ŞEYTAN KADEHİ +18

By alelendeva

787K 21.1K 6.4K

TAMAMLANDI "Soyun." Gözlerim irice açılırken dudaklarım aralanmıştı. Gözlerim, simsiyah kanatlarındayken ben... More

ŞEYTAN KADEHİ
1. Bölüm: "Hocam"
2. Bölüm: "Tutku"
3. Bölüm: "Öğrenci ve Öğretmen"
4. Bölüm: "Zaaflar"
5. Bölüm: "Cin misiniz?"
6. Bölüm: "Kaderim"
7. Bölüm: "Cehennem"
8. Bölüm: "Karım"
9. Bölüm: "Arzu"
10. Bölüm: "Sevgili"
11. Bölüm: "Aşk İlanı"
12. Bölüm: "Şehvetli"
13. Bölüm: "Sıra Sende"
14. Bölüm: "Benim"
15. Bölüm: "Tenin Tenime"
16. Bölüm: "Değişmek"
17. Bölüm: "Kaçış"
18. Bölüm: "İhanet"
19. Bölüm: "Güven"
20. Bölüm: "İlk Bitiş"
21. Bölüm: "Yeniden"
22. Bölüm: "Kalp"
23. Bölüm: "Anne"
24. Bölüm: "Yara"
25. Bölüm: "Ölüm"
26. Bölüm: "Altüst"
27. Bölüm: "Evlilik"
28. Bölüm: "Baba"
29. Bölüm: "Poyraz"
31. Bölüm: "Dans"
32. Bölüm: "Şeytan"
33. Bölüm: "Aldatılan"
34. Bölüm: "Buz"
35. Bölüm: "Güç"
36. Bölüm: "Hayalkırıklığı"
37. Bölüm: "Hamile"
38. Bölüm: "Savaş"
39. Bölüm: "İkna"
40. Bölüm: "FİNAL"

30. Bölüm: "Düğün"

6.2K 289 65
By alelendeva



Yıldızı doldurarak başlayalım.

Çoklarından düşüyor da bunca, görmüyor gelip geçenler. Eğilip alıyorum, solgun bir gül oluyor dokununca. Ya büyük şehirlerin birinde geziniyor kalabalık duraklarda, ya yurdun uzak bir yerinde kahve, otel köşesinde... Nereye gitse bu akşam vakti, ellerini ceplerine sokuyor, sigaralar, kâğıtlar arasından kayıyor usulca. Eğilip alıyorum, kimse olmuyor. Solgun bir gül oluyor dokununca. Ya da yalnız bir kızın sildiği dudak boyasında, eşiğinde yine yorgun gecenin, başını yastıklara koyunca.

Kimi de gün ortası yanıma sokuluyor. En çok güz ayları ve yağmur yağınca alçalır ya bir bulut, o hüzün bulutunda. Uzanıp alıyorum, kimse olmuyor. Solgun bir gül oluyor dokununca. Ellerde, dudaklarda, ıssız yazılarda akşamlara gerili ağlara takılıyor, yaralı hayvanlar gibi soluyor, bunalıyor, kaçıp gitmek istiyor, yollar, ya da anılar boyunca. Alıp alıp geliyorum, uyumuyor bütün gece, kımıldıyor karanlıkta ne zaman dokunsam. Solgun bir gül oluyor dokununca.

O solgun gül bendim. Solmuştum, bitmiştim...

Birkaç gün geçmişti.

Babamı yeni kazanmışken sonsuza kadar
kaybetmemden sonra birkaç gün... Düğünüm olacaktı.

Kendimi ne kadar ruhsuz gibi hissetsem de yarın düğünüm vardı, evleniyordum.

Şuanda ise bana verilen odada oturuyordum. Burası o koca sarayda bana ayrılan geçici bir oda olmasına rağmen oldukça büyük ve gösterişliydi. Yarından sonra burada yaşamayacağımı söylemişlerdi. Drake'e ait eve gideceğimi anlamıştım.

Ona karşı birşey hissetmiyordum, o yakışıklı ve oldukça hoş birine benzese de içini bilmeden bir daha kimseyi beğenmemem gerektiğini öğretmişlerdi bana. Bana bunu o şeytan bozuntusu öğretmişti.

Ondan nefret ediyorum.

Kapının çalınması ile yerimde dikleştim. Saniyeler sonra içeriye giren Drake ile yutkundum. Beni süzdü ve arkasından kapıyı araladı. Gardiyana benzeyen birkaç kişi içeriye girerken ellerinde tuttukları şey ile kaşlarımı çattım. Bir sürü makyaj malzemesi ve gelinlikler?

"Düğün bugüne alındı, hazırlansan iyi olur pek zamanımız yok." dedi Drake ve geldiği gibi odadan çıkarken beni içeriye giren iki kadınla başbaşa bıraktı.

Kadınlardan biri Dave idi.

Aron'un kardeşi olan Dave.

Kaşlarımı çatarak ayaklandım, ne yani?

"Lütfen buraya oturun hanımefendi." dedi bir tanesi. Diğer kadın öylece benim gelmemi beklerken Dave kenarda durmuş öylece izliyordu. Başımla onaylayarak kadının söylediği makyaj masasına oturdum. O hızla saçlarımı yapmaya başlarken öylece ölü gibi duruyordum. Hiçbirşeyi sorgulamadan yapmaya devam ediyordum.

Bir süre sonra kadın saçlarımı düzleştirmiş uçlarına da maşa yapmıştı. Saçlarımın önüne inciler yapıştırırken Dave hala öylece dikiliyor beni izliyordu. Neden buradaydı?

Yutkunarak düşünmemeye çalıştım. Ayak uydurmalıydım... Herşey çok hızlı ilerliyordu. Kadın el çabukluğu ile toz pembe bir far sürdü ve ince bir eyeliner çekti. Dudaklarıma sürdüğü toz pembe ruj ve bolca allık ile gerçekten hoş görünüyordum.

Başım ağrıyordu. Gerçekten birşeyler oluyor ve bende herşeye sessiz kalıyordum. Herşeyin ışık hızında ilerlemesi artık psikolojimi altüst etmişti. Gözlerim merakla kenarda bizi izleyen Dave'e kaydı. Gözleri dolmuştu ve öylece bakıyordu. Yutkunarak ona bakmamaya çalıştım. Niçin ağlıyordu? Aron ile bir alakası mı vardı ağlamasının?

Az sonra birkaç gelinlik modeli gösterildi. Aralarında en iyisini değil de elime ilk geleni umursamazca seçtim. Giyinmeme yardım etmek isteyen kızı reddederek odamın banyosuna koştum. Burada da rahat versinler canım!

Gelinlik bol tüllü ve düşük omuzluydu. Oldukça yakışmıştı ve ne yalan söyleyeyim gerçekten bir peri kızına benzemiştim. Banyodan ayağıma giydiğim düz, beyaz topuklu ayakkabılar ile çıktığımda görevli kız bana hayranlıkla bakarken Dave'in gözleri mümkünmüş gibi daha da dolmuştu ve koşarak çıkmıştı odadan. Kaşlarımı çatarak görevli kıza sormayı düşünsem de vazgeçerek kızın odadan çıkmasını istedim.

Geriye tek kalan Drake'in gelip beni alması ve düğünümüze gitmemizdi.

Ancak bir süre sonra hala müstakbel kocam ortada olmayınca kapıdan çıkmak üzere adımladım. Ben de onu bulabilirdim nihayetinde.

Aralık açtığım kapının soluna doğru yürüdüm ancak duyduğum sesler ile yerime mıhlandım. Koridorun sağ tarafındaki çıkıntıda birileri konuşuyordu ve oldukça hararetli bir şekilde...

Durmamı sağlayan şey onlardan birinin Drake olmasıydı.

"Sen bunu ve fazlasını hak ediyorsun! Düş yakamdan artık!" diye sessizce gürleyen kişi tabi ki Drake idi. Ancak karşısında sessizce ağlayan bir kadın vardı. Kafamı sadece birazcık çıkararak kadının kim olduğuna bakmak istedim ancak bu fikirden hemen vazgeçtim. Ben bu adamla isteğimiz dışında evleniyordum. Neden onun özel hayatına burnumu sokacaktım ki? Tamam evleniyorduk ve beni boynuzlaması gerekmezdi ancak şuan hiçte aldatıyor gibi değildim.

"Lütfen, sen benim sevgilimsin. Bunun için beni bırakıp o cüceyle evlenemezsin!" diyordu ağlayan kadın hıçkırıkları arasından. Açıkçası üzülmüştüm ancak neden benimle evleniyordu ki? Madem bir sevgilisi vardı bunun olmasına izin vermezdi ve bende başkası ile evlenerek şartı yerine getirebilirdim.

"Sen beni aldattın Dave!"

Dave? Aron'un kardeşi Dave, Drake ile sevgili miydi? Ve Drake'i aldatmış mıydı?

Ve ben Drake ile evleniyordum...

Dave'in koşarak diğer taraftan çıktığını görsem de yerimden kımıldayamadım bir süre. Herşey gerçekten üst üste geliyordu ve bunu artık kaldırabilecek gücüm olduğundan emin değilim. Tanrım, sadece on dokuz yaşındayım ben!

"Çık ordan da düğünümüze gidelim küçük fare."

Kaşlarımı çatarak utançla kızaran yanaklarıma rağmen dibimde duran adama baktım. Epey uzun olduğu için kafamı baya bir kaldırmam gerekiyordu ancak yanaklarımdaki kızarıklığa bakınca yüzünde bir tebessüm oluşur gibi oldu. Veya olmadı, hayal görmüş olabilirim. Deliriyordum!

Bana kolunu uzatması ile sessizce koluna girdim ve beni yönlendirmesine izin verdim. Kafamda türlü olay vardı. Herşey öyle üst üste geliyordu ki gerçekten şuracıkta yığılıp kalacak ve bir daha uyanamayacak kadar halsiz hissetmeye başlamıştım. Drake'i süzdüm çaktırmadan. Üzerine giydiği siyah smokin ile oldukça karizmatik bir damat olmuştu. Saçlarını geriye doğru taramış, özen gösterdiği belli oluyordu.

Ona baktığımı fark etmiş gibi kafasını bana çevirince yüzüm domatese döndü. Neden bu kadar çok rezil oluyordum ben ya? Sessizce yutkunarak önüme döndüm ve düğünün yapılacağı yere geldiğimizi gördüm. Koca bir bahçedeydik. Küçük bir şelale, birçok meyve ağacı ve çalılık ile dolu oldukça güzel kokan mekânı açık renk çiçekler ile süslemiş tam bir kır düğünü alanına dönüştürmüşlerdi. Oldukça güzel ve hayal ettiğim gibiydi...

Yani çocukken. Bilirsiniz, her çocuk bir kez düğününü hayal etmiştir. Tabi bir melekle olacağını bilmiyordum ama kır düğünleri hep en sevdiklerim olmuştur. İçim huzur ve mutluluk ile doldu. Onca şeye rağmen böyle hissedebiliyor olmak ne de güzeldi...

Herşey spontane ve hızlı gelişti. Birilerinin nikahımızı kıymasını beklerken gelen misafirler oldukça eğleniyordu. Nihayet beyaz cüppe giymiş bir adam gelerek nikahımızı kıymak için rızamızı aldı. Sanırım sesimin coşkulu çıkmasına engel olamadım ki, "Evet!" diye bağırdım... Ancak bu Drake'in gözünden kaçmadı ve evlilik işlemi bitince kulağıma eğildi.

"Bu çoşkunu odamıza sakla karıcığım."



SELAMAMAMAMAM CEHENNEM YAVRULARI.

nasılsınız bakalım?

Bölümün söylediğim tarihten geö geldiğini biliyorum ancak biraz oy toplanmasını bekledim eheheheh.

Drake hakkında ne düşünüyorsunuz?

200k kişi olmuşuzzzzzz kocaman bir aileye sahip gibi hissediyorum. Sizleri seviyorum.

oy ve yorumlarınızı eksik etmeyin litfen.

Öpüldünüz!

🤍

Continue Reading

You'll Also Like

157K 4.5K 50
Gözlerim uyarıyor beni, Bir güzele bakıyorum. Dikkatlice kıstığımda gözlerimi, Görüyorum özgürlüğe giden nehri. #Özgürlük #KöleliğeHayır
1M 26.4K 61
Maral'a takıntılı bir sapık ona dokunabilmek için nelerini vermezdi. Her yerde takip ediyor ve bilgisayar kamerasından bile onu izliyordu. Duştayken...
6.5M 281K 61
Her şey abimin düğününde beğendiğim çocuk yerine abimin arkadaşının numarasını almakla başladı. Liya; ANALAR NELER DOĞURUYOR Liya; KAYNANAM ABARTMIŞ...
592K 12K 40
"Soyun" Sessizce yatakta oturmaya devam ettim. "Sana soyun dedim, duymadınmı?" Sakin bir şekilde söylemeye devam ediyordu ama bunu yapmayı istemiyord...