İz

167 15 2
                                    


(Multimadia Bulut'un kolunda ki dövme)

(Şarkı-Gülşen-Emrin Olur)

Bulut'tan...

Camdan aşağıya süzülen su damlalarına baktım dikkatle.Havadan inen su taneleri kendine özgür bir yol çizmiş ve o çizgiden usulca akıyordu.Küçüklüğümden adet edinmiştim kendime bu anı.Yağmur akıntılarını seviyordum.Çocukken hemen pencerenin kenarına koşardım sırf o damlaları izlemek için.Cama değerken çıkardıkları tiz sesler hep bir gülümseme yayardı yüzüme.Yağmur,bulut sayesinde akardı yer yüzüne.Sanırım su damlalarını sevme nedenlerimden biride buydu.Yağmur ve Bulut evrenin olmazsa olmazıydı.

Sonunda Yağmur akıntıları durunca,yaslandığım duvardan yavaşça doğruldum.Saat sabahın 6'sıydı.Gördüğüm kabus bütün uykumu alıp götürmüştü.Kabus tam anlamıyla çıldırmama sebep olmuştu çünkü Yağmur ölüyordü ve ...

Yumruğumu sıkıp duvara vurdum.Son zamanlarda sık görür olmuştum bu kabusu.Derin bir nefes alarak,masanın üstünde duran ilaçlarıma uzandım.Alnım ter içindeydi.Ellerim ise çarşafı sıkmaktan kızarmıştı.Yağmur damlalarına bakarak sakinleşirim sanmıştım fakat olmamıştı.Artık hiçbirşey fayda etmiyordu beni sakinleştirmeye.Elimde tuttuğum iki hap bile 1 saat zor etkisini gösteriyordu.Endişe ediyordum bir yandan.Çevremde bulunan insanlara zarar verme oranım yüksekti.Doktor insanlarla ilişkimin sıkı olmamasına özen göster demişti.Yağmur ne olacaktı ? O benim yakınım değil,kalbimdi.

"Bulut?"

Adımı söyleyen uykulu sese baktım.Yağmur sayıklıyordu.Hapları ağzıma atıp,su şişesini dikledim hemen.Yatağıma geçtiğimde gözlerimi kapadım zorla.

****

"Yağmur yağıyor seller akıyor,arap Mert kıçını sallıyor."

"Ya sabır!"

Kulağımın dibinde ki seslerle,kaşlarım çatılmıştı.Elimle gözlerimi ovuşturup,görüş açımı netleştirdim.

"Sabah sabah bir uyutmadınız."

"Hemşire birazdan gelir.Serumu yerken uyanırdın bak ne güzel biz uyandırdık."

"Sanane benim serumumdan."

Dedim öfkeyle.Mert ağzına fermuar çekip,Burakların yanına oturdu.Hastanede olmam zaten sinir bozucuyken üstüne bu salakların tartışması iyice geriyordu beni.

"Yağmur nerede?"

"Sana kahvaltı hazırlıyormuş."

Cevap vermeden başımı yastığa geri yasladım.Bu kız gerçekten benim herşeyimdi.

"Kapıyı açar mısınız?"

Sesini duyunca yüzümde bir sırıtış belirmişti.Kaan koltuktan destek alarak oturduğu yerden kalktı ve kapıyı açtı.Yağmur görüş açıma girmişti sonunda.Eve gitmek istiyordum.Şu an tek dert edindiğim şu dikişlerin bir an önce geçmesi ve Yağmuru yanımda uyutmaktı.

"Aç mısın?"

"Kaan çıkın siz."

Mertler sinsice gülümseyip,teker teker odadan çıktılar.Yattığım yerden destek alarak doğruldum.Yağmur'a baktığımda önüme kahvaltı tepsisini koyma çabalarındaydı.

"Yedir istersen."

"Yedireyim mi?"

"Saçmalama ver şunu."

Kahvaltı tepsisine baktığımda gözüme çarpan bir kaç şey fark etmiştim.Domatesler ve salatalıklar kalp şeklindeydi.Zeytinlerle ise gözler yapılmıştı.O an Yağmurun elini tutmak istedim.Sağ elimde serum olduğu için,sol elimi kullanmam gerekiyordu.Yüzümü buruşturarak,sağ elimi kıpırdattım.

Aşkıma Sahip Çıkamadım(Düzenleniyor...)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin