Multimedya >>>> Arya'nın söylediği şarkı. ( Rita Ora- I will never let you down)
Çok mütüşdür dinleyin.
♛
Jack'e yaptığım şakanın ardından odaya gelip yabancı dizi keyfi yaptım.
Jack şakaya biraz kızsada sonra kahkalarla gülmüştü. Ne deyim.. değişik bir tür, herhalde kendisine şaka yapılmasını seviyor. Belki de sünnet şakası hoşuna gitmiştir. Onunda sünnet işinde gönlü olduğunu biliyordum..
Odanın kapısı alacaklı gibi çalınmaya başladı. Mal mıyım da alacaklı gibi çalıyorsun yaw?! Paytak adımlarla kapıyı açtım. Gelen Bora'ydı.
''Naber kanka?''dedi ve içeri daldı. Göz devirdim. Ayı, resmen içeri daldı. Ayıp ayıp..
Jelibonlarımı ve cipslerime uzanınca üzerine uçtum ve beraber yeri boyladık. Şuan biri içeri dalsa basılacağız. Gören de sevişiyoruz sanacak.
''Ulan jelibonlarımdan yiyemezsin!''
''Kanka n'olur yiyeyim lan. Canım çekti. Erkeğim ben, bir yerim şişer.''dedi. Yüzümü buruşturdum. Yalnız hala çocuğun üstündeyim. Üst üste konuşuyoruz. Yeni fantezi geliştirdim.
''Tamam ye.''dedim ve üzerinden kalktım. Bora ile aç boğa gibi tıkınmaya başladık.
''Bak ilk defa cephanemi biriyle paylaşıyorum kıymetini bil.''dedim. Gururla göğsünü kaparttı.
''Saol kanka, seni seviyorum.''
"Bende kendimi seviyorum."dedim ve kıkırdadım. Herkese kolay kolay seni seviyorum diyemezdim. Bir keresinde anneme yanlışlıkla seni seviyarram dediğim için yediğim terlikten sonra bu söz bende şok etkisi yaşatmış olmalı.
Kapının açılmasıyla gelene baktığım. Irmak gelmişti. Irmak'ın arkasına göz gezdirdiğimde bizimkilerin gelmediğini görünce rahatladım. Göt kadar odada nefessiz kalıyoruz. Götümden nefes alıyorum resmen. Irmak yanımıza geldi.
''Hadi hazırlanın karaoke bara gideceğiz.''dedi. Wuhuhuhuhu karaoke yapmaya gidiyoruz. İlk defa karoke bara gidecektim. Aslında buraya geldiğim günden beri gittiğimiz her yer benim için ilk. İlklerimi yaşıyorum Newyork'da.
New york artık benim helalimsin. Wattped'in klişelerine göre iğrenç bir espiri yaptıktan sonra düşüncelerimden arındım ve sevincimi dans ederek çıkardım.
İki patisinin üstüne hoplayan köpek gibi dans ederken odadaki insanların gözlerini kanattığımı düşündüm ve dans etmeyi bıraktım. O köpekler en azından tatlı, ben ise...
Hipopotam beni görse zayıflamışım, kıçımı görebiliyorum diyerek sevinir. Hayvan sevindirmek sevaptır. Allah'ım çok iyi kalpliyim.
''Hemen gidelim kanka.''dedim. Dolaptan kot görünümünde taytımı ve beyaz bluzumu aldım. Kot tayt giymeyi çok seviyordum. Kotlar da beni rahatsız ettiği için kot tayt giyiyordum. Bana kalsa eşofmanla giderim de Irmak kafamı koparır.
Banyoya gidip giyindim. İçeri girdiğimde kimse yoktu. Odadan çıktım. Ama telefonumu unuttum ve geri döndüm. Malesef ki artık kölem yoktu. Aslında Ediz'in köleliğinin bitmesine birkaç saat daha vardı ama jelibonla gandırdı beni sikimsonik bukalemun Ediz.
Ben alışmıştım köleye oysaki. Çok güzeldi. Her şeyimi yapıyordu. Suyumu veriyordu, yemeğimi yediriyordu. Ah ah, özledim valla diye iç çektim.
Kafede oturan abimlerin yanına gitim. İkizler, Deniz, sarı yelloz, Poyraz da bizimkilerle oturuyordu. Bunlarda alıştı iyice bize valla. Kimin sayesinde, bizimkilerle bu kadar yakın oldular acaba.
Yanlarına gittim.
''Nabırsınız lo.''dedim tüm neşemle. İyiyiz dediler ve bara gitmek için ayaklandık. Ediz'in ve Poyraz'ın arabalarına binip bara gelmiştik.
''Sakın şımarma uslu dur Arya.''dedi sevgili(!) abicim.
''Tamam ya.''dedim ve Irmak'ın koluna girdim. Ama tabikide uslu durmuyacağım.
Irmakla millete sikici bakışlar atmaya başladık. Amaç işsizlik. Karaoke yapmak istedim ve adımı yazdırdım.
Fingirdeşme olarak tek bildiğim Çocuklar Duymasın'daki Haluk ve Meltem'in yatak altı fantesiziydi. Ama New york'a geldiğimden beri gözlerim kan ağlıyordu. Etraftaki insanlara 'Allah sizi alsın.' bakışları atmaya başladım.
Sıramı beklerken biraz yaramazlık yapsam iyi olurdu bikauz canım sıkıldı.
Öpüşen çiftin başında beklemeye başladım. 44534354534 dakka bekledim ama bu vıcık vıcık öpüşen çift gene beni fark etmedi. Çan mı çalıyım?.. Düdük mü öttüreyim?.. Osurayım mı?.. beni fark etmeleri için. Bir eğlence yaşatmadılar bana. İnsan tepelerinde dikilen kişiyi fark eder ama bunlar iyice kendilerinden geçti. Ellerimle yüzümü kapadım. Çocuğu olacak be kızın.
''Yuh olum! Ayıp ayıp herkesin ortasında yapmayın bari.''dedim yaşlı teyzeler gibi. Öpüşmelerinden ayrıldılar ve bana baktılar.
''Ne bakıyorsun bön bön gerizekalı. Ayıp ayıp aile var.''dedim. Aslında yok susun. Zaten anlamayacaklar, istediğim kadar dalga geçerim niahha.
''Hey küçük çüklü! Kızı belkide daha önce kimler elledi. Oohoo.''deyip elimi gelişi güzel salladım. Çocuk piç smile yaptı. Lan neden sırıtıyorsun? Belki küfür ettim. Valla mal.
''Nerden biliyorsun küçük çüklü olduğu mu?''dedi. Aha çocuk türkçe biliyor. Aha şekilli sıçtık. Ne tarafa hareket çekiyorum. Şansıma balgamlı tüküreyim, bu nedir ya.
''Yenge güzelmiş, selamlar.''dedim ve oradan topukladım. Bora yanıma geldi.
''Kanka şarkı sırası sana geldi. Git söyle.''dedi.Tamam dedim ve sahneye çıktım.
Rita Ora'nın şarkısını söylemeye başladım. Aslında sesimin ahım şahım bir güzelli yok. Eğlenmek için söylüyordum zaten.
Millet yiyişmeyi bırakıp bana bakmaya ve dans etmeye başladılar. Şarkıyı bitirdiğimde ıslıklarmı dersin alkışlar mı dersin. Bence hepsini dersin çünkü hepsi vardı. Havalı havalı sahneden indim ve abimlerin yanına gittim. Ediz şaşkın bir şekilde;
''Playback mi yapıyordun?''dedi. Göz devirdim. Aynen öyle Ediz, playback yapayım diye teyipten şarkıyı açtım. Teyibide görmesinler diye götüme soktum. Ama teyibi görmüşsün. O zaman götüme bakıyordun. Pis sapık seni.
Düşüncelerim ile adamı katil ile yaparım ayık olun lütfen.
''Salak mısın? Cevabı herkes biliyor, evet öylesin,"dediğimde kıkırdadım.
" Sesim güzel sayılır biliyorum.''dedim ve p*ç smile yaptım. Göz devirdi. Sadece iç sesimle konuşurken mütevazi olmuyorum saçmalama lütfen. Ben hep mütevaziyim.
Poyraz gülümsedi. Niye bana öyle gülümseyerek bakıyorsun zalımın oğlu. Ayranla bıyık yapmışım gibi değişik bir bakışları vardı.
''Mütüş söyledin.'' Sesime yavşıyorlar. Elimi göğsüme koydum ve hafif eğildim.
''Eyvallah.''
Sarı yelloz kıskançlıktan orta yerinde cartttttttt diye yırtılcaktı. Bana korkunç bakışlar atmaya çalışıyordu. Ama çalışıyor işte yazık. Korkunç olduğunu düşündüğü sikici bakışları tipini çok komik yapıyordu. Gülmemek için dudağımı dişledim. Sarı yelloz...Bu kızın adını da bilmiyorum he. Ama bence sarı yelloz daha güzel.
''Ne var canım bende söylerim.''diyen sarı yelloza al qırdın qırdın diye böğüren çocuğa annesinin attığı 'valla mal' bakışlarını atmaya başladım.
''Git söyle.''deyip p*ç smile yaptım.
''Yok sıra filan bekleyemiyeceğim.''dedi. He öyle bende yedim zaten.
''Ya tabi ne demezsin.''
Ediz çiş gibi bir şey içiyordu. Anırarak gülmeye başladım.
''Lan Ediz! Seni kakalamışlar. İşeyip içki diye satıyorlar, sizde içiyorsunuz.''dedim ve daha çok anırdım. Göz devirdi.
''Ne saçmalıyorsun?''
''Saç malanmaz taranır cahilin tohumu.''dedim ve gene anırdım. Göz devirdi ve çişten içti. İlla çiş içmek istiyorsan işe iç Ediz. Ne diye paranı çarçur ediyorsun? Mantıklı Arya'ya iç sesim tarafından Mantı-akıllı ödülü verildi. Espiriyi anladınız mı? Mantı hamurdan yapıldığı için hamur beyinli demek istiyorum. Ama salak gibi bunu kendime diyorum.
Kimse beni takmadı ve dans etmeye başladı. İyi be takmayın zaten, ben takı değilim. Ah bu gün yine çok espiritüelim, lanet olmasın.
Sarı yellozun boş bakışlarını, abimin edepli dur bakışlarını Ediz'in qarı yok mu? diye etrafa attığı bakışlarını, Ayaz kız ile dans ederken 'karıda erik gibi kütür kütür' diye attığı bakışları, Bora çikolataya seninle imam nikaha qıyacağım, helalim olacaksın diye attığı bakışlar ardından sıkıntıyla üfledim. Irmak ile otobüste iki teyze arasında sıkışmışız gibi put gibi dikiliyorduk.
Sıkılmıştım...
Barmenin yanına gittim. Tabureye oturdum ve adamı çaktırmadan süzmeye başladım. Çocuk çok daş susun.
Yanıma biri oturunca oturana baktığımda küçük çüklü dediğim çocuğu gördüm. Hemen çocuğa arkamı döndüm ve küfürler etmeye başladım. Arkamdaki çocuk kahkalarını duyabiliyorum. Anırıyor birde şerefsiz. Tanımadığım çocuğa bile rezil oldum amk. Bu nasıl hayat. Dırıp dırıp lanet olsun bu hayat lanet olsun bu rezillik.
''Adın ne?''dedi arkamdaki çocuk. Neden türkçe biliyorsun neden. Ne olurdu gevur olsaydın. Tatlı bir yüz ifadesi alarak arkamı dönüm.
''Arya,''dedim.''Senin.''diye devam ettirdim.
''Kıvanç,'' Vay güzel isim.
''Memnun oldum.''dedi. Ona 'sen ciddi misin değişik?' bakışlarımı attım. Çocukla az önce dalga geçmiştim gelmiş memnun oldum diyor ya. Allah'ım gör şu kulunu, hep mi salak çıkar karşısına.
''Şarkı söylerken duydum. Sesin güzelmiş''dedi. Vay kızla sevişmeyi bırakıp beni dinlemiş, helal olsun. Dedim ben size mümin bir kişi olduğumu. Bakın görün sesimle bile adama doğruyu gösteriyorum. Hey gidi ben.
''Saol, biliyorum.''dedim her zamanki mütevazi halimle. Güldü.
''Ne işin var senin buralarda. Buraya göre fazla masumsun.''dedi. Çocuk wattpad hikayelerinden fırlamış. Boroyo goro fozlo mosomsun. Sanane benim hayatımdan sanane. Belki bad boy bulmaya geldim. Sanane yani...
''Sanane. Hem nerden biliyorsun masum olduğumu?''dedim tek kaşımı parmağım yardımıyla kaldırarak. Tamam, Allah'a şükür elime erkek eli deymedi, masumuzda bu nerden biliyor?.. Bak işkillendim ben. Kesin aşık bana bu. Önceden takip filan etti. Ay elden gidiyorum yetişin.
''Tavırların. Etrafa baktığında öpüşen çiftleri görünce kızarman filan. Eminimki hiç içki bile içmedin.''dedi. Dartt yanlış cevap, içki içtim. Yanlışlıkla olsada içtim.
''İçtim.''dedim. İnanayım mı? diye baktı. İnan amk diye bende karşılık verdim. Ne güzel bakışlarla konuşuyorum elin çocuğuyla.
''O zaman al bunuda iç.''dedi elindeki içkiyi uzatarak. Ulan bu çişimi içiyim ben. Hayatta içmem, kusarım.
"Müessesemde sidik barındırmıyorum."diyerek bardağa doğru elimi uzatıp dur yolcu bakışları attım. Kıvanç hayvan gibi gülünce depremler oldu, tusunami çıktı. Keşke sidiği içseydim diye düşündüm.
''İşte içmeyeceğini biliyordum.''dedi. İlla içirecek kafir. Lanet inadım yüzünden bardağı aldım ve kafama diktim. İşte kafamdaki kuşlar kolbastı oynamaya başladı bile. Olum benim bünyede hiç sağlam değil lan. Bir bardak içeyim balyozla kafama kafama vurmuşlar gibi hissediyorum. Hıçkırdım. Kahkaha attı. Hıçkırdığım için kahkaha attı. Ay mal...
''Bak sarhoş oldun bile.''
''Olmadım ben -hığk- sarhoş -hığk- marhoş -hığk-.''diye zorla konuştum.
''Bal gibi sarhoş oldun işte.''
''Ol-.. hığk ma-.. hığk dım.. hığk.''dedim. Gene kahka attı. Etrafıma baktığım da herkes iki kafalıydı. Mutasyona uğramışlar. Kahkaha attım. Kıvanç 'neden gülüyo bu deli' diye bakmaya başladı.
''Gel dans edelim.''dedim ve ayağa kalktım. Dans etmeye başladım.Kıvanç da bana ayak uydurdu.
''Güzel dans ediyorsun.''dedi.
''Tabi canım ne sandın.''dedim. Birden 450 derece açıyla döndüm. Evet bir tam tur döndüm sonra birde 90 derece fazladan. Kendimi tazmanya canavarı gibi hissediyorum.. Sinirle;
''Ulan burnuna kalem sokup beynini deştiğimin çocuğu! Kim döndürdü hayvan gibi?!''diye tısladım. Sarhoş olduğum için konuşurken hıçkırıp durmuştum. Eminim karşımdaki anlamak için sözlük filan çıkarmıştır.
Karşımda abimi görünce şirince gülümsedim. Abim sinirli sinirli bana ve Kıvanç'a bakıyordu. Aha hem şekilli hemde katkat sıçtım. Vay be pasta yaptım sıçmığımla. Gülmemek için dişimi ısırdım. Abim çok sinirli döverdi valla.
''Ana -hığk- abimmiş.''dedim ve tekrar şirince sırıttım. Yandın Arya yandın. Abim senin götüne şiş takıp kamp ateşinde kızartıcak. Kızarmak için çok gencim... Abim;
''Arya bu kim?''dedi dişleri arasında.
''Kim kim abi?''dedim. Amaç salağa yatmak.
''Dans ettiğin p*çi tanıyor musun?''diye sinirle tısladı.
''Hop hop düzgün konuş.''diye lafa dalan Kıvanç'a 'Öleceksin sus bence' bakışları atmak için Kıcanç'ın iki kafasından birini seçmeye başladım. Abimin burnundan çıkan dumanı gördüğümde araya girip;
''Yeni tanıştım -hığk- Bu Kıvanç''dedim çocuğu göstererek.
''Bu da -hığk- abim.''dedim abimi göstererek.
''Ne işin var senin bu itle.''
''Aa, abi -hığk- hiç işim yok -hığk- Hadi gidelim.''dedim ve yürümeye başladım. Kafamdan tutup 270 derece döndürdü. Abim de iyice delirdi. Çember gibi çeviriyor beni.
''Hiç bir yere gitmiyorsun!''dedi. ''Bu çocuk kim farkında mısın?..''diye devam ettirdi. Obamanın torunu filan mı?..
Abim sinirli sinirli Kıvanç'a bakerken Kıvanç göz devirdi.
''Arkadaşıyım işte uzatma.''dedi bıkkınlıkla. Valla kaşınıyor. Abi izin verdim kaşı. Edizlerde yanımıza geldi. Yalnız Ediz de, Ayaz da kızgın. Bora bile sinirli lan. Adama her an dalabilirler. Benim bir an önce sıvışmam lazım.
''Ulan p*ç senin ne işin var burda?!''diye bağıran Ediz'i ilk defa bu kadar sinirli görmüştüm. Kırmızı görmüş boğa gibiydi çocuk resmen.
''Sen kime p*ç diyorsun lan?!''dedi Kıvanç
''Sana.'' Oo göt oldu. Kahkaha attım. Hepsi bana baktı. N'apıyım göt oldu. Biraz laf dalışı yaptılar. Bende onları izliyordum. Bu Ediz'in de ağzı ne bozukmuş, yeni küfür öğrendim lan.
Olaya el atmaya karar verdim ve bağırarak ''Aranızda -hığk- milka sevmeyen var mı?''dedim. Herkes bana baktı. Ne bakıyorsunuz? Ortamı yumuşatıyorum şurda. Yumuşatıcı dökmediğime dua edin. Aklıma gelen şeyle gülmeye başladım. Ediz sinirle kolumdan tuttu ve dışarı doğru sürükledi. Kesin milka sevmiyor bu. Zevksiz milka sevilmez mi.
''Ya ne sürüklüyorsun?'' Dışarı çıktık.
''Onunla ne işin vardı.''diye tısladı. Göz devirdim.
''Sanane -hığk- ya.''dedim. Başım ağrıyordu elimi başıma koydum ve bara doğru yürümeye başladım. Ediz kolumu tuttu ve kendisine çevirdi. Wattpad hikayelerine mi özendin Ediz? Resmen bana fındık kıran balesi yaptırdılar ya. Gelen döndürüyor giden döndürüyor..
''Onu tanıyor musun?''dedi.
''Evet tanıştık.''dedim bıkkınlıkla. Ne uzattınız ya. Gören adamı 244254534343 tane leşi olan katil sanacak.
''Uzak duracaksın ondan.''dedi.
''Sanane Ediz.''dedim.
''Uzak duracaksın işte.''dedi. Yaw hehe deyip geçiştirdim. Yürümeye başladık. Ben şarkı söyleye söyle yürüyordum.
''Acayip hayvanlara -hığk- benziyirsen. Acayip -hığk- hayvanlara benziyirsen''diye anırdım. Ediz yüzünü buruşturdu.
''Arya kulağımı siktin.''dedi. Hemşireler gibi Şşşş yaptım.
''Sus şurda -hığk- şarkı söylüyorum, bölme.''dedim ve şarkıya devam ettim. Göz devirdi. Çocuk artık sırıtmıyor bir alkış alalım. Botoksu patladı herhal. Aklıma gelen şeyle anırmaya başladım. Ediz bana 'yine başladı tipine soktuğum' bakışları atmaya başladı. Takmıyorum istediği bakışı atsın.
Ediz önden önden yürüyordu. Bende arkadan pepenin kardeşi bebe gibi yürüyordum. Bir öne bir arkaya saçma sapan yürüyordum. Yürüyüşümü düzeltim ve birden koşup Ediz'in sırtına atladım. Düşmedi p*ç. Ben sıçmık gibi yere yapıştırmak istiyordum ya. Uf hevesim kaştı.
''Üstüme çıktın Arya.''dedi.
''Evet.''dedim. Umursamazlık seviyem: 578534. Sırtından indirdi ve bana doğru döndü. Çok yakındık. Eğilse öpüşcez. İnşallah ağzım soğan kokuyordurda iğrenir bu yakınlık son bulur, amin.
''Neden farklısın Arya?''dedi. Konuşurken nefesi suratımı yalıyordu. Aklıma gelen şeye bak Allah'ım ya.
''Yani annem ve babama sormalıyız. Malum günde -hığk- çorap mı taktı bilemeyeceğim. Bazen bir sonraki sperme yok verseymişim diye düşünüyorum.'' diye zorla konuşup kıkırdadım. Ediz kahkaha attı.
''Hayır onu sormuyorum, ne fesatsın ya,"deyip güldü.
"Neden böyle çocuksu davranışların filan var. Neden böylesin?''dedi. Ne bileyim amk. Böyleyim işte beğenmiyorsan sie.
''Ne bileyim.''dedim. Sırıttı.
''Ama seviyorum bu hallerini,''
''Hep böle kal olur mu?''dedi. Cıkladım.
''Olmaz Ediz, doğaya aykırı. Bende hep böyle kalmak isterim ama bir gün hepimiz yaşlanacağız.''dedim. Kahkaha attı.
''Öyle demek istemediğimi biliyorsun.''dedi. Sırıttım. Bakışlarını gözlerimden dudaklarıma kaydırdı. Oha haram öpme sikerim nokta. Öpebilir miyim? diye bakışlar atıyordu bana. Öpme sikerim diye attığım bakışları gel sevişelim diye anladığı için dudaklarıma küçük bir öpücük kondurdu ve geri çekildi. Ellerini cebine koydu ve yürümeye başladı. Öptü mü o beni? Tükürük alışverişi yaptık mı? Ulan gitti ilk öpücük. Aslında ilk yeri öpmüştüm ama yer bir insan değil. Ama şimdi bir düşündüm de Ediz de bir insan değil. Arafta kaldım..
Hayır ilk öpücüğüm Ediz'e gitmedi, yere gitti. Banane yere gitti. Allah'ım neden öptü şimdi bu beni. Dondum kaldım. Ediz bana seslendi. Kendime geldim ve yürümeye başladım.
♛
''Ediz inşallah orangutanla sevişirsin,''
''Ya ne olur dün neler oldu anlat.''diye yakındım. Dün sarhoş olmuştum ve şimdi de hiç bir şey hatırlamıyordum. Ediz p*çi de anlatmıyordu. Lanet girsin ya.Ediz;
''Olmaz söylemem. Sarhoş olmasaydın.''dedi ve güldü.
''Ama merak ediyorum söyle.''
''Hayır söylemeyeceğim.''dedi. Ellerimi göğsümde birleştirdim ve piçimsonik bakışlarımı atmaya başladım. Yemekhanede oturmuş Ediz'e dün neler olduğunu anlatmasını istiyordum. Ediz ibneler kralı olduğu için anlatmıyordu. Bir kaç dakika sonra abim yemekhanenin girişinde göründü. Babamla telefonda konuşmak için dışarı çıkmıştı. Artık ne konuştularsa... Yanıma geldi.
''Arya ben bankaya gidiyorum. Babam para yatırmış alıp geleceğim. Edizlerin yanından ayrılma.'' Aha para geliyor. Yaşasığnnnnnnnn. Hemen oturduğum yerden kalktım ve abimin koluna yapıştım.
''Paraları cebine indiri gandi yapma diye bende geliyorum.''dedim ve şirince sırıttım.
''Tamam.''dedi. Masada hayvan gibi tıkınan camışlara döndüm.
''Sizde gelsenize bankadan sonra gezeriz.''
Herkes onayladığında ve yemekhaneden çıktık. Poyraz ve ikizleri bugün hiç görmemiştim. Sanırım onlar bize katılamayacaktı. Arabaya bindik ve küçük bir bankaya geldik. Abim;
''Siz şu kenarda oturun ben hemen parayı çekip geliyorum.''dedi ve yanımızdan gitti. Bizde kenarda bulunan boş yerlere oturduk ve abimi beklemeye başladık. Irmak'a döndüm.
''Kanka sence burası hiç soyulur mu?''dedim.
''Saçmalama kanka ya. Kim soyar burayı, küçük bir yer.''dedi. Belkide küçük bir yer olduğu için soyulması kolay olur diye düşünürler ve buraya soyarlar. Yine çok zekiyim kahretsin. Ben hırsız olsam paraya para demem mani derim bikauz daha cool. Burayı soyarlarsa hepimizi dıkşın dıkşın yaparlar. Hepimizin pekmezi çıkar. Olum ne ekşın olur be. Ayağa kalktım. Irmak;
''Nereye.''dedi
''Abimin yanına gidiyorum. Parayı indiri gandi yapmasın. Bi kolaçan edeceğim.''dediğimde gülerek kafasını salladı.
Tam o sırada kafalarına maske takmış 3 tane silahlı adam içeri girdi. Cenabet miyim neyim?.. Düşündüm gerçekleşti işte. Şansıma duble balgamlı tüküreyim ya. Adamlar silahı bize doğru tuttu herkes cığırmaya başladı. Ben ortada duruyordum. Adamlardan biri;
''Do not move, this is a robbery'' (Hareket etmeyin, bu bir soygundur.)dedi. Ne dedi şimdi bu bütün ekşını kaçırıyorum.
'Düğündeki teyzeler gibi haydi eller havaya oturmak yok diyecek değil ya. Soygun olduğundan filan bahsediyordur cahillerin bile yüz karası Arya.'diyen iç sesime hak verdim.
Ellerinde silah olduğu için biraz tırstım ama böyle daha ekşınlı oluyordu. Millet cığırdı ve yere çömdüler. Etrafıma bakındığımda abim bana doğru gelmeye çalışıyor ama adamlar engelliyordu.
''Arya gelsene buraya.''diye bağırdı Ediz. Yavaş yavaş Edizlerin yanına gitmeye başladım. Adamlarda biri rehineleri tutuyordu ikisi parayı torbaya koyuyordu. Ulan nerde buranın policesi. Police yok mu?Police beyy. Yavaş yavaş ilerlerken siren sesleri duyuldu. Allah geliyorlar sonunda. İnşallah kameramanlar da gelir. Televizyona çıkarım gıı. Rehinelere bakan adam beni farketti ve yanıma geldi. Silahı bana doğru tuttu. Aha şimdii çok fena sıçtım. Sıçmığımla 10 kişilik kat kat, şekilli pasta çıkacak.
♛
Ekşın daslkjfaskl değşiklik yapıyım dedim dasldks hep klişelerden sıkılmışsınızdır birazda farklılık olsun dimi dsladkl umarım beğenmişsinizdir yafrılarım.
Selamın aleyküm umarım beğenmişinizdir votelerinizi ve yorumlarınızı bekliyorum gsdgsd
Deli yazarınız...
İmza: '^:+^'4£#$$#6½7[]^+'^'^+