli verilmiş mükellef bir pasta.''
-DUYURU-
15. Bölüm: ''İşe işe, bir güzel sula. Belki fidan çıkar.''
16. Bölüm: ''I am bir suçum no.''
17. Bölüm: ''Hobi arıyorum hacığğğ!''
18. Bölüm: ''Müdürcüğüm geliyor, gaççığın!''
19. Bölüm: ''Geleceğin bestecisiyiz uleynn!''
20. Bölüm: ''Sıradaki görevimiz: Komployu boz.''
21. Bölüm: ''Bende yerindestoplamayankids hastalığı var.''
22. Bölüm: ''Siz evlenebilirsiniz, çünkü sizi tanımıyorum.''
23. Bölüm: ''Şalvarlı Arya ile suşi yapımı keyfisi''
24. Bölüm: ''Biz sadece yer bildirimi yapmaya geldik.''
25. Bölüm: ''Bu dağ gibi bulaşığı Mecnun görse Leyla'dan vazgeçer.''
26. Bölüm: ''Savaş mı istiyorsun?CAMONNNN!''
27. Bölüm: ''Pepeyi bölersen bütün çocuklar sana savaş açar.''
28. Bölüm: ''Uyku istiyorum.Gel beni all!''
29. Bölüm: ''Hastalıktan diecem.''
30. Bölüm: ''Sıtırasızkop ararken sıtırasızinsan bulduk.''
31. Bölüm: ''Korku evi macerası Part 1''
32. Bölüm: ''Korku evi macerası Part 2''
33. Bölüm: ''Masum küçük bir kız çocuğu...''
34. Bölüm: ''Sakatatların ağasıyım. Şadap plis.''
35. Bölüm:"Mevsimlerde coşan mart pisisi almışsın."
36. Bölüm: "Sayende yemek mutasyona uğradı."
37. Bölüm: "Son Türkçe bükücü."
38. Bölüm: "Şuan başarıya yelken açtım, tükürüğünle yelkenimi batırma."
39.Bölüm "Hacı şakir çamurun Aryanaya yaptıkları."
40. Bölüm: "Kadınları sakinleştirme yolları."
41. Bölüm: "Omm, çişim geldi diyom."
42. Bölüm: "Aç bir Arya zombie teyzeye benzer."
43. Bölüm: "Yanlış taşa çarptı."
44. Bölüm: "Siker geçerim."
45. Bölüm: "Susma."
46. Bölüm: "İki odun bizi budun"
Özel Bölüm: 1 "Deli prenses Aryana ve 7 çemçük ağızlı"
47. Bölüm: "Umursamazlık iksiri."
48. Bölüm: "Herkesi kırıyorsun, kendin kırılmamak için."
49. Bölüm: "Bizi unut Arya."
50. Bölüm: "Meteor çarpışması..."
51. Bölümden kesit
51. Bölüm: "Barışmayanın götünde çıban çıksın!"

12. Bölüm: ''Çok tırsıyorum.''

22.3K 1.4K 297
By lynsln00

Multimedya >>>> Yeliz. (Arya'nın değimiyle sarı yelloz ya da sarı kelkeloz fsdjfd)


''Arya gelsene buraya.''diye bağırdı Ediz. Yavaş yavaş Edizlerin yanına gitmeye başladım. Adamlardan biri rehineleri tutuyordu, diğer ikisi parayı torbaya koyuyordu. Ulan nerde buranın policesi?! Police yok mu?! police bey!

Yavaş yavaş ilerlerken siren sesleri duyuldu. Sonunda geliyorlar. İnşallah kameramanarda gelir. Televizyona çıkarım gıı.

Rehinelere bakan adam beni farketti ve yanıma geldi. Silahı bana doğru tuttu. Aha şimdi çok fena sıçtım. Sıçmığımla 10 kişilik kat kat, şekilli pasta çıkacak.

Adam silahı bana doğru tutarak;

''Get down.''diye götünü yırtarcasına bağırdı.

''Anlamıyorum manyak.''dedim. Adam silahı anlıma tutmuş bana bakıyordu.

''Get down.''

''Ne diyorsun değişik?''dedim. Etrafıma bakındım.

''Biri şunu çevirsin.'' Siren sesleri çoğaldı. Bir gelemedi bunlarda. Buranın policesi arka sokaklar gibi olay yerine yakın değil. Rıza Baba olsaydı görürdüm ben seni. Adam bırak o elindekini evlat diyerek osbir çeken çocuğu bile dize getirir.

Adam sinirle bana bir şeyler dedi ve silahı alnıma daha çok yaklaştırdı. Bizim tayfaya baktığımda Irmak ağlıyordu. Edizler ise sinirli sinirli adama bakıyordu. Adam beni kolumdan çekti ve kendine yasladı. Oha dayıyor şerefsiz. 'Kafamdaki silahı önemsemiyorsun ama adamın dayamasını önemsiyorsun. Ne deyim değişiksin Arya' dedi iç sesim Hatçe. Sanane benim değişikliğimden sanane. Abim;

''Bırak onu şerefsiz.''diye bağırdı. Abi kaşınma, seni kaşımıyacak olan benim güzelliğime olacak. Ah ah çok gençtim, güzeldim, zekiydim. Daha birçok şey yapacaktım. Abimi çorapla uyandırıp, Ediz'in yemeğine solucan koyup, sarı yellozun cebine un koyup polise şikayet edicektim...

Parayı dolduran adamlar çuvalı aldı ve rehinelere silahı tutarak geri geri uzaklaşmaya başladı. Yalnız o haraketi ben yapsam kesin düşerim. Adamdaki coolluğa bak. Bir hırsız bile benden daha cool. İçimden ağıtlar yakmışken adam beni yere itti ve arkasını dönüp parayı tutan adamların yanına gitti. Polisler gelmeden tüyeceklerdi.

Ediz'e 'kafalarını koparam şu kafirlerin' diye baktığımda anlamış olacak ki kafa salladı.

"Allah Allah." deyip arkası dönük adamların birinin üste çıktım. Adam beni döndürmeye ve küfür etmeye başladı. Silkeliyordu... Ama adamın boynuna kuala gibi sarıldığımdan düşmezdim.

Diğer adamları abim ve Ediz halletmişti. Kahraman olmuştuk.

'New yorktaki banka soygununu çılgın Türkler engelledi' diye televizyona çakacağız. Ünlü olacağım leyn. Türkiyedekiler bu haberi gördüğünde balkona bayrak asan amca gibi bayrakları çıkarıp gururla 'as bayrakları as as' diyeceklerdir.

Polisler geldiler ve içeri girdiler. Abimle Ediz'in haşladığı çocukları aldılar.

Yalnız adam hala beni silkeliyor.

''Ulan gavat ne silkeleyip duruyorsun?! Fadime teyzenin halısına döndüm.'' Adamın elinde silah, sırtında ben vardım. Ve 9.9 şiddetinde silkeleniyordum. Bu nasıl bir ekşın ya. Resmen halı gibi silkelendim. Ulan düşmüyorum işte pes et.

Policeler adamın üstünde ben olduğum için ateş filan etmiyorlardı. Ne düşünceli policeler.. Bunlara polis demiyorum çünkü polis Türkiye'de. Bunlar Amerika'nın polisi olduğundan ve arabalarında POLİCE yazdığı için onlara police diyordum.

Policelerden biri elindeki megafonla bir şeyler dediğinde sırtında olduğum adam bağırdı ve beni gene silkeledi.

''Yeminle üstüne kusarım, görürsün gününü.''diye tısladım. Adam boynundaki kolumu ısırdı. Bırakmak zorunda kaldım ve yere kıç üstü çakıldım. Manyağa bakın! Isırdı resmen ya. Ulan bunu hayvan barınağına verin, kudurmuş bu.

''Ah! Ne ısırıyorsun köpek?!''dedim. Adam bir hışımla beni yerden tutup ayağa kaldırdı. Kolunu boynuma doladı ve kendine bastırdı. Yine dayıyordu... Kafama dayadığı silah ile etkisiz hale gelmiştim.

Kesin şimdi kaçmak için bir şeyler istecekti. Blabla. Yalnız kullanılıyorum burda. Adam beni kullanıp kaçacak, yok ya. Policeler sakin sakin bir şeyler diyordu ama ben dinlemiyordum. Zaten dinlesemde anlamıyacaktım. Bu yüzden hiç dinleme zahmetinde bulunmadım. Anlamıyorsan dinlemiyeceksin arkadaş. Ben ingilizce dersinde de dinlemiyordum, tarihte de, edebiyat da, coğrafyada da... Neden sürekli teşekür aldığımı şimdi anladım. Sadece sayısal dersleri dinlemekle olmuyormuş..

Adam bağırarak bir şeyler dedi. Kafamı azcık sağa çevirdim ve adama baktım.

''Ulan kulağımı s*ktin! Ne bağırıyorsun kulağımın dibimde?!'' Adam bana boş boş bakmaya başladı. Tipini görmek istiyordum ama suratında maske vardı. Boş bir anında almalıyım o maskeyi. Yalnız adam iyiki ne dediğimi anlamıyor. Anlasa şuan helvam kavrulurdu herhalde.

Policelerden biri dibimizde ama bir bok yapmıyordu. Bikauz bana zarar gelmesin. Annem beni böyle düşünemdi police bey.. Bilerek ve isteyerek attığı terliklerle annem birden gözümde canlanmıştı.. Police;

''Surrender.''dedi adama bakarak. Ne dedi acaba. Ay, ekşını kaçırıyorum yetişin gomşular...

''Leave the girl.''diye devam etti. Girl dedi. Acaba kızı bırak sana kız veririm mi dedi? Police sapıklaştı kaçın.. Ya da sadece beni bırakmasını bahsediyorda olabilir.

Police adamı sakinleştirmeye çalışıyordu. Adamın tipini görmek istedim ve kafasındaki maskeyi alıp fırlattım. Adam sinirle bana döndü.

''Bitch.''dedi. Oha bana küfür etti bu.

''Lan ben seni şimdi anana geri tıkmazmıyım.''dedim ve ayağımı geriye doğru atıp bacağına tekme attım. Adam inleyip bacağını tuttu ve gene küfür etti. Kolunu tuttum ve büktüm. Elindeki silah yere düşmüştü. Ayağımla biraz uzağa ittirdim. Hepinizi döverim olum. Sülalenize koyarım tekmeyi. Adam yere çömdü. Etrafıma bakındığımda policeler ve insanlar 575875687 metre açtığı ağızlarıya bana bakıyorlar. Elimi havalı şekilde saçlarımı geriye doğru attım.

''Türk kızıyım olum ben! Bunların ebesine koyarım.''dedim. Police adamı kelepçeledi ve dışarı çıkardı. İnsanlar alkışlamaya başladı. Ve bazıları da kameraya alıyordu. Poz verdim. Şaklaban gibi çıktığım fotoğrafları sonladıran abimin üstüme uçması oldu.

''Kızım ben senin varya..."abimin bu sözüyle aklıma Yıldız Tilbe ve dansı geldi. Kadın fovorim ya.

"Ne baş belasısın sen. Niye adamın üstüne atlıyorsun?! İyisin dimi?''

''Abi biraz daha sıkarsan akciğerim kulaklarımdan, böbreklerim ise ağzımdan fırlayacak.'' Sarılmasını gevşetti. Dolu mesanemi boşaltmışım gibi rahatlamıştım.

Irmak yanıma geldi ve hayvan gibi sarıldı.

''Kafana bir silah dayanınca çok korktum kanka. Ne diye adamı üstüne çıkıyorsun?'' Eh haklı azcık. Biraz kendim kaşınmış olabilirim.

''Tamam ya sıkıldım sarılmayın.''dedim yakınarak. Terli terli sarılıp ter kokusuna marus bıraktılar beni ya. Aslında hırsızların üstüne bizim tayfayı sarılması için salsam adamlar ayaklarını götlerine vura vura kaçar.

"ŞOK ŞOK ŞOK!!! Türk kızı olaya el atar ve günü kurtarır." Yarının manşetleri. Ay gene çok coolum.



''Cubba cubba cubba cubba abi internetlere çıkmışım gıı.''diye anırdım. Abim elimdeki telefonu aldı. Biraz izledikten sonra kahkalarla güldü.

''Birde poz vermiş. Valla deli bu kız.''dedi kahkalarının arasından. Göz devirdim

''Ne var abi ya çok kul çıkmışım. Hem adamları dövdüm hemde poz verdim işte. Çok coolum lanet olmasın.''dedim havalı havalı. Telefonumu abimden aldım ve cebime koydum. Önümdeki yemeğe saldırmaya başladım. Evet daha 2 saat önce kafama silah doğrultuldu ama ben hiç bir şey olmamış gibi yemek yiyebiliyorum. Farkım stilimdir. Bora bana döndü.

''Adam sana silah dolğrultuğu an da canımdan can aldılar.''dedi. Canından can almış olasalardı cansız kalmış olur karşımda yemek yiyemezdin Bora.. Mantığın bitti anlardayım..

Çorabamdan bir kaşık alıp ağzıma sıkıştırdığım ekmekle konuşmaya başladım.

''Ay tabi üzülürsün kankeyto. Sonuçta dünyadan ben eksilebilirdim.'' Ağzımda yemek olduğundan sesim boğuk çıkıp ünlü harfler 'o' halini almıştı. Dediğime güldüler. Ayaz ağzınındaki yemeği yuttuktan sonra konuşmaya başladı.

''Arya bende çok korktum. Daha yeni tanıştık ama seni sevmişim hemen.''dedi. Elimle saçımı havalı bir şekilde ittirdim.

''Eyvallah, beni herkes sever,'' dedim ve ufalanmış ekmeklerden gözükmeyen çorbamdan bir kaşık daha aldım. Ağzımdakini bitirmeden tekrar konuştum.

''Benim canım sıkıldı. Bir şeyler yapalım.''diye devam ettirdim. Ediz ağzını şaşkınlıkla açtı.

''Bir kaç saat önce kafana silah doğrultular sen hiç bir şey olmamış gibi devam ediyorsun.'' Bende aklımdan öyle geçirmiştim. Aklımı mı okuyorsun lan? Uzaylı olduğunu biliyordum..

''N'apıyım Ediz. Kafama silah dayadılar diye karalaramı bağlıyım.''dedim ve göz devirdim. Çağla konuyu değiştirmek için;

''Nereye gidelim.''dedi. Bora ağzı dolu iken konuşmaya başladı.

''Lonoporko godolom mo?'' diye sevinçle şakıdığından ağzındaki yemek kırıntıları firar edip benim suratımda buluştu. Yarebbi şükür diyerek suratımı temizledim. Bora'nın söylediği sözcükleri beynim algılamaya başladığı anda gözlerim lunapark sembolü oldu. Ellerimi sevinçle çıptım ve;

''Evetttt.''dedim. Lunaparka bayılırdım. Her gittiğimdede tehlikeli oyuncaya binerdim ve sikimsonik bir kafayla eve geri dönerdim. N'apabilirim çok seviyorum atraksiyonu, ekşını. Yükseklik korkum olmasına rağmen hepsine binerdim. Öyle daha ekşınlı oluyor valla. Abim yüzünü buruşturdu.

''Tamam gidelim yeterki sen bağırma.''dedi. Ona dil çıkardım. Ediz;

''Tamam gideriz.''dedi.

Yemekleri yedik ve lunaparka geldik. Lunaparkın önünde seviç dansımı yaptığımda abimle Ediz kollarımda tutup beni içeri soktu. Bir kolumdan abim diğer kolumdan Ediz tutmuştu. Ayaklarımı gelişi güzel sallıyor ve 32 diş sırıtıyordum. Taşımaları işime geldi. Arada salak salak dans edip kendimi taşıttırmalıydım. Bikauz Arya olma bunu gerektirir.

Biraz ilerledikten sonra bıraktılar.

''Ya ne güzel gidiyorduk. Hadi devam edin.''dedim ve tekrar taşımaları için kollarımı iki yana açtım. Ama hiç bir şey demeden bilet almaya gittiler. Göz devirdim. Biraz ilerde yüreyen Bora'nın yanına gittim. Bora'yla oyuncaklara bakmaya başladık.

''Burası çok güzel be.''

''Aynen.''dedim. Irmak etrafımızdaki devasa oyuncakları gösterip;

''İlk hangisine binelim.''dedi.

''Valla hepsine bineceğiz. İlk hangisine binceğimiz fark etmez.''dedim. Sonuçta para sıçan bir arkadaş tayfam var. Hepsini binmeden şurdan şuraya gitmem.

Ediz biletleri aldı ve yanımıza geldi. Hızlı trene doğru yürümeye başladık. Ediz p*ç smile attı.

''Bence sen buna binme. Korkarsın.'' Alayla ona baktım.

''Ne korkcam be.''dedim tüm çirkefliğimle. Trenin önündeki kuyrukta beklemeye başladık. Treni görünce yutkundum. Bu Türkiye'dekinin 2345345641423 katı daha büyüklüğündeydi. Yani bağırırken sıçaçağım kesin. Binmesem diye düşündüğümde Ediz o aptal sırıtışıyla bana bakıyordu. Eğer vazgeçersem dalga geçerdi bu pislik.. Malesef ki binicektim. Bize sıra geldi. Boş bir yer bulup oturdum. İçimden hatim indirmeye başlamıştım bile. Olum bu çok yükseklere çıkıyor ya. Birde hızlı olduğunu düşün... Allah! Öleceğim ben kesin.. Kalp fıtığından gencecik halimde gideceğim. Görevliler kemerlerimizi bağladılar ve hızlı tren çalıştı. Çalıştı an ben direk çığlık attım. Yanıma oturan Ediz kahkaha attı. İbneler kralı camış tırstığımı görmek için yanıma oturmuştu.

''Gülme Ediz!''dedim sinirle. Tren yavaş yavaş yukarı çıkmaya başladı. Bunlar ilk olarak yavaş yavaş gidip suyumuza gidiyorlardı. Daha sonra motoru sona alıp beynimizle götümüzü yer değiştiriyorlardı. Yukarı çıktık ve hızlı bir şekilde aşşağıya inmeye başladık. Mart ayında kedilerin sevişirkenki çıkardığı sesler gibi çığlık atmaya başladım. Ediz kahkalarla bana gülüyordu. Aman gül hatrım kalır. Daha çok gül hatta.

Tren hızlı haraket ettiği için sanki bir yere çarpıp havada uçuça geçiçekmişiz gibi geliyordu.

''Anne öleceğim burdağğ! Yetişin gomşular.''diye bağırıyor ve Ediz'e küfür ediyordum. Ekşınlı birkaç dakka ardından tren durdu ve aşşağıya indik. Abimler tipime bakıp kahkaha atıyorlardı. Gülün çok komik. Göz devirdim ve başka bir oyuncağa binmek için ilerledim. Ranger'i karşımda görünce hemen arkamı döndüm ve başka oyuncaya ilerledim. Irmak kolumdan tuttu ve Ranger'e doğru çekiştirdi. İlla bindircek ya. Binmek istemiyorum.

''Irmak ben buna hayatta binmem.''dedim.

''Hepimiz bineceğiz.''dedi. Ediz sırıtarak;

''Korktun mu?''dedi. Olum artık sırıtma. Ağzına jiletle kesip sırıtmak mı zorunda kaldın anlamıyom ki.

''Hayır neden korkayım ya? Binerim..''dedim ve önden önden ilerledim. Arkamdan kahkaha sesleri geliyordu. Çok tırsıyorum. Rangere bindik ve alet çalışmaya başladı. İçimden bildiğim bütün duaları okumaya başladım. Ya aletlerin çivisi gevşemişşse kafa üstü çakılırsak. Ya kemerimiz havada çözülüp kafamızı tavana çarpıp beynimiz patlarsa. Ya bu alet dönerken havaya uçup taa fizana kadar giderse. Hiç düşünmüyorlar bunları..

Alet biraz daha hızlandı ve ters döndü. Tabi benimde kıçım beynime gitti. Çığlık atmaya başladım.

''Ulan götü boklu Ediz! Hep senin yüzünden bindim buna! Ölüyorum anneeğğ, yardım edinn!''diye bağırdım. Ediz'in kahkalarını duyabiliyorum. Herkes çığlık atıyor, cenabet arkadaşımız Ediz ise anırarak gülüyordu. 1-C sınıfından cenabetlikte mastır yapmış Ediz'i alkışlayalım.

Allah'ım sana çok yaklaştım. Öleceğim şimdi.

Bez bebekteki joker gibi çok tırsıyorum deyip bayılmak istiyorum.

Alet durdu. Şuan yeri öpmek istiyorum. Aletten indik ve ben sarhoş gibi yürümeye başladım. Abimler kahkaha atıyordu. Eğlencelri olmuştum ya..

Uzaktan bir sarı yelloz gördüm. Aman yanlış görmüşümdür diye gözlerimi ovuşturdum ve tekrar baktım. Malesef ki yanlış görmemişim. Kaçak kurbanlık dana gibi koşturarak bizim olduğumuz taraf doğru geliyordu. Yanımıza geldi.

''Selağm.''dedi o Türkçe'yi kalt eden sesiyle. Yeminle bu kızın dili farklı. Bu Türk olamaz. Yeni bir dil benimsenmeli buna. 'Selam' dedik adam akıllı. Ediz sarı yelloza döndü ve;

''Hoşgeldin.''dedi.

''Hoşbulduk aşkım.''Oha bunlar ne ara sevgili oldu. Boyun devrilsin emi Ediz. Başka kız mı yokta en sinir olduğum kızla sevgili oluyorsun? Hepimiz şaşkın şaşkın Ediz ile sarı yelloza bakıyorduk.

''Evet sevgiliyiz.''dedi sarı yelloz bana o iğrenç bakışlarını atarken. Banane manyak ne kıskandırmaya çalışıyorsun.

Saçma süprayzdan sonra başka bir oyuncak için pide kuyruğu gibi sıraya girdik. En son ben vardım sırada. Götümün ellenmesiyle hemen arkamı döndüm. P*ç smile yapan bir çocuk bana bakıyordu.

''Ulan sapık ne götümü elliyorsun?!''dedim ve çocuğa kafa attım. Abimler dediğimi duymuş olucak ki polat alemdar edasıyla gelmeye başladı. Adama bir çaktı ve gol oldu. İşte gene ekşın ya.


Selamın aleyküm umarım beğenmişsinizdir. Lütfen yorum ve vote yapın. Beğenilmiyor sanıyorum ve hikayeyi silmek istiyorum. Arkadaşlarımın tehditlerinden korktuğum için tabiki silmemezlik yapmıyorum saçmalamayın lütfen gfhgfshgfjdhfsda. Bu arada bu bölümü @ahsnn_dmrss ve @devonne_winchester e ithaf ediyom.Sizi seviyarram bıçızlar.

Deli yazarınız...

İmza: £#$£#$9%^5+#½{)?=(/½$½23#$

Continue Reading

You'll Also Like

1M 107K 41
İngilizceden nefret eden Han Jisung ve onun ingilizce ögretmeni Lee Minho.
12.3K 678 24
Götten salladığı bir numara?
1.2M 58.3K 53
Numara sallayıp, komutana denk getirmek mi? 07.12.2022 #beyza etiketinde 1.sıra 29.06.2023 #avukat etiketinde 1.sıra 18.01.2023 #hakim etiketinde 1...
9.7K 1.1K 25
Seyran'ın okulundaki mezuniyetin son dakikalarında şişe çevirmece oynanmaya karar verilir. Sıra Seyran'a gelince cesareti seçer ve bilmediği bir numa...