Aşkıma Sahip Çıkamadım(Düzenl...

Door zmyaseminn

16.7K 1.6K 229

Kirli geçmişi yüzünden eskilere çizgi çekip yeni bir kişiliğe bürünen Bulut Soykan. Aşkından hastaneler düşen... Meer

Acı Gerçekler..
Kuzen
Rüya
Tanışma
Oyun
Selin
Karanlık
Kimdi O?
Acı ve Hüzün
Sana İhtiyacım Var
Karşılaşma
Senden Nefret Ediyorum
Kavga
Sarhoş Bulut
Parti
Buluttan..
Uzay&Yağmur
Polisler
Huzur
Göl Kenarı
Beni Bırakamazsın!
Oyun Başlasın
Senin Yerin Benim Yanım
İddia
Doğum Günü
Annem...
Gitme
Büşra&Mert
Resimler
Ben seni aldatmadım !
Doktorlar
Efecan
Korku
Ben Ölürüm Yeter ki O yaşasın
Esin&Bulut
Yeni Hayatlar
Merak Et İyi Değilim
Özlem
Benimle Evlenir misin?
Seni İstiyorum Soykan
"Onu Çok Özlüyorum Ördek.. "
Luna Park
Benim Çatlağım
Sert Yumruklar
İsteme Merasimi
Bekarlığa Veda
Büyük Gün
Affedersem Benimle Kalır Mısın?
50.Bölüm&Veda (FİNAL)
¤EK BÖLÜM¤

İz

167 15 2
Door zmyaseminn


(Multimadia Bulut'un kolunda ki dövme)

(Şarkı-Gülşen-Emrin Olur)

Bulut'tan...

Camdan aşağıya süzülen su damlalarına baktım dikkatle.Havadan inen su taneleri kendine özgür bir yol çizmiş ve o çizgiden usulca akıyordu.Küçüklüğümden adet edinmiştim kendime bu anı.Yağmur akıntılarını seviyordum.Çocukken hemen pencerenin kenarına koşardım sırf o damlaları izlemek için.Cama değerken çıkardıkları tiz sesler hep bir gülümseme yayardı yüzüme.Yağmur,bulut sayesinde akardı yer yüzüne.Sanırım su damlalarını sevme nedenlerimden biride buydu.Yağmur ve Bulut evrenin olmazsa olmazıydı.

Sonunda Yağmur akıntıları durunca,yaslandığım duvardan yavaşça doğruldum.Saat sabahın 6'sıydı.Gördüğüm kabus bütün uykumu alıp götürmüştü.Kabus tam anlamıyla çıldırmama sebep olmuştu çünkü Yağmur ölüyordü ve ...

Yumruğumu sıkıp duvara vurdum.Son zamanlarda sık görür olmuştum bu kabusu.Derin bir nefes alarak,masanın üstünde duran ilaçlarıma uzandım.Alnım ter içindeydi.Ellerim ise çarşafı sıkmaktan kızarmıştı.Yağmur damlalarına bakarak sakinleşirim sanmıştım fakat olmamıştı.Artık hiçbirşey fayda etmiyordu beni sakinleştirmeye.Elimde tuttuğum iki hap bile 1 saat zor etkisini gösteriyordu.Endişe ediyordum bir yandan.Çevremde bulunan insanlara zarar verme oranım yüksekti.Doktor insanlarla ilişkimin sıkı olmamasına özen göster demişti.Yağmur ne olacaktı ? O benim yakınım değil,kalbimdi.

"Bulut?"

Adımı söyleyen uykulu sese baktım.Yağmur sayıklıyordu.Hapları ağzıma atıp,su şişesini dikledim hemen.Yatağıma geçtiğimde gözlerimi kapadım zorla.

****

"Yağmur yağıyor seller akıyor,arap Mert kıçını sallıyor."

"Ya sabır!"

Kulağımın dibinde ki seslerle,kaşlarım çatılmıştı.Elimle gözlerimi ovuşturup,görüş açımı netleştirdim.

"Sabah sabah bir uyutmadınız."

"Hemşire birazdan gelir.Serumu yerken uyanırdın bak ne güzel biz uyandırdık."

"Sanane benim serumumdan."

Dedim öfkeyle.Mert ağzına fermuar çekip,Burakların yanına oturdu.Hastanede olmam zaten sinir bozucuyken üstüne bu salakların tartışması iyice geriyordu beni.

"Yağmur nerede?"

"Sana kahvaltı hazırlıyormuş."

Cevap vermeden başımı yastığa geri yasladım.Bu kız gerçekten benim herşeyimdi.

"Kapıyı açar mısınız?"

Sesini duyunca yüzümde bir sırıtış belirmişti.Kaan koltuktan destek alarak oturduğu yerden kalktı ve kapıyı açtı.Yağmur görüş açıma girmişti sonunda.Eve gitmek istiyordum.Şu an tek dert edindiğim şu dikişlerin bir an önce geçmesi ve Yağmuru yanımda uyutmaktı.

"Aç mısın?"

"Kaan çıkın siz."

Mertler sinsice gülümseyip,teker teker odadan çıktılar.Yattığım yerden destek alarak doğruldum.Yağmur'a baktığımda önüme kahvaltı tepsisini koyma çabalarındaydı.

"Yedir istersen."

"Yedireyim mi?"

"Saçmalama ver şunu."

Kahvaltı tepsisine baktığımda gözüme çarpan bir kaç şey fark etmiştim.Domatesler ve salatalıklar kalp şeklindeydi.Zeytinlerle ise gözler yapılmıştı.O an Yağmurun elini tutmak istedim.Sağ elimde serum olduğu için,sol elimi kullanmam gerekiyordu.Yüzümü buruşturarak,sağ elimi kıpırdattım.

"İyi ki varsın."

Bana anlamayan bakışlarını yollamaya devam ediyordu.Peynirden bir tane ağzıma alıp,konuşmaya devam ettim.

"Neden uğraştın?"

"Beğenmedin mi?"

Gözlerimi sıktım.Dediğim şeyleri ters algılamasından nefret ediyordum.

"Güzelim sen beni şu aptal hastaneden çıkart.En güzel iyiliği böyle yaparsın."

Gözlerini devirmişti.Onun konuşmasını beklerken diğer yandan kahvaltımı ediyordum.Doktor girmişti odaya o sıra.

"Geçmiş olsun Bulut.Nasıl hissediyorsun?"dediğinde direk cevapladım.

"Bomba gibiyim.Hadi çıkart beni hastaneden."

Birden garipsemişti hızlı konuşmama.Yağmura çıt çıkarmaması için gözlerimle işaret veriyordum.

"Ağrınız var mı ?"

"Hayır."

"Evet."

Yağmurla aynı anda cevap vermiştik.Elini sıktım öfkeyle.Acıyla inledi.

"Var mı yok mu?"

"Yok."dedim sertçe.

Çıkarmasa her her türlü gidebilirdim hastaneden.

"Hemşire hanım son bir muayene edecek sizi.Ondan sonra büyük ihtimal sizi bırakabiliriz."

Sırıttım.Odaya giren hemşireyle bakışlarım direk kapıya gitmişti.Ve o an sırıtmam büyük bir gülümseme olmuştu.

"Kızım dikişlerine bak.Ben gelirim birazdan."

Hemşire başını sallayıp,yanıma yaklaştı.Yağmura baktığımda sinirden kaşlarının çatıldığını fark etmiştim.Yağmur'a iyi bir ders vermem gerekiyordu.

"Şu karnımın sol tarafında ağrı var.Bakar mısınız?"

"Hani yoktu?"dedi Yağmur.

"Şimdi başladı.Hem sanane benim ağrımdan."

Yüzü asılmıştı.Tişörtüme uzanan elleri görünce geri ittim.İşimi kendim becerebilirdim.Beyaz tişörtümü yavaşça yukarı kaldırdım.Hemşire bir yandan bana bakıyor diğer yandan dikişleri inceliyordu.Bir süre karnımda gezinti yapmıştı.

"Tamam yeter bu kadar."Yağmur yeniden konuşunca,nefesimi bıkkınca dışarıya verdim.

"Hemşire hanım siz ona bakmayın.Çekemiyor da."

"Evet çekemiyorum defol git!"

Gözlerim şaşkınlıkla aralanmıştı.Genç hemşireye başımı salladım.Ağrım felan yoktu.Amacım sadece Yağmuru kızdırmaktı-ki bunu fazlasıyla başarmıştım-

***

Hastanede zaman geçmek bilmiyordu.Tek yaptığım küfür etmek ve Mertlere laf yetiştirmek olmuştu.Neyse ki aptal doktoru ikna edebilmiştim.Yarın kurtuluyordum buradan.Şu an ise gözlerim kapalı ve uyuyor olarak biliniyordum.Tam gözlerimi açma girişiminde bulunmuştum ki kapının açılma sesiyle vazgeçtim.

"Bulut?"

Yağmurun sesiydi.Gözlerimi açmadım.Ayak seslerinden anladığım kadarıyla bana doğru yaklaşıyordu.Ayak sesleri kesildiğinde bu sefer nefesini hemen yanımda hissetmiştim.Yanağıma değen dudaklarıyla,amacının ne olduğunu anlamam uzun sürmemişti.Yeni bir kapı sesi duymuştum bir kaç dakika sonra.Fakat bu balkon kapısıydı.Sağ gözümü açtığımda yanılmadığımı anladım.Balkona gitmişti.

Biraz önce takılan serumu kolumdan yavaşça çıkardım.Hemşire serumu koluma takmak için ettiğim küfürler paha biçilmezdi.O an aklıma gelince gulümsedim.Beyaz hastane çarşafını kenara ittikten sonra ağır adımlarımı balkona doğrulttum.Arkası dönük olduğu için beni fark etmesi zordu.Balkon kapısını oldukça yavaş kapatıp Yağmur'a ilerledim.Rüzgarın etkisiyle uçuşuyordu siyah saçları.Ses çıkartmamaya özen göstererek dibine kadar yaklaştım.Sonunda kollarımı beline sardığımda"hih! "diyerek yerinden sıçradı.

"Ödüm koptu.İnsan ses verir! "

Diye sitemde bulunmaya başladı.

"Dalgındın."

"Manzarayı seyrediyordum."

Başımı boyun girintisine soktum.Onun yanında olmak çok iyi hissettiriyordu.Uyuşturucumdu sanki.Onsuz yapamıyordum.Bağlanmıştım adeta.

"Bulut beni hiç bırakma olur mu?"

"Nerden çıktı şimdi bu?"

Susup,önüne döndü.Yağmur çok nazlı ve duygusal bir kızdı.Kırılacak bir camdan farksızdı benim ergen sevgilim.

"Doktorlar... "

Diye fısıldadı gecenin sessizliğine eşlik edercesine.

"Senin öldüğünü söylemişlerdi.O an kalbim sızladı.Biliyormusun Bulut, insan kalbinin ağrıdığını hissediyor hemen.Peki neden kalp?aşkıda kendine hapis ediyor.Seviyide güvenide.Kısaca herşeyi. "

Burukça gülümseyip,Yağmurun ufak elini kalbime götürdüm.

"Sende burdasın herşeyim.Saflığınla,bana gösterdiğin aşkınla ve bütün güzelliğinle tam buradasın.Kızım ben seni buraya kilitledim istesende çıkamazsın artık."

Gözleri dolmuştu yine.Uzun ve ince kollarını hızla boynuma doladı.Ben güzelimi herşeyiyle seviyordum.Yeri gelince inadıyla.Yeri gelince çocuk gibi hareketleriyle.Ve yeri gelince olmazsa olmazımız kıskançlığıyla.

***

"Bulut kıpırdamasana ya!"

"Alt tarafı bir tişört giydireceksin.Kaplumbağalar bile senden hızlı."

"Söylenip durmada kollarını havaya kaldır.Çıkartamıyorum."

Bıkkınca nefesimi dışarıya verdim.Yarım saattir bir tişörtü çıkartamiyorduk.Her hareket ettiğimde yaram acıyordu.

"Tamamdır."

Sonunda tişörtümü çıkartmayı başarmıştık.Yağmura baktım yeniden.Gri tişörtümü poşete koyup yenisini getiriyordu.

"Bu tişörtünü çok seviyorum."

"Neden? "

"Çünkü siyah ve beyaz renkleri sana yakıştırıyorum."

Elinde tuttuğu beyaz V yakalı tişörtü yavaşça boynumdan geçirdi.

"Bir dakika."

Tişörtü geri çıkardığında sinirlerimin geldiğini hissettim.

"Yine ne oldu? "

Dediğimde parmağını,kolumda ki "Y" harfinden oluşan izin üstüne getirdi.Ve o an gecmiş canlandı gözümde.

Yerden cam parçasını aldım hızla.Titriyordu ellerim.Umursamadım ve tişörtü yukarı sıyırıp cam parçasını tenime deydirdim.Hızla çizdim kolumu"Y"harfi oluşmuştu kolumda.Kanlar şiddetini artırarak yere damlamaya başlamıştı.

Geçmişi sevmiyordum.Arkamda kalan anılarım kötüydü.Yağmurdan ayrıldığım zamanlar acınası bir halim varďı.

"Neden yaptın?"

Sesi fazla alçak çıkmıştı.Kolumda ki iz dikkatli bakılmadığı sürece fark edilmiyordu.Ama Yağmur vücudumu izlemeyi sevdiği için izi de fark etmişti hemen.

"Canım öyle istedi."

"Yapma birdaha."

"Seni ilgilendirmez."

Başını sallayıp,yerde duran mavi valizi eline aldı.

"Ben çıkış işlemlerini halledeyim."

Cevap verme gereği duymadan beyaz tişörtü kafamdan geçirdim.Kapının sert sesi,Yağmurun öfkelendiğinin haberini veriyordu.Aslında şaşırmıştım izi gördüğüne.Çünkü iz,dövmem yüzünden neredeyse gözükmüyordu.Herneyse bunu dert edemeyecektim.Yatağın kenarından destek alarak ayağa kalktım.Tam bir adım atıyordum ki kapı sesiyle bakışlarım oraya gitti.

"İyileştin demek."

Öfkeyle dişlerimi sıktım.Lanet olası burayada gelmişti.

"Ne istiyorsun?"

"Kardeşimi."

Gözlerimi devirdim.

"Şunu kabullensen iyi olur.Kardeşine isteyerek vurmadım."

"Kapa çeneni!"

Sert yumruğuyla yere düştünm.Pes etmeyecekti.Yanıma doğru yaklaştığında,elini karnıma bastırdı.Acıyla inledim.

Bakışlarım beyaz tişörte gittiğinde,kanların yere damladığını fark ettim.Dikişler açılmış olmalıydı.

"Sinirlerimi bozmaktan başka bir bok yaptığın yok."

Attığı tekmeyle yeniden ineldim.

"Sende öleceksin."

Yumruk.

"Bana nasıl o duyguyu tattırdıysan sana beterini yaştacağım!"

Son yumruğuyla gözlerim kapanmaya başladı.Ardı ardına öksürmüştüm.Ağzımdan ve karnımdan kan akıyordu.Olanlara dayanamayan göz kapaklarım yavaşa kapandı.Son duyduğum ise Uzayın;

"Bu iş burada bitmedi."

Demesiydi.

***

Sol elimle beyaz çarşafı sıktım.Uyandığımda herkes başımda dikeliyordu.Hemşire elinde tuttuğu pamuğu yaraya değdirdiğine yeniden inledim.

"Ah!"

Hemşire bu sefer dikiş için işleme geçti.Gözlerimi sıkıca kapatıp,Yağmurun elini kavradım.

"Siktir!"

Kafamı duvara vurup parçalamak istiyordum.Canım yanıyordu!

"Bulut bey lütfen kendinizi kasmayın,az kaldı."

"Kim yaptı bunu?"

Hemşire ve Yağmurun dediklerini umursamadan inlemeye devam ettim.

"Ve bitti.Geçmiş olsun."

Hemşirenin dedikleriyle nefesimi seslice dışarıya verdim.Uzaya iyi bir ders vermem gerekiyordu.

"Yavaş."

Yağmur ve Kaan koluma girip, ayağa kaldırdılar bedenimi.Alnım resmen su olmuştu.

Eve geldiğimizde yatağımı özlediğimi fark ettim.Hastanelerin ne yemeği ne de yatakları güzeldi.Gözlerimi kapatıp elimi karnıma götürdüm.

"Bulut? "

Bir dakika sadece bir dakika bile rahat yoktu.

"Ne var Yağmur?"

"Bak herkes merak ediyor neler olduğunu.Anlatacak mısın?"

Gözlerimi açtım.Benden bir açıklama bekliyorlardı.Yerimden kalkıp dik bir konum aldım.

"Sen odadan çıktıkdan 5 dakika sonra Uzay geldi."

"O mu yaptı?!"

"Akıllanmayacak Korkmaz."

"Ulan Semih bitti bu başladı.Hepsinin-

"O çenenizi kapatın yoksa anlatmayacagim hiçbirşey."

Cevap vermediklerinde konuşmaya devam ettim.

"Aramızda bir kaç konuşma geçti.Tam kapıdan çıkıyordum yumruk attı.Ona karşılık verecek gücüm olmadığı için baya dayak yedim."

Kimseden çıt çıkmayınca yeniden konuştum.

"Yalnız kalmak istiyorum."

"Kovuyor musun? "

"Defol git Mert."

Mert alıngan tavrıyla ayağa kalkmıştı.

"Kendine dikkat et dostum.Biz buralardayız."

Burakla yumruklarımızı tokuşturduk.Aramızda en sakini Burak ve Emre olduğu için onları ayrı bir seviyordum.

"Bir sorun olursa çağırırsın."

Dedi Emre Merveyle kapıdan çıkarken.Oda teker teker boşalırken Yağmurun gitmek için hamle yaptığını gördüm.Yattığım yerden Yağmura uzandım ve bileğini kavrayarak yatağa çektim onu.

"Sen kal."

"Neden?"

"Canım öyle istiyor."

Dudaklarını dişleyerek yanıma oturdu.

"Uzan."

"O niye?hem ben iyiyim böyle.Sen yat uyusana."

Kolunu bir çekişte yatağa yatırdım Yağmuru.

"Ne çene var anasını satayım.Bir kere de laf yetiştirme."

Ciddiyim Yağmurda ki çene ömre bedeldi.Bıraksan saatlerce konuşurdu.

Aradan geçen dakikalarda ne o ne de ben konuşmuştuk.Yağmur genelde uzun sure sessiz kalıp sonradan başlıyordu konuşmaya.Ama bu sefer öyle olmamıştı.Göğsüme yaslanmış çıtını çıkarmadan sessizliğini koruyordu.İlk defa konuşma isteğinde bulunmuştum sessizlikten sıkıldıgım için.

"Sana masal anlatayım mı?"

Kafasını kaldırıp şaşkınca yüzüme bakındı.

"Sen mi?"

"Yok eben."

"Yaaa."

"Sus Yağmur sus."

Dediğimde başını yeniden göğsüme yasladı.

Yağmurun deyimiyle deniz mavilerimi bir noktaya sabitledim.

"Bir varmış bir yokmuş...Ülkenin birinde yaşayan bir padişah ve oğlu varmış.Bu padişahın oğlu yakışıklı mı yakışıklı güçlü mü güçlüymüş.Padişahin huzuruna gelen bütün kızların tek amacı prensle evlenmekmiş.Fakat şu varmış ki, sarayda yaşayan kızlar prensi sadece parası olduğu için ona yakın davranıyormuş.Bunu anlayan padişah öfkelenip hiçbir kızı oğluna yaklaştırmamış.Günün birinde ise prens sessizliğe kapılıp odasından çıkmaz olmuş.Padişah ise oğlunun bu haline çok üzülüş.Günün birinde padişah saraya bir temizlikçi almış.Şans eseride o gün ilk defa prens odadasından çıkmış babasıyla konuşmak için.Temizlikçi kız gerekmediği sürece asla konuşmazmış.Olanları duyan prens uzaktan izlemiş temizlikçi kızı.Ve kararını vermiş o kızla evlenmekmiş tek isteği."

Yorulduğumu anlayınca sustum bir kaç dakika.

"Devam etsene ya."

"Kızım benim senin gibi çenem yok.Bekle devam edeceğim."

Yağmur kıkırdayıp biraz daha sardı ufak kollarını.Derin bir nefes alıp devam ettim anlatmaya.

"Prens gün geçtikçe daha çok aşık oluyormuş temizlikçi kıza.En sonunda dayanamayıp babasına gitmiş.Padişah durumu anlayınca temizlikçi kızı çağırmış huzuruna.

"Bak kızım oğlum seni beğenmiş evlenmek istiyor.Sende uygun görürsen dügün hazırlıkları başlasın."

Temizlikçi kız birşey diyememiş.Prensle evlenmeyi çok istiyormuş fakat...

Ertesi sabah prens,temizlikçi kızın odasına gitmiş ona açılmak için.Heyecanlı ve mutluymuş fazlasıyla.

Kapıyı vurmuş ama açmamış temizlikçi kız.prens meraklanmış.Bir iki defa daha çalmış kapısını.Yine açmamış.En sonunda dayanamayan prens kapıyı bir vuruşta açmış.Temizlikçi kız yatağında uyuyormuş.

"Ben özür dilerim.Uyuduğunu bilmiyordum."

Demiş prens.Temizlikçi kız cevap vermemiş.Prens kızın omzunu tutup kendine çevirmiş yüzünü.Ve o an gözünden bir damla yaş,temizlikçi kızın yatğına damlamış.Çünkü kız uyumuyormuş.Cansız bedeni yatıyormuş eskimiş yatakta.Ve birde not varmış kızın baş ucunda.

"Hastalığımı sana söyleyemedim prensim.Affet beni."

Masal bitince Yağmura baktım.Ağlıyordu çocuk gibi.

"Şşt ben ağla diye anlatmadım güzelim."

Başını yeniden göğsüme yasladım.

"Ama.. onlar.. evlenicekti.. "

Ağlamaktan dedikleri kesik kesik çıkmıştı.Saçını öptüm miniğime biraz daha sarılarak.

"Onların aşkı ölümle son bulmuş güzelim.Şimdi kız mezarda oğlan derin bir sessizlikte.."

Yağmur başını kaldırıp,boynuma sarıldı.Gözlerimi kapatıp harika kokusunu içime çektim.Bir kaç dakika sarıldıktan sonra kollarını ayırdı.

"Peki bizim sonumuz nasıl bitecek?"

Ga verder met lezen

Dit interesseert je vast

118K 4.3K 22
Zümrüt Hüsrev Harun Evan Ahdar & Ah, şu kaderi yenersem eğer Seni seviyorum aşkım
96.7K 6.8K 16
Kadın nüfusunun azaldığı bu çağda, çok erkek çocuğu olanlar narin görünen oğullarını Kucak Oğlanı olarak satmak zorunda kalıyordu... Melih ise bu ola...
630K 34.6K 41
Eski sevgilisine içinde kalanları sövmek için yazan Yaren numarayı yanlış yazıp dünyanın en önemli iş insanlarından birine denk gelirse ne olur... Si...
158K 8.9K 26
aile kurgusudur klasik bir şey yazıyorum umarım beğenirsiniz