KOMİSER BEY | texting ✓

By themeeryy

6M 265K 55K

Her şey abimin düğününde beğendiğim çocuk yerine abimin arkadaşının numarasını almakla başladı. Liya; ANALAR... More

0.1
0.2
0.3
0.4
0.5
0.6
0.7
0.8
0.9
1.0
1.1
1.2
1.3
1.4
1.5
1.6
1.7
1.8
1.9
2.0
2.1
2.2
2.3
2.4
2.5
2.6
2.7
2.8
2.9
3.0
3.1
3.3
3.4
3.5
3.6.
3.7
3.8
3.9
4.0
4.1
4.2
4.3
4.4
4.5
4.6
4.7
4.8
4.9
1 Milyon'a özel bölüm
5.0
5.1
5.2
5.3
5.4
5.5
5.6
5.7
5.8 / Final 1
5.9 / Final 2
Özel Bölüm

3.2

82.9K 3.6K 675
By themeeryy

Keyifli okumalarrr aşkımlar💓

***
Gamze.

Teyzemlerin evinde oturmuş annemlerin saçma sapan pembe dizilerini izliyordum. Liya'nın yanına gidememiştim çünkü Kerem ve ailesi onlardaydı. Kerem'lerin onlara gelmesi çok saçmaydı ama işte bir şey diyemiyordum.

"Kızım bana su verir misin?" Kalkıp teyzeme su vermek için mutfağa geçtim. Bir bardak su doldurup içerir geçmek için adımlamışken mutfak penceresine taş atılmasıyla irkilip arkamı döndüm. Bardağı masaya koyup camı açtım ve karanlık bahçede, sokak lambasının ışığında etrafa bakındım.

"Gamze." Pencerenin hemen altına baktığımda Serhat'ın olduğunu gördüm. Gülümsememek için alt dudağımı ısırıp, "Ne işin var senin?" dedim fısıltıyla.

"Gelsene yanıma hemen." Başımı sallayıp, "Bekle," dedim ve gidip anneme suyu verdim. Telefonumu koltuğun üzerinden kapıp, "Anne Liya'nın yanına gidiyorum," diyip cevabını beklemeden evden çıktım. Serhat'ın beni beklediği yere gittiğimde heyecandan hızlanan kalbimi yok saymaya çalışarak karşısında durdum. Allah'tan karanlık, kimsenin görmediği bir yerdi.

Üç numara tıraş ettiği saçlarına bakarken yutkundum. Ona üç numaranın çok yakışacağını söylemiştim bir keresinde. Şimdi flört etmeye başlamıştık ve saçlarını kestirmişti. Buna bir anlam yüklememek imkansız olurdu.

Şort giydiğim bacaklarıma çarpan soğuk hava üşümeme neden olsa da Serhat'ın gülümsemesi her şeyi sıfırlıyordu. Onu seviyordum. Bunu hep biliyordum ama her zaman, kendimden bile sakladığım bir gerçekti. Onu seviyordum, beni seviyordu. Birbirimizi sevdiğimiz için bir ilişki yaşamamız kaçınılmaz olurdu.

Kolumdan tutup duvara yasladı ve bir kolunu arkamda ki duvara koyup üzerime eğildi. Gülümseyip, "Kimse görmesin," dedim giydiği gömleğin düğmesiyle oynarken. Saçlarımı omzumdan geriye atıp, "Görsün," dedi saçlarıma bakıp.

"Keremler gelmiş size yemeğe."

"Geldiler. O çocukta hoşuma gitmeyen bir şeyler var ama hadi hayırlısı."

Kerem'in Liya'yı sevdiğini anlamış olmaması imkansızdı. Kerem geldiğinde daha iyi anlamıştım. Liya'yla konuştuğum zaman uzak durmasını söylemem gerekiyordu çünkü böyle giderse Barlas abimle araları bozulurdu.

Kollarımı boynuna sarıp, "İyi çocuk aslında," diye mırıldandım. Belimi sardı kollarıyla sıkıca. "Öyle mi?"

"Öyle."

Gülümseyip alnımdan öptü. Alnımdan dudaklarını çekmeyin oraya öpücükler kondurdu defalarca. Saçlarımın kokusunu soludu derince. Öptü, sardı, gülümsedi. İçimde ki aşk beni sarıp sarmaladı. Bir insanı bu denli sevmeyi onunla öğrenmiştim.

Bana aşkı öğrettiğin için teşekkür ederim bir tanem.

**
Liya.

Dün akşam yüzünden Kerem mesaj atmıştı özür dilediğine dair. Sabah cevap vermemiştim çünkü Barlas'la aşk dolu dakikalar geçirmekle meşguldük. Sabah Kerem'in adı geçmemişti aramızda ama Kerem'in daha fazla aramızda soruna neden olmasına izin veremezdim.

Eskiden de böyleydi. Hayatıma kim girerse böyle yapıp onları benden uzaklaştırırdı. Selim hariç hepsine yapmıştı bunu ama Selim hayatıma girdiğinde Amerika'ya gitmişti. Onunla telefonla konuşurduk, Selim'le ayrıldığımızı böyle anlatmıştım ve Gamze'den bile çok sevinmişti.

Evden sabah erken çıktığımda Aydan yengem beni durdurmuş eczaneden hamilelik testi almam için tembihlemişti. Ayak üstü heyecanla saçmalamış olabilirdim ama hala olmak istiyordum. Yengemin de heyecanı gözle görülürdü hatta.

Okuldan çıktığım için yakınlarda olan eczaneye girip genç kıza, "Merhaba," diyip gülümsedim.

"Merhaba." 

"Ben hamilelik testi almak istiyorum." Bunu başka türlü nasıl söylerim hiç bilmiyorum.

Kız imayla gülümseyip arka tarafa gitmişken onu düzeltme gereği duymadım. Belki bir gün benimde olurdu hem. İsterdim bir çocuğum olmasını. Hemde Barlas'tan.

Eczaneden çıktığımda eve gitmek istemedim. Barlas'a da mesaj atamadım çünkü onun yoğun olduğunu biliyordum. Çocuk gibi sürekli onu rahatsız edemezdim çünkü adamın işi vardı. Benimle her an ilgilenemezdi. Telefonumu çıkarıp Gamze'yi aradım. Açmayınca oflayıp tekrar aramak istedim ama üstten düşen mesaj bildirimi ile duraksadım.

Kerem mesaj atmıştı.

Kerem; Liya çok özür dilerim

Kerem; Dün beni çok yanlış anladın

Kerem; Lütfen konuşalım

Kerem; Yanlış anlaşılma olsun istemiyorum

Liya; Sana hâlâ sinirliyim Kerem

Liya; Yaptığın hiç hoş değildi

Kerem; Haklısın ama özlemiştim seni

Kerem; Gel bak bizim çocuklarla partiliyoruz

Kerem; Tek eksik sensin şu an

Liya; Kimin partisi?

Kerem; Mustafa'nın

Liya; O bugün müydü?

Liya; Onu unutmuşum ben

Kerem; Hadi gel

Kerem; Lütfen

Kerem; *konum*

Yazdığına cevap vermeden attığı konuma baktım. Mustafa'nın evinin konumuydu. Bir taksi durdurup bindim ve adresi söyledim hemen orta yaşlı bir amcaya. Babamla aynı yaşta olabilirdi.

Barlas'a parti mevzusunu söylemek istemedim. İşi vardı, yoğundu gelemezdi. Öylesine mesaj attım yalnızca.

Liya; AŞK BAHÇEMMMMM

Liya; ÖMRÜMMMM

Liya; N'apıyorsun???

Cevap gelmedi. Yarım saat sonra amca arabayı durdurdu. İnip iki katlı eve baktım. Mustafa kaymak tabakadan olanlardandı. İyi çocuktu ama. Severdim. Eve girdiğimde gürültünün fazlalığından yüzümü buruşturup bizimkilerin olduğu yere ilerledim.

Gamze'de buradaydı. Açmamasının hesabını soracaktım.

Gamze ayağa kalkıp sıkıca sarıldı bana. Kulağıma, "Kerem'i öldürmeme az kaldı," diye fısıldayıp geri çekildi. Bunu Kerem'in bana mesaj attığını duyduğu için söylediğine emindim.

Boş bir sandalyeye yerleşip herkese selam verdim. Kerem yanıma oturmuştu. Yandan attığı bakışları görüyor ama aldırış etmiyordum. Yaptığı salaklığı unutacak değildim.

"Hadi oyun oynayalım." Etrafa bakıp alkollerin olduğu kısımda duraksadım. Bugün içmek istemiyordum. Ayık kafayla takılmak en iyisiydi. Kerem elimi tuttu hemen geri çektim. Ne münasebet pardon da?

"Liya konuşmayacak mısın benimle?"

"Evet Kerem, sus."

"Liya–"

"Kerem sus."

Susup geriye çekildi. Bu sırada Barlas mesaj atmış mı diye bakıyordum. Telefonu koyup ileride duran Gamze'nin yanına gitmek için ayaklandım. Çantamı ve telefonumu masada bıraktım. Kerem'in yanında güvendelerdi.

"Naber kızlar?" Çiğdem ve Azra'yla selamlaştım ama Betül'e gülümseyip geçtim. Sevmediğim insanla neden selamlaşayım ki?

Akşam vakti olana kadar yaklaşık iki saat sohbet edip oyun oynamıştık. Gamze üç kadeh içmişti ve onu zor durdurmuştum. Hafiften sarhoş olmuştu. Başını boynuma yaslamış salak salak gülüyordu. Arkamdan biri sırtıma dokundu. Kim olduğuna bakmak için kafamı çevirdiğimde Mustafa'nın elinde telefonumla yanıma geldiğini görüp, "Noldu?" dedim.

"Telefonun çalıyor." Elinden alıp arayan isme baktığımda Barlas'ın aradığını görüp gülümsedim. Yüksek müzikten konuşamayacağımız için Gamze'nin kafasını omzumdan çekip evden çıktım. Son anda açmıştım.

"Alo aşkım?"

"Liya eve geldim. Sen neredesin?" Kaşlarımı çatıp, "Ne evi bir tanem?" diye sordum.

"Liya bana sana geldim diye mesaj atmışsın ya."

"Ne?" Şaşkınlıkla kaşlarımı kaldırıp alnımı sıvazladım. Ben ne zaman böyle bir mesaj atmıştım acaba?

"Yavrum iyi misin sen?"

"Bir dakika." Hoparlörü açıp onunla olan mesajlara girdim. En son benim attığım n'apıyorsun mesajı vardı. Başka da yoktu.

"Barlas en son ben sana n'apıyorsun yazmışım."

"Liya iyi misin sen? Yazmışsın bana sana geldim diye. Yalan mı söyleceğim ben sana? Bekle ekran görüntüsü alıp göndereyim." Balkonun kenarına oturup bekledim mesaj atmasını. Ekran görüntülerine bakarken şaşkınlıkla ağzım açık kaldı. Benim ne zaman attığımı bilmediğim mesajlardı bunlar.

Barlas'a, 'Sana geldim, işin bitmedi mi aşkım?' yazmıştım bir mesajda. Diğer mesajda ise, 'Kapıda kaldım,' yazıp göndermiştim ve yanına gülücük emojisi koymuştum.

Ben hiçbir zaman böyle bir emoji kullanmazdım. Bu mesajları da ben yazmamıştım ki.

"Barlas yemin ederim bunları ben yazmadım."

"Tamam Liya," dedi alayla gülüp. "Kapatıyorum." Ve aramayı sonlandırdı.

Ne diyeceğimi, ne yapacağımı bilemez bir hâlde oturdum ve düşündüm. Ben o mesajları yazmamıştım. Benim yerime kim şifremi açıp yazabilirdi ki?

***
Zortistana hoşgeldiniz...

Erken atarım diyip geç attım bölümü :( kahrolsun misafirler 😭

Şimdi hangisi haklı yada hangisi haksız muhabbetine girmek istemiyorum çünkü aynı durumda Barlas'ın yerinde olsam sorgular ve tuhaf hissederdim. Liya'nın yerinde olsam yapmadığım şey için diretirdim.

Beni sosyal medyadan takip edin isterseniz^^

Instagram; themeeryy_ ve meryoista

Tiktok hesabı açmayı düşünüyorum. Sizce açıp orada kurgularımla ilgili videolar paylaşayım mı?

Öpücüklerrr 💓

Continue Reading

You'll Also Like

3.7M 227K 81
* Siz: Ay acaba lamalar uçsa nasıl olurdu? Siz: Düşünsene, kafana tıpkı martının sıçması gibi tükürüyorlar. Siz: Çok komik olmaz mıydı? ÜSĞĞDDĞSPDĞPF...
4.5M 333K 58
"Bu kitap babası tarafından sevilmeyen ve hiç bir zaman sevilmeyeceğini düşünen kızlara ithafen yazılmıştır..." (Haziran-Temmuz ayları arasında kitap...
149K 2.9K 24
❝Maybe you are not that good of a Queen to your people, Clarissa kom Skai Kru.❞ She is Clarke's sister, as close to a sister as it is allowed on the...
209K 13.4K 23
Açelya hiç hatırlamasa da henüz 5 yaşındayken ailesinin düşmanları tarafından kaçırılmış ve gözlerini bir yetimhanenin revirinde açmıştı. Ailesi sen...